UN Studio'nun Hollanda'da tasarladığı Arnhem İstasyon Binası ve Transfer Merkezi projesi tamamlandı.
Ekip projeyi şöyle anlatıyor:
İstasyon binası, UN Studio’nun Arnhem’de geniş bir istasyon alanının yeniden geliştirilmesi için üzerinde çalıştığı 20 yıllık master planın bir parçası. Hollanda hükümetinin desteğiyle hayata geçirilen bu transfer noktası, tren istasyonları üzerine kuralları yeniden yazıyor ve Avrupa’da türünün en karmaşık örneği. Ulaşım ruhunu yansıtan ve Almanya, Hollanda ve Belçika arasındaki önemli bir düğüm noktası olan Arnhem’i temsil eden istasyon, kentin yeni giriş kapısı olacak. Yeni terminal ticari alanlara, bir konferans merkezine ev sahipliği yapacak ve hemen yanındaki ofis bloğuna, kent merkezine, yer altı otoparklarına ve Sonsbeek Parkı’na bağlantı sağlıyor. İstasyon çevresindeki alanda ise 160.000 m²’lik ofis alanları, mağazalar ve bir sinema kompleksi tasarlandı.
21.750 m²’lik transfer terminalinin kıvrımlı çatı geometrisi, iç mekanda 60 metre yüksekliğe kadar kolonsuz bir açıklık sağlıyor. Klein şişesi kavramından referans alarak kentsel peyzajın transfer merkezinin içine kadar girmesine olanak tanıyacak şekilde terminalin içi ve dışı arasındaki sınırları bulanıklaştırmak istendi. Bu anlamda iç mekanda tavanlar, duvarlar ve zeminlerin pürüzsüz bir şekilde birbirine geçişi sağlandı. Çatının yapısı ve burgulu kolonun inşa edilebilmesi için geleneksel inşaat yöntemleri ve malzemelerin dışına çıkıldı. Daha aydınlık bir çelik, betonla yer değiştirdi ve böyle bir ölçekte daha önce denenmeyen tekne inşa teknikleri kullanılarak inşa edildi.
Böyle bir kompleksin zamanında ve belirtilen bütçeyle, tasarımdan ödün vermeden inşası hem işverenin hem de mimarın kararlılığı ve cesareti ile mümkün oldu.
UNStudio master plan çalışmalarına 1996’da başlamıştı ve transfer terminalinin ilk eskizlerini 2000’de tamamlamıştı. Yoğun bir yolcu akışı ve ulaşım modelleri araştırmasının ardından ekip yeni terminalin, 21. yüzyılın ulaşım taleplerini karşılayan toplu taşıma ağını kapsayacak bir “transfer makinesi”ne dönüşmesi önerisini yapmış. Arup ekibiyle çalışarak, insanların mekânı sezgisel olarak kullanacağı, yollar etrafında tasarlanan bir mimari ifadeye şekil veren kolonsuz bir mekan geliştirilmiş. Uluslararası, ulusal ve bölgesel olarak hizmet verecek olan bu istasyon, Rotterdam, Delft, Lahey, Breda ve Utrecht’teki yeni istasyonlarla birlikte ülke çapında demiryolu ağının geliştirilmesi amacının bir parçası olarak nitelendiriliyor.
UN Studio’nun kurucu ortağı Ben van Berkel, yapı ile ilgili “Arnhem Central artık sadece bir tren istasyonu değil, aynı zamanda bir tranfer merkezi. Bu anlayışla alışılmış bir yapının yapacağı gibi, insanları ve akışı yönlendirmektense biz onların yönlendirmelerini takip ederek bir program ortaya çıkardık.” diyor. Proje süresince arsa sahipleri ve yatırımcıları bir arada tutmanın oldukça güç olduğuna da değinen ekip 20 yıl içerisinde ekonomik ve sosyal anlamda çok şeyin değiştiğini ama asıl hedeflerini akıllarından hiç çıkarmadıkları için başarıya ulaştıklarını belirtiyor.