Avrasya Tüneli (İstanbul Tüp Geçit)

2017 yılında tamamlanması planlanan Avrasya Tüneli, Asya ve Avrupa kıtalarını deniz yatağının altından bir tünelle birbirine bağlayan bir ulaşım projesi.

İki kıtada, tünel giriş ve çıkışlarında yer alan ve yaklaşık 1km uzunluğundaki ikiz tüneller birleşerek, deniz yatağının 25m altında 3.4km uzunluğunda, 13.7m çapında 2 katlı bir tünel oluşturuyor.

GMW Mimarlık, İstanbul Yapı Merkezi liderliğindeki “Yap İşlet Devret” konsorsiyumu tarafından; tünel iç mekanı, portallar, her iki kıtadaki servis binaları ve Asya kıtasında yer alan Tünel Operasyon ve Kontrol Binası’nın tasarım ve uygulamaları için seçildi. Projenin tüm binaları, alışılagelmiş tünel servis binalarının aksine yer kotunun üzerine de çıkacak şekilde tasarlandı. Avrasya Tüneli servis binaları, gerek içerdikleri fonksiyonları dışa yansıtmalarıyla, gerekse çevrelerine duyarlı tasarımlarıyla kendi çevrelerinde birer odak noktası oluşturuyor.

Tünel iç mekan tasarımı, öngörülen 4-5 dakikalık tünel geçiş süresinde trafiğin güvenli ve kolay akmasını sağlamayı amaçlıyor. Kullanılan örüntüler, renkler ve aydınlatma; “akış” temasından esinlenilerek, tünel geçişinin güvenli ve etkileyici bir deneyim olmasını amaçlayarak seçildi. Tünel duvarına grinin farklı tonlarında uygulanan sürekli akış örüntüsü hem iki kıta arasında akan trafiği hem de İstanbul Boğazı sularının çift taraflı akıntısını çağrıştırmak amacıyla kullanıldı. Bu akış örüntüsünün üzerinde yer alan renkli kurdeleler ise iki kıta arasındaki yolculuğu betimliyor. Asya kıtasını temsil eden mor kurdele Asya’dan Avrupa’ya doğru yol kat edildikçe Avrupa kıtasını temsil eden sarı kurdeleye dönüşüyor. Tünel içinde yer alan panelle kaplı yangın kaçış holleri aydınlatma ile vurgulanıyor ve bir nevi ekran olarak kullanılıyor. 200 metrede bir yer alan bu kütleler kaçışın yanı sıra tünel içindeki konumu ve çeşitli temalardaki sunuları gösteren birer görsel yardım, bilgilendirme panosu olarak da işlevlendirildi. Tünel çıkışlarında; kıtaları, bağlantıyı ve akışı temsil eden kurdeleler kendi renklerini koruyarak ikonik metal heykellere dönüşüyor.

Tünel Operasyon ve Kontrol Merkezi, proje ana aksının hemen üzerinde ve tünelin Asya girişine bakacak şekilde konumlandırıldı. Binanın servis katı ise peyzaj tasarımı kapsamında oluşturulan yeşil çatının altında konumlandırılarak, ana binanın tek başına ön plana çıkmasını sağladı. Binanın yan cephelerinde yerden kopuk bir şekilde binayı saran perfore metal levhalar güneş kırıcı olarak işlevlendirildi. Her iki kıtada bulunan diğer, küçük servis binaları ise park alanları içinde oluşturulmuş birer heykelsi yapı şeklinde kurgulandı ve beton bloklar ve ayrışma dayanımlı çelik ile giydirildi.

Etiketler

Bir yanıt yazın