ARKIV Seçkileri 2013'te yer alan Ayhan Şahenk Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Mimari Projesi, 2011 yılı sonunda açılan davetli proje yarışması sonucunda seçildi.
Fakülte, dört adet bölüm başkanlığı, idari birimler, derslikler, laboratuvarlar ve sosyal hacimlerin bulunacağı yapının yaklaşık 24.000 m2 kapalı inşaat alanına sahip olması planlanıyor.
Fakülte binası için ayrılan arazi, kampüsün doğu yönünde yer almakta olup kampüsün gelişim planları ve zemin yapısı göz önüne alındığında yeni fakülte binalarının yer almayacağı bir alanda bulunuyor. Tarım teknolojileri ve ziraat fakültelerindeki teorik eğitimin, tarımsal alanlardaki (topraktaki) uygulamalı eğitim ile birlikte çalışma gerekliliği düşünüldüğünde, arazi çevresinin ileride yapılaşmaya açık olmaması büyük bir fırsat.
Projenin temel fikri bu fırsattan doğdu. Buna göre, fakülte bloklarının, oluşturulacak bir uygulama tarım alanı bandı üzerine yerleştirilmesi önerildi. Bu bant fakülte bloklarının altından sürekliliğini devam ettirerek kuzey-güney yönünde gelişecek. Deneysel tarım uygulamalarının yapılacağı bu bant fakülte binası ana girişinden itibaren fakülte kullanıcılarını ve ziyaretçileri karşılayacak, avluda devam edecek ve avludan dışarıya çıkarak güneye doğru sera alanlarını kapsayarak akademisyen ve öğrencilere uygulamalı çalışma alanı sağlayacak. Bu düzenleme aynı zamanda farklı şeritlerde, farklı tohum uygulamaları, farklı mevsimlerde oluşacak görsel etki ile zengin bir peyzaj elemanı olarak fakülte binasını zenginleştirecek.
Fakülte binasının oluşumunu belirleyen bir diğer önemli karar farklı birimlerin toplandığı monoblok bir yapı yerine bloklardan oluşan avlulu bir sistemin tercih edilmesi oldu. Bu tercihin temel sebebi ihtiyaç programındaki farklı mekanların (öğretim üyesi odası, derslik, laboratuvar, vb.) farklı aks aralıkları ve teknik özellikler gerektirmesi oldu. Farklı birimleri farklı bloklarda toplamak, bu tarz fakülte binalarında akılcı bir çözüm olarak, her birimin ideal aks aralığına yerleşmesini sağlıyor, uygulamada rasyonel bir çözüm olarak gereksiz kayıp alanların oluşmasını engelliyor, ekonomi sağlıyor, her blokta ihtiyaç duyulan gerçek kat yüksekliğinin elde edilmesini sağlıyor, aynı zamanda laboratuvar birimleri gibi özel şaft sistemlerine ve teknik donanımlara sahip alanların düşey bağlantılarını kolaylaştırıyor.
Bloklara ayrılmış bu fakülte binasında öğrenciler ve öğretim görevlileri gibi farklı kullanıcı profilleri girişten itibaren net bir şekilde ayrılarak, sirkülasyona dahil edildi. Farklı blokların aydınlatma ve ısıtma sistemleri bağımsızlaştırılarak farklı kullanım zamanlarında bağımsız olarak çalıştırılarak işletme giderleri düşürüldü. Tüm blok cephelerinin doğal ışık alması ve doğal havalandırmadan faydalanması sağlandı.
Bu temel fikirler üzerinde şekillenen fakülte binası arazinin kuzeyindeki araç yolu ile güneyindeki yaya yolu arasına yerleştirildi. Binanın giriş holü ve zemin katlarında şeffaflık sağlanması amaçlandı, peyzaj ile kullanıcının etkileşimi, avlunun aktif bir biçimde kullanımı hedeflendi.
Kuzey ve batıda yer alan iki blokta öğretim görevlileri odaları, dekanlık birimleri ve öğretim görevlilerinin kullanacağı araştırma laboratuvarları yer alıyor. Doğu ve güneye bakan üç blokta ise öğrencilerin kullanacağı derslikler, laboratuvarlar ve kafeterya, kütüphane gibi sosyal mekanlar yer alıyor. Özel araştırmaların yapılacağı merkez laboratuvarları, laboratuvar bloğunun en üst katında öğrenci sirkülasyonundan bağımsız, kontrollü bir alanda projelendirildi.
Haziran 2012’de temelleri atılan ve 2013’te eğitime açılan yapı En Başarılı Emlak Yatırımları Eğitim Dalı 2.lik Ödülü almış.