Fransa’nın Beynes komününde yer alan yeni topluluk merkezi Graal Architecture tarafından tasarlandı.
Mauldre vadisi boyunca geniş bir alana yayılan Beynes, bir çok tesis ve kurumu kapsayan eski bir şehir ve şehre bitişik üç yerleşim yeri, bir askeri kamp ve bir ulusal orman bulunuyor. Bu dört yerleşim bölgesinin kesişiminde, kentsel gelişimden uzakta yer alan yeni toplum merkezi, banliyö konutlarıyla noktalanan bu engebeli tarım arazisinde dikkat çekiyor.
Mimarlar için merkezi tasarlamanın temel zorluğu; hem yerel hem de kırsal ölçeğe uyum sağlarken tüm sakinlerin aidiyet hissedebileceği merkezi bir tesis sunmak oldu.
Vadiye giden yolun kenarında yer alan bina; bir tarım arazisine, demiryolu hattına ve binanın bağlanması gereken eski bir yola bakıyordu. İkonik “yol kenarı” mimarisinden ve tarım ambarının yeniden yapılandırılmasından bir sentez oluşturularak yapıda, manzarayı kesen çift yönlü bir beşik çatı uygulandı.
Bina, malzemenin rolleri ve tanımları ise açıkça anlaşılan üç mimari öğeden oluşturuldu. Betonarme taban ile yapı kütlesi sabitlendi. Basit bir duvar ve koruyucu hacim işlevini aşan kaide, bir çatı katı gibi genişletilerek terasa doğru uzatıldı. Ahşap çatı iskeleti, bu kaide üzerinde oturtularak gökyüzüne olan bağlantı vurgulandı. Bu ek katman, kaide ile ahşap kaplama cephe arasındaki net ayrım sayesinde anlaşılır hale getirildi ve binanın aracı rolü vurgulandı. Son olarak metal çatı iki bağımsız bölüme açılarak bina tamamlandı ve dışarıdaki hacmin çatısının yansıtılmasıyla manzara ile etkileşim artırıldı. Eğim, hafiflik ve malzeme ise çevre ile arasındaki diyalogda belirleyici bir unsur haline getirildi.
Toplum merkezinin çift bağlamı, kompozisyona iki aşamada yaklaşılabilmesini sağladı: öncelikle, peyzaj ölçeğinde hemen anlaşılabilen unsurlar sunuldu, ardından da tamamlayıcı malzemelerin dokusuna ve montaj detaylarına dikkat çekildi.
Yapı için dikdörtgen ve basit bir plan kurgulandı. Güney cephede ise katlanarak iki odaya ayrılabilen geniş bir hacim oluşturuldu. Bu katlanma ile manzara giriş ve çıkışa yönlendirildi. Karasal kimliğin bir öğesi olan yapının, hem kent hem de peyzaj ölçeğinde dikkat çekmesine özen gösterildi.
Donatılar, 230 metrekarelik büyük bir oda veya daha küçük iki oda oluşturan hareketli bir duvar entegre edilebilecek şekilde tasarlandı. Cephenin katlanır olması ile hareketli duvarın entegrasyonu kolaylaştı.
İç mekanda, dış mekanda olduğu gibi basit ve rustik malzemeler tercih edildi. İç duvarlar, manzarayı vurgulamak ve akustiği kontrol etmek için iki şekilde uygulandı. Betonarme taban, teknik alanları ve salonu ayıran duvar arasında kullanıldı, yalıtımlı çevre duvarlar ise delikli ahşap panellerle kaplandı.
Tesis, üç temel biyoiklimsel ilke çevresinde tasarlandı: gelen havayı soğutmak veya ısıtmak için etkili bir kuyu kuruldu, beton kütlesi aracılığıyla termal taşınımın yönetimi sağlandı ve yaz aylarında doğrudan gelen güneş ışığından korunmak için çatı saçakları uygulandı.