Yağ üretimi ve koyun yetiştiriciliği ile tanınan İtalya’nın Salento bölgesi’nde inşa edilen Casa Ulìa, Margine tarafından tasarlanmış.
Akdeniz stili müstakil konut, biri mühendis biri akademisyen olan genç bir çift için tasarlanmış. Çiftin hayalinde, Lecce şehrinden yalnızca bir kaç kilometre uzaklıkta konforlu bir yaşam alanı varmış.
Yüzyıllık zeytin ağaçları arasında konumlanmış Ulìa; beyaz heykelsi hacmi ve iç-dış mekan arasında bağ kurmayı sağlayan büyük pencereleriyle kentsel yerleşime karşı bir duruş sergiliyor. Yerel bir malzeme olan Leccese taşı; dış mekan döşemesi, yükseltiler ve -doğal ışığı hafifçe iç mekana geçiren ve bölgenin geleneklerini yansıtan- “geloise” (taş perde) için kullanılmış.
Dikkatli bir biçimde yaşlı zeytin ağaçlarının arkasında saklanan iki katlı konut Casa Ulìa, yatay formunu korumak için yer altı alanını kullanıyor. Zemin kat; geniş, ferah ve aydınlık bir alanı ortaya çıkaran yaşam alanını barındırıyor. Bodrum ise iki adet alçaltılmış avlu tarafından aydınlatılan özel etkinlikler için bir oda, bir spa, garaj ve bir teknik odayı içeriyor.
Ana yaşam alanı, iki adet meşe panel ile tanımlanmış. İlk panel TV duvarını kapsıyor: TV duvarının arkasında ise bir çalışma odası ve banyo bulunuyor. Diğeri ise mutfak adası ile birlikte mutfak alanını belirliyor. Mutfaktaki pencere, açık havada yemek pişirme hissi verecek şekilde yerleştirilmiş. Ana yaşam alanından bahçeye doğru giden geniş pasajlar, panaromik pencereler ile görünür kılınmış ve verandayı örten pergolaya çıkıyor. Veranda ise yaz aylarında yemek yemek için ideal bir ortam sunuyor.
Büyük şömine, villanın kalbinde yer alıyor; yemek alanı ile yaşam alanını birleştiriyor ve ziyaretçilere huzurlu bir mekan sağlayarak yaşam alanını tamamlıyor. Uyku alanına giden yol ziyaretçileri, zarif gömme dolaplar yerleştirilmiş bir koridordan geçerek ana yatak odasına yönlendiriyor. Ana yatak odası da, yaşam alanında olduğu gibi iki adet panel ile tanımlanmış. İlk panel, raf/komodin ile yatak başlığını birleştiriyor. İkincisi ise büyük gömme gardırobu saklayarak mahremiyet yaratıyor.
İç mekan, genel hatlar ve malzemelerin rafine kullanımıyla öne çıkıyor. Beyaz sıva ve taş görünümlü malzemeden yapılan döşeme, aynı zamanda banyonun tamamında da kullanılmış. Büyük formatların kullanımı, yüzeylerde bütünlük hissiyle sonuçlanmış ve tasarımın minimal çizgisini desteklemiş.
Meşe panellerin, bal rengi vernikle uygulanmasıyla mekanda sıcak bir atmosfer yaratılmış. Ahşap işçiliği, ofis tarafından özel olarak tasarlanmış ve yerli zanaatkarlar tarafından uygulanmış.
Mimarlık ofisi, geleneksel Salento yapılarının malzeme ve konstrüksiyon tekniklerine saygılı bir tasarım yaparken aynı zamanda yüksek enerji tasarrufu ve teknolojik entegrasyonlara da yer vermiş. Akümülatörlü fotovoltaik sistemle çalıştırılan ve bir ısı pompası tarafından kontrol edilen ısıtma ve soğutma sistemleri, gereken tüm enerjiyi yenilenebilir kaynaklardan üreterek Avrupa “NZEB” (nearly zero energy) gerekliliklerini karşılıyor.
Casa Ulìa ile Margine, yerel gelenekleri ve çağdaş çözümleri sentezleyerek Salento kırsalında minimalist bir inziva mekanı yaratıyor.