DNB Genel Merkezi

Hollandalı mimarlık ofisi MVRDV'nin "piksel"ler üzerinden şekillenen tasarımı, standart birimlerden özelleşmiş mekanlar üretiyor.

MVRDV’nin DNB şirketi için hazırladığı proje, ayrı binalarda çalışan DNB ofislerinin bir araya toplanması için tasarlanan bir genel merkez binası. Proje “birimler arası iletişimi güçlendirmeyi ve tutarlı bir kurumsal kimlik oluşturmayı amaçlayan stratejik bir operasyon” olarak ifade ediliyor. Mimarlardan istenen ise organizasyonun sosyal ve demokratik karakterini; verimlilik, kimlik ve ortaklığı canlandıracak çalışma mekânlarıyla binaya yansıtmaları olmuş.

MVRDV’nin tasarımı, bankanın ideal çalışma birimi olan ve değişkenliğiyle organizasyonun esnek doğasına uyum sağlayabilen, 6×6 metrelik bir “piksel” üzerine şekilleniyor. 2000’den fazla esnek çalışma alanının bulunduğu binada tepede 140 kişilik panoramik bir kantin, çalışma alanlarını gören yönetici odaları, 250 kişilik alım satım departmanının ortasında yer alan toplantı odası ve binanın iki kanadını birbirine bağlayan giriş fuayesi yer alıyor. Ortak mekânlar, iç mekânda devam ederek aşamalı bir rota oluşturan kolektif teraslarla birbirine bağlanıyor. Bu kolektif teraslar camdan “piksel”ler gibi çalışarak resmi olmayan toplantılara ve çalışanlar arası iletişime ev sahipliği yapıyor.

İç mekânda devam eden cam “piksel”lerden oluşan rota, binanın giriş holünden başlayarak yukarı devam ediyor ve 17 farklı seviyede ofisleri ortak alanlarla birbirine bağlıyor. Ahşap merdivenler ve köprüler çalışanların seviyeler arasında hareket etmelerini sağlıyor. Rota; mutfak, toplanma alanları, okuma odaları, şömine gibi çalışanların kullanımına açık alanlar barındırırken dışarıyla da teraslar ve çatı bahçesi yoluyla ilişkileniyor. Norveç soğuğuna dayanıklı cam kullanılarak üretilen rota doğal olarak havalandırılıyor.


Ofis alanları; kentsel bağlama cevap verebilmek, kamusal iç ve dış mekânlar oluşturmak veya gün ışığından en iyi şekilde yararlanabilmek için sık sık şekil değiştiriyor. Yapının hacmi sokak seviyesinde, Oslo Merkez İstasyonu’na giden yaya aksıyla kesiştiği noktada, açılarak üstü örtülü kamusal bir giriş alanına yer açıyor. “Piksel”lenmiş tasarım esnekliği ve verimliliğiyle bu gibi hamlelere olanak sağlıyor. Sonuç olarak her katın hem standart hem de kendine özgü olduğu, “piksel”leşmiş hacimlerin standart olanı özelleşmiş olana dönüştürdüğü bir yapı ortaya çıkıyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın