Dubai Mirage

Riga Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencileri Primesa Arapi ve Fevzi Aydemir'in, Saint-Gobain yürütücülüğünde, Design Studio dersi kapsamında hazırladığı "MultiComfort House Students Contest" konulu öğrenci yarışma projesi.

Dubai’nin son çeyrekte yaşadığı ekonomik sıçrama, mimari alanda yaptığı devinime etki etmiş, Mirage (serap) isminin belirlenmesinde önemli rol oynamıştır.

Saint-Gobain kuruluşunun belirlediği kültürel siteler alanında yer alan arazi, çok hızlı kentleşen Dubai’de, çok kültürel yapıya hizmet edecek şekilde belirlenmiştir.

Bu nedenle yapılan analizlerde tarihi, kültürel incelemelere özen gösterilmiştir. Ancak analizlerin temelini doğal çevre analizleri oluşturmaktadır. Sonuç olarak Dubai’nin spesifik 6 sorunu belirlenmiştir: Su, karbon emisyonu, kum, iklim, tuzluluk ve enerji. Bunun yanı sıra nüfus, ulaşım, güvenlik, kentsel gelişim, yeşil-gri dengesi gibi dünya geneli problemlerde projenin gelişime etki etmiştir. Çıkarımlar doğrultusunda proje, konsepti gereği yeşili içeri alan, Dubai’nin ahşap strüktürlü çarşılarından esinlenen üst örtülü ticari ve kamusal alanları ile insan sirkülasyonuyla çevrelenmiş, suya dokunan yapıda ve çeşitli kültürlere hizmet etmektedir.

Projenin 4 bloklu yapısı; 5 metrelik zemin Katta çeşitli fonksiyonlara hizmet etmektedir. Alışveriş merkezleri, kafeler, spor salonu, kreş, sağlık merkezi, atölyeler, su etkinlikleri, eğlence ve dinlenme alanları, otoparklar, yaya girişleri, botanik bahçeler. Bu fonksiyonları saran Dubai’nin eski çarşılarından esinlenerek tasarlanan ahşap strüktür, insanları güneşin zararlı ışınlarından korumakta, günün güneşi az alan saatlerinde teras görevi görmekte ve insanlara manzaranın keyfini yaşatmaktadır. Botanik bahçelerde güneş ışığını almak için açılan ahşap strüktürdeki boşaltmalar, projeyi bütünleştiren örtüde hareketlenmeler oluşturmaktadır.

Arazi tasarımında, suya dokunma amacıyla tasarlanan adalarda su etkinlikleri yapılan ve çocukların kaliteli vakit geçireceği alanlar mevcuttur. İçeri alınan su izini izleyen yaya sirkülasyonları zemin katta kamusal fonksiyonlarla temas etmektedir. Böylece tasarım suyun hem arazi içinde hem de arazi dışındaki perspektiflerini insanlara sunmaktadır.

Normal kat planları stüdyo, 1+1, 2+1, 3+1 olacak şekilde müşterinin istediğine göre değişebilen iç mekanlarıyla beraber düzenlenmiştir. Cepheler güneşten en az etkilenecek şekilde kuzey batıya yönlendirilmiştir. Dairelere ulaşan koridorlarda saydam malzemeler kullanılmış, dışarıdan bakıldığında sirkülasyonu fark eden insanlarda yapının canlı olduğu hissini ve içeriden bakıldığında çeşitli perspektiflerdeki hareketleri insanlara sunmayı hedeflemiştir.

Kesitten incelendiğinde, Dubai’de kullanımı konuşulmaya başlanan Taksi-Drone’lar için park alanları çatı katının eğimli kısımlarında yer almaktadır. Eğimlerin kurgusu, en yüksek blokta çatı katında yer alan ve kuş bakışı izlemeye imkân sağlayan restoran ile son bulmaktadır. Ayrıca restorana hizmet eden cam asansör de bulunmaktadır.

Proje, öncelikle konumu gereği Muhammed Bin Raşit El Maktum Kütüphanesi’nden gelen ana yaya aksı, botanik bahçe aksları ve diğer yaya aksları ile insanları tarihi imgelerle, yeşile ve suya dokunan yapıya kavuşturmayı amaçlamaktadır.