Mimari bir dil olarak hem çekici, eğlenceli hem de samimi bir ortam arayışında “köy” evleri ve köy hayatı ilham kaynağı olmuştur. Köy evlerinin ve köy yaşamının yeniden yorumlanması ile çocuklar için kendilerini en rahat hissedecekleri sosyal bir alan oluşturulmaya çalışılmıştır. “Köy”ün doğa ile içiçe hali ve kentsel yaşama karşıt olması durumuyla bu yerleşimde çocukların kendilerini doğada hissedecekleri ama aynı zamanda korunma güdülerini kaybetmeyecekleri bir çevre inşa etmek istenmiştir. Esinlenilen “köy” yerleşim planlarında yer alan ana meydan ve ona yakın mesafedeki evler, projede de kendini hissettirir.
Köylerde olduğu gibi birbirine çok yakın evler ve bunları biraraya getiren ortak kullanım ve paylaşım alanları bulunur. Tıpkı köylerdeki pazar yerleri gibi, aktivitenin kalbi burasıdır. Bu alanda çocukların farklı yaş gruplarıyla kaynaşacakları, oynayacakları, geniş ve düz bir alanda eğlenebilecekleri bir ortam hayal edilmektedir. Çocukların gelişimlerinde oldukça önemli olan bir diğer unsur da aile ve eğitmenleri ile etkileşebilmeleridir. Binanın tam merkezine konumlanan ortak kullanım alanı, hem her yere yakın mesafede hem de farklı alanlara eşit uzaklıktadır. Pazar yeri kavramından doğan bu paylaşımların sosyal boyutta bir etkileşim olması düşünülmektedir. Sadece fiziksel olmayan karşılaşmalar, çocukların serbest ve özgür iradelerini geliştirebilmeleri için oldukça değerlidir. Köyde büyümek ve yaşamanın kazandırdığı, kendi kendine yetme ve keşfederek öğrenme içgüdülerini geliştirmesi açısından da önemli görülmektedir.
Projede eğitim ve öğrenmenin gerçekleştiği grup odaları, projenin temelini oluşturmaktadır. Grup odaları daha konsantre eğitimin verildiği alanlardır. Ancak eğitim sadece sınıflarda gerçekleşmez. Grup evleri arasında oluşan alanlar, grup evlerinin yönlendiği orta iç avlu ve grup evlerini çevreleyen dış avluların tamamı hem sirkülasyon ağını zenginleştirmekte hem de oluşan tüm bu alanlarda aktivite alanlarını çeşitlendirmektedir. Bu alanlar farklı öğrenme yöntemlerini desteklerken, hem korunaklı hem de güvenli bir hareket ağı oluşturur. Dışarıdan içeriye oluşan bu ağda, farklı malzemeler kullanılmasına özen gösterilmiştir. Okul öncesi yaşlardaki çocukların eğitiminde kum, taş, ahşap, çakıl, çimen gibi farklı malzemelerin kullanımı, çocukların keyifle oynayacağı alanlar oluşturmanın yanı sıra farklı malzemeleri dokunarak öğrenebilmeleri için de önemlidir.
25’er çocuktan oluşan grup evleri ana modülleri oluşturmaktadır. Her grup evi, 2 grup odasından (1 adet 0-2 yaş + 1 adet 3-6 yaş) oluşmaktadır. Grup evlerinin yanı sıra, 1 adet idari birim ve 1 adet ortak kullanım birimi bulunur. Tüm grup evleri ve birimler, ana bir merkezde toplanmaktadır. Bu merkezin ortasında ise avlu yer almaktadır. İleriye dönük olarak, başka şehir ve arazilerde uygulanacak projelerde, modül sayılarının artması ya da azalması ile farklı sayılardaki çocukların barındırılmasına ve orta avlunun organik yapısının değişmesiyle farklı arazi topografyalarına ve biçimlerine kolaylıkla adapte edilmesine olanak tanır.
Grup evlerinde daha güvenli olması açısından 0-2 yaş grubu çocuklar giriş katına konumlandırılmıştır. Bu katta grup odalarına, yeni doğan çocukların ebeveynlerinin daha sık geleceği öngörüldüğünden ulaşımlarına kolaylık tanınmış olur. 3-6 yaş grubu çocuklar ise binanın genelinde daha fazla hareket alanına sahiptir. Zemin kattan grup odalarına giriş yapar ve daha sonra üst kattaki grup odalarına çıkarlar. Bu yaş çocukların daha hareketli ve sosyal oldukları göz önünde bulundurularak, onlara hem çatı hem de zemin katta oyun terasları ayrılmıştır.
Grup evlerinin iç yerleşimlerinde ise, hareketli ve değiştirilebilir mobilyalar öngörülmektedir. Bu sayede fonksiyonellik arttırılmaktadır. Duvar boyunca yapılması düşünülen gizli bölmelerle yatakların ya da dolapların gerekmediği durumlarda tüm alanı boşaltacak şekilde saklanabilmeleri düşünülmektedir. Mobilya seçimlerinde ise, birarada farklı kombinasyonlar oluşturacak mobilyalar uygun görülmektedir. Böylece çocukların hem kendi başlarına hem de grup halinde aktivite yapabilmeleri sağlanmaktadır.
Esnek ve nötr bir alan iç avlu, hem korunaklı bir açık alan hem de farklı etkinliklerin gerçekleşebileceği çok amaçlı kullanım senaryoları ile dönüşebilir hareketli bir sirkülasyon alanı oluşturur. Projenin merkezinde içe dönük bir öğrenme ve sürprizli mekanların karşılaşma odağı bulunur. Bu odak, hem farklı yaş gruptaki çocukların hem de ebeveyn ve eğitmenlerin bir araya geldiği hareketin merkezidir. Bu alanda kullanılan mobilyaların ise mümkün olduğunca hareketli ve farklı kullanımlara elverişli olması öngörülmektedir. Çocukların da özgürce değiştirebileceği serbest bir alan yaratarak, sürekli değişen ve hayal gücünü tetikleyen yaratıcı mekanlar oluşturulmaktadır. Dış avlularla da yakın ilişkide olması çocukların ebeveyn ve öğretmenleriyle etkileşme alanlarını arttırmaktadır.
Borusan Neşe Fabrikaları’nın, ileriye dönük olarak farklı arazilerde ve farklı sayılardaki çocuklara hizmet etmesi düşünülmektedir. Modelin gelişiminde ana kriterlerden biri de bu olmuştur. Öncelik yapısal olarak bir dişli çarkı anımsatmaktadır. Çarkın kollarında temel modül, grup evlerini oluşturur. Grup evlerinin her biri 25 çocuktan oluşmaktadır. Kollardan bir diğeri idari modüldür. İdari modül, her birimde olması gereken modüldür. Bunların dışında çocukların stüdyolarda, ebeveyn ve eğitmenlerin ise kafeteryada buluşabilecekleri ortak kullanım modülü bulunur. Çarkın merkezinde ise çok amaçlı alan yer almaktadır. Farklı sayıda çocuğa hizmet edebilme kapasitesi grup evi modülü sayısı ile doğru orantılıdır ve bu 25 çocuk ve katları şeklinde olabilmektedir. Daha az sayıda çocuk için, daha küçük bir çekirdek ve ona takılan daha az sayıda modül yer alacaktır. Binanın farklı topoğrafyalarda yer alması durumunda ise merkez çekirdek içerisinde eğim çözülecek ve grup evleri farklı kotlara oturabilecektir. Adıyaman arazisi için, yaklaşık 3 metrelik eğim bu şekilde çözülmüştür. Grup evleri 20 cm yükselen kotlar oturtularak, eğim farkı azaltılmıştır.
Projenin modüller arasından dışarı açılan dairesel yapısı, farklı malzemeler kullanılarak yeşil dış bahçeye doğru eğlenceli pasajlar yaratmaktadır. Tüm bu farklı dokular, malzemeler, pasajlar, yeşilin farklı kullanımları ve projenin hem içe hem de dışarıya dönük olması, korunaklı alanlarda eğlenerek öğrenme ve yaratıcılığın tetiklenmesini sağlamaktadır.
Her grup odasının kendine ait bir terası bulunur. Bu teraslar, dış avluya açılır. Dış avlunun kademelendirilmesiyle, hem arazi eğimlerine uyum sağlanmakta hem de farklı platformlar oluşturulmaktadır. Oluşan bu platformlarda, eğitim bahçeleri yer almaktadır. Çocukların oyun oynayarak öğrenmelerini teşvik eden ve doğa ile etkileşimlerini arttıran bu bahçelerde çeşitli meyve ve sebze yetiştirmeleri, endemik bitki türlerinin bakımlarını üstlenmeleri öngörülmektedir. Bitkilerin gelişimini izleme fırsatı bulan çocukların gözlem yeteneklerinin artması, yeşil ve toprakla iç içe yaşayarak doğa sevgisi edinmeleri proje avlusunun şekillendirilmesinde temel düşüncelerden biri olmuştur.
Zemin katında her iki yaş grubunundan çocukların sadece kendi kullanımlarına açık terasları vardır. Bunun yanı sıra 3-6 yaş grubu çocukların kendi grup odalarından çıkabilecekleri yeşil çatıda da oyun alanları bulunur. 0-2 yaş grubu çocukların çatıya çıkışları sadece eğitmenlerin ya da ebeveynlerin gözetiminde olmaktadır. Daha güvenli olması açısından onların çıkışları kontrol altına alınmıştır. Ayrıca idari birim ve ortak alan birimlerinin alt katta kendilerine ait terasları vardır. Bunun yanı sıra çatı teraslarına da kolayca erişebilmektedirler.
Dış avluda ayrıca bir oyun alanı da bulunmaktadır. Arazinin en iç çeperinde, arazi eğiminden de yararlanarak konumlanan bu alan korunaklı hale gelmiştir.
Tüm bu merkezi yapılanmanın çatısında, yürünebilir bir yeşil çatı önerilmektedir. Sadece birimlerden erişilebilen çatı, hem orta sirkülasyon alanını örtmekte hem de çocukların, öğretmenlerin ve ebeveynlerin güvenli bir şekilde gezinebileceği bir alanı tariflemektedir. Bu alanda da farklı malzemeler kullanılması öngörülmektedir. Ahşap teraslar, eğitim bahçeleri ve bunları birbirine bağlayan bir patika ile hem eğlenceli hem de yaratıcı bir alan oluşmaktadır. Yeşil çatı aynı zamanda hem orta iç avludaki hem de dış avludaki aktiviteleri seyir mekanı işlevini de görmektedir. Böylece kontrollü, eğitsel, yaratıcı ve fonksiyonel bir alan olan çatı sayesinde kullanım alanı da arttırılmaktadır.
Grup evlerinin çatı terasına bakan cepheleri kırma çatılı ve tek katlı evler olarak algılanmaktadır. Çocukların grup evlerini kendi evleri gibi hissetmeleri için bilinçli olarak böyle bir tercih yapılmıştır. Üst kat da kendi içinde ekolojik olarak bütünlük sergilemektedir. Ekolojik bilincin geliştirilmesi açısından doğal malzemeler, yeşilin bolca kullanımının yanı sıra çocukların ölçeklerinde tercihlerin yapılması da oldukça önemlidir.
Projede güvenlik önlemleri, psikolojik bariyerler olmadan kurgulanmaya çalışılmıştır. Giriş aksına yerleştirilen idari birim ve ortak kullanım birimi, grup odalarını dış ortamdan koruma görevini üstlenmektedir. Orta sirkülasyon alanında duvarların olmaması ise her yaş grubundan çocuğun birbiriyle oynayabilmesi ve karşılaşabilmesi için geniş bir alan oluşturmaktadır. Bununla birlikte, iç ve dış avluya geçiş alanlarında cam panellerin kullanılması ve gerektiği durumlarda bunların kayarak, alan kullanımlarını farklılaştırması hedeflenmektedir. Grup odalarındaki mahremiyete de özen gösterilerek farklı seviyelerde koruma bölgeleri oluşturulmaktadır. Proje alanının dış çeperlerindeki doğal eğime uygun olarak yükselen topoğrafyalarda ise set bahçe ve sık ağaç dokusunun kullanılması ve bu sayede tüm alanın doğa ile çevrelenerek yeşil bir bariyer oluşturulması düşünülmektedir.