MİMARİ PROJE RAPORU
“Özgürlük, değerli olduğu ölçüde kırılgandır da…
Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar öbürlerinden daha eşittir.”
George Orwell, Hayvan Çiftliği, Şubat 1944
Bütün canlıların eş koşullar altında var olması ve varlığının devamı için tasarım, eş yaşam-gelişim mekânı paylaşımı üzerinde temellenir. Tasarımda Erbaa Yaşam habitatı, bu paydaş senaryonun kurgulandığı bir kent sahnesidir.
Kent ve kentli, doğa ve doğanın etekleri altında kalmış her parça anı deneyimleyerek benliğine alır. Erbaalıların, nefes aldığı bu çamlık alanı ve çeperini, bir etkileşim düzlemi görerek kullanması, şekillendirmesi ve anlamlandırması düşlenmiştir.
Mekân örgüsü, doğa içindeki harmoninin kent ile çarpışmasının bir sonucu olarak şekillenir. Doğa kent içine sızmaya, kentin parçası olan fonksiyonlar da doğa içinde yer bulmaya çalışır. Arada kalınır, ara yüzler yaratılır. Mekân hiyerarşisi, çamlık sosyal habitatını oluşturan insan-doğa-kent ilişkisini sorgular ve bu cevaplar üzerinden temellenir. Habitat nedir sorusu, yaşam ve gelişim alanı olarak cevap bulur; etkileşim üzerinden doğaçlama gelişecek her anın iz düşümleri tasarlanır, kalan her şey rastlantısal olarak zaman ve mekân paradoksunda eyleme dönüşür.
Çamlık koruluğunun kent içindeki güçlü varoluşu, çevrelenen duvarların kalkmasıyla kente sızmış, kent kompozisyonun dominant öğesi haline gelmesi planlanmıştır.
Programın gereksinimlerinin Erbaa Çamlık koruluğu çeperinde beden bulması gerekliliğinin cevabı, alanı yapı gölgesinde bırakmayacak tasarım görüşüyle, toprak örtüsünün altında tasarlanarak verilmiştir.
“Yapı toprak örtüsü altına sığınır, doğanın kente dönük yüzünde bir ara yüz olarak niş-yapıya dönüşür.”
Otel, çok amaçlı etkinlik salonu ve restoran fonksiyonlarını içinde barındıran yapı; niş-yapı kurgusuyla çevresini dönüştürecek potansiyelde bir hub olarak toprak örtüsü altına sızar. Yapının çeperdeki duvar yerini alarak geçirgen ve tarifli bir niş yapı olma durumu; doğadaki “kabuk-yuva” esinlenmesinden yola çıkılarak geliştirilmiştir. Bir kabuk gibi örtünen yapı, yol cephesinden kapalı olarak başlayarak avlu meydana doğru açılarak sarmalanır. Alan içerisindeki, otel nüveleri doğal zemin üzerinden taşıyıcı ayaklar ile yükselir. Temel tasarım kararının yansıması olarak otel nüveleri birer kabuk-yuvadır. Yapı cepheleri, kapalı-açık-yarı açık hiyerarşi üzerinden kurgulanır. Gömük kır kahvesi 7/24 kullanım durumuna olanak verecek şekilde meydan kotu[zemin kullanımı] ve seyir terası[çatı kullanımı] kotuna yerleşir. Alanda mevcut topografyayı hissetmek adına topografyayı yırtarak ortaya çıkan duvarlar tasarlanmış, kullanıcı için keşif izleri bırakılmıştır. Su kanalı rehabilitasyon ile ekolojik gölete dönüştürülmüştür. Habitattaki su döngüsünü sağlamak, hayvanların temel ihtiyacı olan suyu karşılamak için yağmur suyunu toplayan su süzgeci [direy yaşam kaynağı] tasarlanmıştır.
Mevcut durum izleri üzerinden gelişen tasarım, alanın kullanımını arttıracak potansiyelde şekillenmiş, gerekli olan koruma-kullanım dengesi gözetilerek yoğun fonksiyon bombardımanı ve yapılaşmaya izin verilmeden sonlandırılmıştır. Kendiliğinden gelişecek aktiviteler için kalıplaşmış mekân anlayışından kaçınılarak, aktivitenin mekânı dönüştürme gücünün önü açılmıştır.
Aktivite belirsizliği, mekân dönüşümünü sağlayan devingen bir tektonik olarak tasarımda yer bulmuştur.
Çok yıllık ağaç dokusunun ekolojik yaşam gereksinimleri düşünülerek mevcut toprak izine otel yapısı dışında müdahale edilmemiştir. Alan içerisinde otel-çok amaçlı salon-havuz-restoran yapısına denk gelen altı adet ağacın yeri değiştirilerek korunmuştur.
BASKI: -kent içine sıkışan Çamlık-
Yapılaşarak gelişen Erbaa, çamlık koruluğunu çevreleyerek alanı baskılamış, Koruluğun yeşil alan sürekliliği ile kent içindeki devamlılığı önüne set çekmiştir.
TAMPON: -çeper gelişimi ile gelişen direnç-
Çekirdeği koruyan geçiş çeperi, koruluk ve sosyal habitatın kente bakan yüzü, etkileşim-iletişim hacmidir.
ÇEKİRDEK: -kente açılım-
Habitat alanın temelini oluşturan özü, kent içinde mevcut durumdaki güçlü duruşu, çekirdeğidir. Yapılaşma tehdidine karşı korunması gereklidir.
SÜZGEÇ:-özün dışarı vurumu-
Alan mevcudiyetindeki değerlerini süzer, öne çıkarır ve kentliyle paylaşır. Süzgeç, eş yaşam-gelişim düzlemini yaratır.
SIZINTI: -kentin içine karışan yeşil paylaşım-
Doğa kente sızar, sosyal habitat doğanın etekleri altına yerleşir. Sınırlar kalkar, paylaşım başlar.
Erbaa için bir nirengi noktası olan Çamlık Koruluğu varlığının kent tahribatına maruz kalmadan özü korunarak devamlılığının sağlanması, önerilen proje genelinde en önemli tasarım kararlarından biridir.
Tasarımın temelinde yer alan çekirdek, tampon ve koridorlar habitatın özünde yer alan ana bileşenlerdir.
Çekirdek bölge; önemli habitatları, türleri ve ekosistemleri koruma altına alan iç bölgelerdir. Çekirdek alanlar bir peyzajdaki ekolojik açıdan önemli doğal alanlar ile olası yaban yaşam habitatlarıdır. Bir ekolojik ağ sistemi içerisindeki en önemli bileşenlerden bir diğeri de çekirdek bölge ve koridorların etrafını saran tampon bölgelerdir. Tampon bölgeler ekolojik ağı dış etkenlere karşı korurken içerisindeki canlı siteminin devamlılığını destekleyen bir çeperdir. Tampon bölgelerde daha düşük yoğunlukta kullanımlar veya pasif rekreasyon alanları yer alabilir. Ekolojik ağ modelinin tampon bölgeye sahip olması, diğer sürdürülebilir yaklaşımlardan onu ayıran en önemli özelliğidir. Korunması gereken alanlar ekolojik ağların çekirdek bölgelerini oluşturur. Ekolojik ağı dışarıdan gelecek zararlanmalardan korur. Koridorlar ise, çekirdek bölgeler arasında bağlantı sağlayan, haberleşme ve iletişim olanağı yaratan kuşaklar, hatlardır. Çekirdek alanlar koridorlarla birbirine bağlanır. Organizma hareketlerinde kullanılan koridorlar, peyzajlardaki diğer ekolojik işlevlerin akışında da yer alırlar, insanların yoğun olarak yer aldığı (kentsel ortamlar gibi) peyzajlarda, fauna ve flora türlerine habitat sağlama görevini üstlenirler. Kentin içinde sürekliliğini olan bir yeşil kuşak için koridor tasarımı kilit önem taşımaktadır. Geliştirilecek koridorlar çamlık habitatına açılacak, birbirlerini besleyen bu yeşil ağ sistemi Erbaa kentini ekolojik anlayış ile dönüştürecektir.
Sınırlandırılarak bir objeye dönüştürülen koruluğun bu kalıptan çıkarak kente kök salarak gücüne güç katması hedeflenmiştir.
Duvarlar kalkar, kent içinde bir bağlaç olan Çamlık koruluğu, Çamlık Sosyal Habitatıyla kente sızar…