PROJE RAPORU
Sahil bandı kurgusu ele alındığında ise kesintisiz devam eden yürüyüş yolları, peyzaj alanları, promenat paçaları ve bu sürekli aks üzerinde gerçekleştirilen kent kıyı ilişkisi için tasarlanan mekânsal kurgular görülmektedir. Bir omurga görevi gören ve sahil boyunca kesintisiz kurgulanan yaya promenatı, 2m-5m boyutlarında bazalt döşeme elemanlarından oluşturulmuş, bağlayıcı mekân parçaları olan köprülerde ise suya geçirimsiz ahşap malzeme aynı ölçülerde kurgulanmıştır. Limanlardan başlanarak ilerlenerek ilk olarak kent-liman arası bir bağlantısı oluşturulmuş ve bu sayede kentten limana ulaşım kolaylaştırılmıştır. Aks üzerinde bulunan iki dere çevresi kurgusunda da derenin içeri giren kıvrımlarında kesintisiz bir şekilde aks devam ettirilmiş; kullanıcılara oturma, dinlenme, yürüyüş yapma ve suyu deneyimleyebilme alanları oluşturulmuştur. Kıyı üzerinde önemli bir alanda konumlandırılan amfi-teras tasarımı ile ise bölge halkının su ile bütünleşebildiği, oturup denizi seyredebildiği ve manzarayı deneyimleyebildiği kısacası kullanıcı deneyimlerine göre şekillenebilen bir mekân oluşumu sağlanmıştır. Kentin iç kısmında bulunan belediyenin, Merkez Cami’nin ve yoğun geçişlerin de olduğu diğer bir akstan olan otogarın bulunduğu kısımdan bir geçiş verilerek hem yoğun olan bu aks üzerinden yaya sirkülasyonunda kıyıya geçiş sağlanmış hem de otogar kısmındaki kullanıcıların kolaylıkla kıyıyı deneyimleyebilmeleri hedeflenmiştir. Bant üzerinde bulunan kültür evi korunarak faaliyetine devam ettirilmiş yakın bir konumunda bulunan kavuşma kısmının çıkışı olan nokta yakınında aktivite alanı oluşturularak bu iki mekân arasında bir geçiş sağlanması hedeflenmiştir. Kesintisiz devam eden bu aks oluşumunda aralıklarla otopark alanları yerleştirilmiş ve böylece şahsi araç kullanıcıları için kolaylık sağlanmıştır. Peyzaj öğeleri bölge yeşil dokusu, yerel bitki ve ağaç türlerinin yanında egzotik türlere yer vererek de kurgulanmış, şehrin yoğunluğunu absorbe eden, ekolojik dengeye katkı sağlayıp yerel doğal mirası yaşatan aktörler haline gelmiştir. Su ve kıyı ayrımı zaman içerisinde bir çizgi olmaktan çıkar ve bütünleşir. Kıyı sahil şeridinin bütününü oluşturan toplayıcı bir deneyim alanıdır. Suyun oluşturduğu kuvvetli etki ile ise kentten kıyı kısmına bir geçiş isteği gerçekleşir.
Bunlar dahilinde bölgedeki kıyı ve su öğesi olguları Kevin Lynch’in ifade ettiği ‘‘5 element’’ üzerinden değerlendirilerek kent-kıyı arası ulaşılabilirliğin sağlanması hedeflenmiştir. İlk olarak söz konusu tasarımcının ele aldığı ‘izler’ başlığı ile yaya yolları ve peyzaj ögelerinin merkeze yani deneyim alanına ulaştırılması ele alınarak sahil boyunca kesintisiz bir aks sistemi belirlenmiş, kıyı kullanımının sürekliliği hedeflenmiştir. İkinci olarak ‘‘kenarlar’’ başlığında kent ve deniz arasında kalan bu alanın sınır bölgesi oluşturması üzerinden ilerlenerek kavuşma noktaları belirlenmiş ve kullanıcıların bu sınırı mekânsal deneyimleriyle kaldırması amaçlanmıştır. Üçüncü bir kavram çerçevesinde ‘‘bölgeler’’ kısmında bireye göre şekillenebilen mekân algısı üzerinden ilerlenerek her kullanıcı profilinin kullanabileceği alan ve mekân kurguları oluşturulmaya çalışılmıştır. Dördüncü olarak ise ‘‘düğümler’’ bölümünde kavşaklar ve geçişlerin oluşturduğu odak noktalarından, yaya sirkülasyonların birleştiği noktalardan ve oluşan meydan parçalarından oluşan düğüm noktalarının belirlenmesi ve bunlar çerçevesinde tasarım müdahaleleri hedeflenmiştir. Son ve beşinci belirleyici bir diğer kavram ise ‘‘landmark’’tır. Bu kısımda ise referans olabilecek buluşma noktalarının oluşturulması, işaret öğelerin belirlenmesi gerçekleştirilerek bazı alanlarda tanımlanabilir mekânsal tasarımlar gerçekleştirilmeye çalışılmıştır. Kısacası Kevin Lynch’in 5 element olgusundan yola çıkılarak kıyı-kent arası sorunlar belirlenmiş ve bunun dahilinde kullanıcının suyla etkileşip kıyıyı deneyimlemesi hedeflenmiştir. Kıyıya ait olma ve orda bulunma hissinin yanında sahil şeridinin de yeniden üretiliyor olması kullanıcıların deneyim alanlarını ve kıyıya geçiş etkisini artırmaktadır. Bu etki ile bölgede oluşan yaya sirkülasyonu akslarının belirlenmesi ile kaşıya geçiş noktaları oluşturulmuş ve bu yoğunluklu akslardan; üst geçit, alt geçit ve köprü ile kıyı-kent arası kavuşma sağlanmıştır.
Tasarlanan proje çerçevesinde kent ve kıyı ilişkisi; bölgedeki önemli yoğunlukların belirlenip aksların oluşturulması ve bunun üzerinden farklı geçiş sistemlerinin uygulanması ve tüm kullanıcı profillerinin kolaylıkla ulaşabileceği ve su ile iletişim kurabileceği bir kavuşma alanına dönüşmesi ile sağlanmıştır. Söz konusu geçişler sağlanırken oluşan güzergâh boyunca da kullanıcılara hizmet edecek şehrin dokusuna uygun mekân kurguları oluşturulmuştur.
Sorunların tespiti, yapılan analizler, proje alanına yaklaşım ve bunların tasarıma aktarılması ile kullanılan grafik anlatım dilinin yalınlığı başarılı bulunmuştur. Projede sağlanan fonksiyonel çeşitlilikle farklı yaş ve kullanıcı gruplarına seçenekler sunulması, kıyının dere kenarlarıyla birlikte ele alınarak bütünleştirilmeye çalışılması olumlu olarak değerlendirilmiş, kurgulanan kot farklılıklarının daha iyi anlaşılabilmesi için kesitlerle desteklenmesi ve peyzaj tasarımının daha iyi anlatılması gerektiği belirtilmiştir.