Flaneur

UMÖB 17.5 Adana'da gerçekleşen Flaneur atölyesinin sonuç ürünü olan pavyon, 5 temel Flaneur davranışından yola çıkarak kentin gündelik kullanımını sorguluyor.

Atölye Metni

“Kent bir bulmacadır. Her gün yürüdüğümüz sokaklar, her gün alışveriş yaptığımız bakkal, her akşam döndüğümüz evimiz olmasaydı, bu bulmacayı hemen çözebilir miydik? Alışık olduğumuz aletler bir anda kaybolsaydı, gene aynı manevra kabiliyetinde olabilir miydik? Peki yaşam alanını çeşitli sebeplerle bırakmış bir kimse, kent ile hangi düzeyde iletişim kurar?

Flaneur*; kenti bir ev yapabilir miyiz?”

Flaneur*; düşünür-gezer (Ünsal Okay’ın tanımıyla.) Flaneur, kent içerisinde belli bir amaca hizmet etmeden dolaşan, bu sırada gündelik hayata, kavramlara, imgelere karşı düşünceler geliştiren kişidir. Bir noktada flaneur, kenti ev olarak kullanan kişi de sayılabilir. Çünkü onun dünyasında sokak ve sokağa ait elemanlar, hayatını ikame ettirebilmesine olanak sağlayan araçlara dönüşmektedir. Sözgelimi banklar; koltuklara, yemek dükkanları; mutfağa, gazete bayileri; kütüphanesine benzemektedir. Bu yarı açık mekanlar sokağa bağlı gelişirler ve bir flaneur için sokağın uzantılarıdır.

Flaneur

UMÖB 17.5 Adana‘da, fakülte sanat tarafından düzenlenen Flaneur atölyesi toplamda 3 yürütücü ve 10 katılımcı ile birlikte 3 Şubat tarihinde tamamlandı. Alvar Aalto’nun “Don’t forget to play!” mottosuyla yola çıkan atölye; kentin gündelik kullanımı sorgulamak, konfor araçlarının üretimlerini gerçekleştirmek ve kenti bir ev gibi kullanmanın mümkünlüğünü araştırdı.

Atölyenin ilk günü tüm katılımcılar kenti bir Flaneur gözüyle gezdi, çeşitli veriler topladı ve imge haritası oluşturdular. İkinci gün, bu verilerin sağlığını test etmek ve kenti üretim bağlamında algılayabilmek için kent içerisinde saklı bir lokasyonu bulup, bir Flaneur’ün en önemli ihtiyacı olan “çantayı” ürettiler. Sonuç ürünün başlandığı üçüncü günden itibaren, Adana Fen Lisesi bahçesine kurulan küçük çaplı şantiyede üretim gerçekleştirildi.

Tamamen geleneksel yöntemlerle üretilen pavyon, 5 temel Flaneur davranışından yola çıkılarak tasarlandı. Buna göre bir Flaneur;

geçip-gidebilmeli, 

bir durakta bekleyebilmeli,

oturup, etrafı izleyebilmeli,

uzanıp düşünebilmeli,

eline geçen herhangi bir şeyi okuyabilmelidir. 

Adana sıcak iklimi dolayısıyla soğuktan korunma önceliğine sahip değildir; bununla birlikte kent yaprak dökmeyen ağaçlara sahiptir. Bu verilerden yola çıkılarak, hafif ve geçirgen olması sağlanan pavyona, örtülü bir çatı uygun görülmüş, ahşap uzunluklarından dolayı çeşitli detay çözümleri yapılarak, birleşim noktaları sağlamlaştırılmıştır.

Ekip:

fakülte sanat; Ertuğrul Erkan (yürütücü), Yasin Bal (yürütücü), Tolga Kılıçkap (yürütücü)
Gülşen Aktaş, Aslıhan Barut, Emre Işık, Zozan Mengeş, Selin Uçar, Bedirhan Koç, Fulya Akın, Ezgi Güven, Ömer Faruk Aslan, Musa Tekin
Asena Hatice Yıldırım (organizasyon), Yusuf Deniz (organizasyon)
Aysu Kuştaş (Depo atölyesi)

Atölyenin detaylı raporu için fakülte sanat’ın web sitesini ziyaret edebilirsiniz;

http://www.fakultesanat.com/2018/02/z-raporu-flaneur.html