Kalkan’da Ev

Limited Mimarlık'ın Antalya Kalkan'da tasarladığı evin hikayesini şöyle anlatıyor:

Kalkan’a yabancılar, özellikle, İngilizler yerleşiyor. Bunların birçoğu, yeni yapılan “konfeksiyon” işi yapılardan satın alıyorlar. Çok özel talebi olanlar, örneğin eski doku ile bir sevgi ilişkisi geliştirenler, mevcut taş evlerden edinip onları yeniliyor. Bu evi alan İngiliz aile epeyce uzun bir süre hayaller kurmuş, biraz farklı ve bayağı bilinçli bir yenileme talebi geliştirmişti. Beni bulup biraz fazlaca uzun bir süre de bu hayallerini anlattılar. “Kendinizden de söz eder misiniz?” dediğimde, nasıl sevinip, uzun uzun yaşam öykülerini anlattıklarını unutamam. Satın aldıkları mevcut eski evin yıkılmış bir bölümünün izleri ile korunması gerekiyordu. Burada çökmüş tavanların oluşturduğu “göz”ler kalmıştı. Bunlardan birinin bir boşluk olarak korunması istendi. Buraya, İngiliz dostların önerisi ile minik bir serinleme havuzu yerleştirilmesi ilginç oldu. Havuz, normal işlevi yanı sıra, avluyu ve evi serinletme görevini de üstleniyor. Diğer yandan evin kapalı mekânlarında ilginç ışık yansımaları yaratıyor. Bu boş bırakma kararına, imar hakkını sonuna kadar zorlayarak kullanma isteğinde olmayan İngiliz ailenin desteği katkıda bulundu. Yapım teknikleri ayrıştırılarak mevcut ile ek bölümler arasında malzeme ve dil farkı yaratmak istedik. Geriye kalan bölüm tamamen yenilenirken beyaz bir kitlenin dolu- boşlarla anlamlandırılmasına çalıştık. Projenin onaylatıldığı kurulları “imar hakkının sonuna kadar kullanılmayacağı” isteğimize ikna etmek çok zor oldu. Uygulama sırasında baca şapkasının delik boyutlarına kadar bize danışan İngiliz ev sahiplerinin mimara olan saygıları ve sevgileri özellikle anılmaya değer. Mütevazı bir ailenin, çevredeki yağmaya bulaşmaksızın geliştirdikleri olgun isteklerini karşılayabilmek, sonra, davetlileri olarak teraslarında bir “gin&tonic” lerini içmek, kimi zaman milyarları döken bir müteahhite kuleler yapmaktan daha zevkli olabiliyor.

Etiketler

Bir yanıt yazın