MİMARİ RAPOR
1-İslam’da İbadet
1a- İbadethane Olarak Cami ve Namazın Özü
Cami kelime anlamı olarak, topluluk, kalabalık anlamına gelen cem kelimesinden türemiştir. Mescit kelimesi ise, namaz kılınan, secde edilen mekanı tanımlar. Bireysel bir ibadet biçiminin, toplu bir alanda, cemaatle birlikte yapılması, manevi yolculuğun cemaat ile paylaşılması ve bu paylaşımı arttırmak adına cami mimarisi önemli bir araçtır.
Namaz, binlerce yıllık kültüre sahip İslam dininde ibadetin mihenk taşı olmuştur. Günlük hayat içerisinde, çeşitli durumlarla değişime, dönüşüme uğrayan hayat pusulasını düzeltmek, dünyevi hislerden arınmak ve Allah’ın huzurunda bir olmak bu ibadetin nihai amacıdır.
‘Muhakkak ki namaz hayasızlıktan ve kötülükten alıkoyar’ ankebut 29/45
‘Beni hatırlamak, arınmak için namaz kıl’ taha 20/14
Arınmak; temizlenmek, katışıksız arı duruma gelmektir. Huzura, dinginliğe erişmek, ferdi olmaktan uzaklaşmak ve bir olmaktır. Sükunetin hareketi, mütevazi ve tabilik esastır. İslam kültürü içerisinde ibadet mekanını şekillendirecek en önemli iki kavram tüm fazlarda arınmak ve bir (tevhid) olmaktır.
1b- Cemaat ile Mekanlaşan Cami Kavramı / Mimari Oluşumu
Temelde saf tutma, cemaat olma ihtiyacından oluşan bu ibadethane tarihi incelediğinde, en saf haliyle, sadece temel ihtiyaçlara dayalı olarak yapılan Mescid-i Nebevi incelenmelidir. Dönemin mevcut fiziksel koşullarının, mecbur kalınan müdahalelerle iyileştirildiği, ibadet şeklinin doğrudan mekan şemasını oluşturduğu hali ile karşımıza çıkmaktadır.
Öte yandan, tarih boyu süregelen ihtiyaçların değişimi, artışı cami mimarisine eklentiler yaparak mekan olarak cami kavramının temellerini atmıştır. Kişi sayısının artması ile birlikte saf uzunluğu artmış, strüktürel olarak geniş açıklıklar geçilmiş, namaz vakitlerinin daha çok kişiye duyurulabilmesi minare oluşumunu tetiklemiş, farklı bölgelerde olunsa dahi yönelimi belli etme amaçlı mihrap duvarı oluşmuş, cemaate öncülük etme amaçlı minber oluşarak, cami mimarisinin mekansal karşılıkları tarih içerisinde ihtiyaçlara yönelik karşılık bulmuştur.
Günümüzde unuttuğumuz ve göz ardı ettiğimiz tevazu kavramını bize hatırlatan, materyalistik ve gösteriş hevesinin çevrelediği günümüz koşulları içerisinde, cami mimarisinin en saf halini vurgulayan mescid-i nebevi, geriye bakış, ibadetin özünü hatırlamada ve tevazuyu özümsemede önemli bir örnektir.
2-Güneydoğu Anadolu Bölgesi Doku Şeması ve Cami Oluşum Şemaları
2a- Güneydoğu Anadolu Bölgesi Genel Doku Şeması
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ortak olarak görülen şema, ortak alandan özel alana geçiş düzeni doğrultusunda oluşturulan ara mekanların dizilimidir. Kamusal alan olan sokak, aralık, avlu, eyvan gibi ara mekanlar hiyerarşisi sonucunda en mahrem alana ulaşmaktadır. Topoğrafya olarak, daha eğimli olan Mardin’de ise bu durum kot ilişkilerine de yansımıştır.
2b- Güneydoğu Anadolu Bölgesi Cami Şeması
Kamusal alandan ibadethaneye geçiş şeması üzerinde, aralık oluşturacak mekan oluşumu mahremiyet hiyerarşisi içerisinde, kişiyi ibadethaneye hazırlar. Yarı kamusal alan olan cami avlusu, ibadethane amacı dışında, sosyo-kültürel etkileşimi gerçekleştirebilecek ara nişlere sahiptir. Özellikle, etkileşimin daha yoğun olduğu yaz aylarında, yüksek sıcaklıktan korunmak ve serinlemek amaçlı oluşturalan ‘eyvan-sebil’ olarak adlandırılan yarı açık bölgelerin varlığı Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde sıkça görülmektedir. İbadethane şeması, lineer saf üzerinden planlanarak, mihrap duvarı kubbe ile tanımlanmıştır. Topoğrafyanın, eğimli olduğu bölgelerde, kütle kaymaları ile avlular yarı kamusal alan şemasını koruyacak şekilde yerleşmiştir.
3-Genel Tasarım Kurgusu Oluşumu
3a- Arınmak ve Birleşmek
Günümüz toplumunda oldukça hızlı bir ivme kazanmış olan teknolojinin bize getirmiş olduğu artıları bir kenara bırakarak zihnimizin arka plana attığı manevi duyguları hatırlamamız gerekir.
Gündelik hayatımızın, hemen hemen her dakikasında içinde olduğumuz bu global sistemin bir parçasıyken, eş zamanlı olarak binlerce yıldır değişmeyen bir ibadet kültürü nasıl gerçekleştirilmeli?
Günlük problemleri içerisinde, salt kendi ile boğuşan insanoğlu maddi dünya ortamından nasıl kopabilir ve en önemli sözü tevhid olan bir ibadeti, en saf ortamında, tüm maneviyatı ile birlikte nasıl gerçekleştirilebilir? İslam dininin gereklilikleri ile birlikte, İslam felsefesinin özünü düşündürmeye iten, namazın, sadece bir ibadet şekli olmadığını, bu ibadetin nihai özünü, tüm fazlarda arınmayı ve birleşmeyi düşündürten, bu deneyim boyunca ana ibadet alanına hazırlayan mekan kurgusu üzerine düşünülmüştür.
2 yorum
Oldukça başarılı bir proje çıkartmışsınız. Elinize sağlık. Ödül grubuna girmesini beklerdim.
Açıkça söylemek gerekirse arazi üzerindeki kütle yerleşimi ve bağlantılar oldukça başarılı olmuş. Kamusal, yarı kamusal ve özel alan ilişkisi de gayet başarılı.Projeyi de açık ve anlaşılır sunmuşsunuz.Tebrik ederim. Bu kadar temiz ve net çözülmüş bir projede 34 numaralı teknik koridorun mihrabın önünden verilmesi olumsuz değerlendirilmiş olabilir. Bunun dışında gayet güzel bir proje olmuş elinize sağlık.