PROJE RAPORU
”Siz işitmiyor musunuz? İşitmiyor musunuz?
Sade yaşamak imandandır; sâde hayat sürmek imandandır.”
– Hz. Muhammed (S.A.V)
‘Cami’nin etimolojik altyapısında bulunan ‘toplayan, bir araya getiren’ anlamının etkisi, sosyal hayata ve mimariye yansımıştır. Sosyal birleşme ve ibadet mekanları olarak var olan camiler, kültür ve eğitim yapıları olarak da donatılmışlardır. Farklı işlevler içeren ibadet mekanlarında; doğal/suni aydınlatma ve malzemelerle mekanlar görsel ve mistik olarak kullanıcının ruhuna hitap edecek şekilde tasarlanmaktadır.
Ülkemizde cami mimarisinde geleneksel taklit çizgilerin dışına çıkılamaması, beraberinde birtakım sorunlar meydana getirmektedir. Bu sorunların başında camilerin belirli bir yaş ve üzerine hitap etmesi, çeşitli yaş gruplarının camilerde sosyalleşme farkındalığının oluşturulamaması, ek işlevler ile camilerin gün boyu yaşamasının sağlanamaması sayılabilir.
MEKAN OLUŞUMLARI
Belirlenen ilk hedef geleneksel tecrübeye, günümüz modern alışkanlıklarına ve ihtiyaçlarına uygun bir mekan tasarımıdır. Mekanı oluşturan yapısal elemanların günceli yakalaması amaçlanmıştır. Tasarım alanının bulunduğu bölgede ‘gölgelerin de mekanı tanımladığı’ fikrini önemseyerek doğal aydınlatma-gölge ilişkisi kurulmuştur.
İSLAM-MİNİMALİZM İLİŞKİSİ
İslam’da tevazu ve mimaride minimalizm ilişkisi incelenerek, geleneksel süslemenin rafine bir şekilde kullanıldığı mekanlar oluşturulmuştur.
SELÇUKLU ETKİSİ
Cami mimarisinde etkisi oldukça fazla olan Selçuklu çizgileri, tasarımın birçok yerinde yeniden ele alınarak uygulanmıştır. ‘Selçuklu Taç Kapı’ tasarımları yorumlanmış, ana mekâna giriş ve minare kütlesi iç içe tasarlanmıştır. Minare kütlesinde uygulanan dolu-boş Selçuklu motifleri ölçeklendirilerek geleneksel ‘kuş evi’ tasarımları ile donatılmıştır. Minare ve Kubbenin yükseklikleri Selçuklu oranlarına uygun olarak tasarlanmıştır.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Geleneksel kubbe formunun dışına çıkarak üst örtüde yağmur suyu toplama sistemi kurulmuştur. Tasarlanan tüm kütlelerde oluşturulan doğal havalandırma sistemleri ışık bantları ve kütlelerin tasarım dilini tamamlayan çizgiler olarak düşünülmüştür.
ÇÖKERTİLMİŞ AVLU
Eğitim yapıları ve ibadet mekânını birbirine bağlarken kültürel/ticari kütlelerle beslenen avlu tasarımı, kentsel mobilya olarak çalıştırılmış ve engelli kullanıcılar/otopark ulaşımı gözetilerek oluşturulmuştur. Avlu içerisinde yerleştirilen anıtsal şadırvan, kapalı abdesthane mekanlarına alternatif olarak açık alanda tasarlanmıştır.
Kuzey-Güney aksında ‘Selçuklu Zinciri’ kullanılarak sicim bağlantısı ile birbirine bağlanan meydanlar, avlunun toplanma mekânı olarak yaya yoğunluk dağılımını dengelemektedir. Eğitim yapıları arasında bulunan minör meydanlar, yapı işlevlerine/kullanıcı sayılarına göre boyutlandırılmıştır.
Tasarım dili kaybedilmeden oluşturulan musalla taşı ve çevresi, üst örtü ile kullanıcıya yarı kapalı/korunaklı bir mekân sağlamaktadır.
HERKESE YÖNELİK TASARIM
Yapıya strüktürel olarak katılan kadınlar mahfili rampası ve diğer mekânlardan yapılan ulaşım şemalarında engelli kullanıcılara uygun çözümler üretilmiştir.
Proporsiyonlar ve işlevsel gruplandırmalar yapıldıktan sonra oluşan total kütle modüler olarak bölünmüş ve mekânlar arası açık sirkülasyonlar ile desteklenmiş, iklim şartları göz önünde bulundurularak güneş kontrolü sağlanmıştır. Kullanıcıya mistik hissiyatı kaybettirmeden oluşturulan yükseklikler insan ölçeği içerisinde kalıp minimalist etkinin devamlılığını korunmuştur.
LOKASYON SEÇİMİ
KıbleDereceleri:
Mardin – 177°
Urfa – 175°
Batman – 176°
Diyarbakır – 179°
Siirt – 173°
Adıyaman – 174°
Antep – 171°
Kilis – 170°
İllerin kıble ile olan açıları incelenmiş ve Kilis ilinin kıble ile olan açısı diğer illere nazaran tasarıma uygun görünmüştür. Seçilen şehirdeki yapı tipolojisi ve ölçeği göz önünde bulundurularak yapı yükseklikleri ve malzemeleri belirlenmiştir. Kentin iklimsel verileri ve yaşantısı yapılar arası açık sirkülasyonları gerektirmektedir. Pafta no1 / B-B Kesiti’nde de görüleceği üzere yapı içi doğal havalandırma ve aydınlatma sistemleri çözülmüştür.
SONUÇ
Geleneksel taklit tasarımlarının gün geçtikçe arttığı bugünlerde; yaşayan, insan ölçeğinde, birçok fonksiyonun birbiri ile ilişkisi sağlanmış, geçmişten gelen çizgilerin günümüzle bütünleştiği bir cami projesi hayali kurulmuş ve tasarlanmıştır.
6 yorum
Bu proje daha önce de paylaşılmamış mıydı?
Evet paylaşmıştık, ekip arkadaşlarımızdan biri paylaşmıştı. Yeniledik paylaşımı sadece. Yorum varsa alalım lütfen.
Plan düzleminde ibadet mahalini merdiven ve asansörler bölmüş. ibadet mahallinde ritüellerin haricindeki bölücülerin olması pek istenen bir şey değil diye biliyorum. vaziyet alanını kullanımınız oldukça yoğun ama buna rağmen gölgelikli alanlarınız az gibi. elinize sağlık orjinal bir tasarım dili olmuş
Eleştiriniz için teşekkür ederim Elif Girdap. Özgün bir tasarım olmasını hedefledik sizin de belirttiğiniz gibi. Vaziyette parçadan bütüne doğru bir yönelimimiz oldu, mümkün olduğunca sosyal ilişkilere önem verdik. Teşekkür tekrar. Saygılar…
Bu projede yayalar çok onemsenmiş ancak araç trafiği yok sayılmış sanki . Planlarda otopark olmasa renderlardan bu şehir araçsız galiba diye düşündürüyor. Şehirlerin kıble açılarına bakarak şehir secimi yapmak güzel ancak kilis’e özgü tasarım girdisi neredeyse hiç yok projenizde. Farklı tasarım dili güzel ancak bu dil her şeyi kuşatınca biraz boğmaya başlamış sanki.
sayın Erhan Kalıpçı, biz gerçekten de yaya odaklı bir çözüm önerisinde bulunduk, etraftaki yolları ise yavaşlatılmış yol olarak trafiğe açmayı hedefledik. vaziyet planında çok net görünmemiş evet haklısınız. tasarımıza başlarken, arazi eğimlerinden anlaşılacağı üzere şehrin yüksek bir noktasında olduğunu ele aldık ve bu bağlamda odak noktası olarak belirledik. kuzey ve güney taraftaki yeşil alanlarda kullanıcıların yoğunlaşacağını düşünerek avlumuzu, yeşil alanları toplayıp içine alacak şekilde tasarladık. ayrıca Kilis mimarisinde kullanılan beyaz kireç taşını tasarımda kullanarak şehrin yüksek noktasında farkındalık yaratabileceğini düşündük.
eleştirileriniz için teşekkürler.