Mimari proje raporu:
Caferağa Spor Salonu’nun, Kadıköy’lüler özelliklede çevrede yaşayan okul çağındaki gençlerin anılarında önemli bir yeri vardır. Salonun, sosyal kültürel ulaşım ağının tam merkezinde konumlanması binaya önem katar. Okul müsabakaları, amatör takımlar ve kimi zaman önemli lig takımları geçmişte burada karşılaşmalara çıkmış, salon herkes için bir uğrak noktası olmuştur. Dolayısı ile yeni Spor ve Kültür merkezi yerleşen imgelerin sürekliliğini sağlayan mekansal önerileri gelecek için sunmalıdır.
Gelişen spor endüstrisi, binanın eskimesi ve şehir içinde dar alan da konumlanması Spor salonun kapasitesini kısıtlaması salonun eski özelliklerinin yenilemesi gerekmektedir. Bu yenileme Kadıköy içerisinde kapladığı sınırlı alana bakıldığında, (1500 kişilik eski kapasitesi daha da düşürülmüştür), ancak yine sınırlı mertebede ve okul ve amatör liglerin spor karşılaşmalarının gelecekte yapılabileceği düşünülmelidir ve proje önerisinde bina kullanıcıları için bu amaçla tasarlanmalıdır. Bölge halkının yüzme sporunu öğrenebileceği, kültürel aktivitelerde bulunacağı, açık ve kapalı alanlarında sosyal bir çekim merkezi olacağı düşünülerek, yeni salon için en önemli kavramsal öneriyi; proje mekanlar arasında görsel ve yakın ilişkileri kurgulamayı hedefler.
Spor ve Kültür aktivitelerinin birlikteliği tüm mekan kurgularına yansıtılmıştır. Bina ile bütünleşen Kadıköy için bir meydan, mümkün olduğunca çok toplanma mekanı oluşturması çalışılmıştır. Yaşayanların nefes alacak açık alanların geliştirilmesi bu projede örneklenmeye çalışılmıştır. Giriş bölümünden itibaren bina içeriğindeki programların algılanabilmesi, neredeyse tüm farklı faaliyetlerin birbirleri ile ilişki içerisinde olması, geleneksel mimari anlayışı kırmakta ve geleceğin kültürel merkez kavramını örnekler. Projede birliktelik önerlilerken, birbirlerine karışmamaları ve rahatsız etmeme konularında özen gösterilmiştir. Görsel algı sağlanırken, gerektiğinde de özerklik sağlayan güneş ve görsel kırıcılar entegre edilmektedir. Bina çeperini oluşturan yükselen teraslar birbirleri ile görsel ilişki kurmakta fakat her alandan geçişi kısıtlamaktadır.
Bina girişi, fuaye ve tribünlere dağılım giriş meydan kotu ile sağlanmakta ve yine giriş esnasında merdivenler ile kültür merkezi, yüzme havuzu, kondisyon salonu gibi diğer birimlere en kısa yoldan dağılınabilmesi önerilmiştir. Arazi eğiminin olumlu yönde elverdiği yönde, arazi kotunun iskele yönünde alçaldığı yolda, sporcu, yönetim girişleri, soyunma odaları ambulans bekleme otopark gibi alanlar daha bağımsız ve kolay servis edebilmesi için, batı yönünde, alt seviyedeki kotlara yerleştirilmiştir. Tüm bina içerisinde servis hizmetleri verebilecek mekanlar, fuaye de dahil batı tarafında ve alt kotlarda programlanmıştır.
Havuz alanı çocuk eğitim havuzu eklenerek uzunluğu, basketbol sahasına eşleştirilmiştir. Ayrıca çocuk yüzme eğitim havuzunun derinliğinin farklı olması itibariyle 7-8 yaş altı çocukların yüzme eğitimi ve su ile ilişkileri için bu havuzun merkeze eklenmesi gerekli olduğu düşünülmektedir. Havuz, spor salonu ile eşleştirilip -1 kotuna yerleştirilmesi ile servis alanları arazi sınırları elverdiği kadar L şeklinde mekanlar etrafında konumlanabilmekte ve girişleri kolaylaştırmaktadır. Havuzun tüm doğu cephesi -1 kotunda
iç bahçeye açılır, iç bahçe hem havuzu yeşil bitkiler ile bezenmiş bir alan ile kavuşturur, özerk bir alan sağlar, hem de kontrollü doğal ışığı havuz mekanının içine çeker. Spor salonu için tribünler tek kademede, sahaya paralel, ufuktaki yeşil meydanı, havuzu ve arkasındaki iç bahçeyi algılayacak şekilde özellikle konumlandırılmıştır.
Mekanların aydınlatılmasının doğal ışık yapılması havuz ve amatör spor karşılaşmaları, antreman zamanları için önemli bir enerji tasarrufu sağlar. (Türkiye de kapalı spor mekanlarının özellikle aydınlatma ve enerji masrafları yüzünden kapalı kaldığı durumlar görülmektedir) .
Tüm projede kamusal alanda mümkün olduğunca boşluk bırakılması, bina hacimsel etkisinin en aza indirilmesi hedeflenmiştir. Arazi sınırındaki kısıtlamalarından dolayı tiyatro salonu tribünler bölümünün üzerine daha rahat bir alanda yerleşir. Sergi salonu, kafeterya gibi mekanlar teraslanma yaparak dış mekanlara açılırlar. Spor sahası ve tribünlerin beraberliğinden çıkan mekanın eni ve boyu yaklaşık eşit olarak 35 metre kadardır. Bu eşitlik çatı kirişlerinin her iki yöne istenen şekilde konumlanabilmesi seçeneğini sunar. Tiyatro ve fuayenin istenen konumu dolayısıyla kat yüksekliğindeki kirişler teraslamaya paralel olarak yerleştirilmiştir. Tiyatro cephesini tümüyle geçen çelik kirişler en ekonomik çözüm olarak önerilmiştir. Cephenin strüktürel yapısı görünüşe yansımaktadır. Binaya yapısal, strüktürel, mimari çözüm tekniği ve görsel zenginlik katmaktadır.
Taşıyıcı sistem olarak temel üzerine betonarme kolonlar yapılacak geçilen açıklıkların çok fazla olmasından dolayı ana kiriş ve tabliyeler çelik makas olarak tasarlanacaktır. Bu makaslar arasına açıklıkları 6 ila 8 m yi geçmeyecek tali kirişler konulacaktır. Yukarıda bahsedilen uygulamaların tamamı ekonomi ve sağlamlık optimizasyonunu sağlamaktadır. Bölgenin şartları, mimari ve mühendislik açısından uygulama kolaylığı göz önünde bulundurularak sistem tasarlanmıştır. Temel tipi yüksekliği 200 cm olan radye olacaktır. Malzeme sınıfı C30 / ST420 olarak belirlenmiştir.
Teraslar ve cepheler doğuya yönlenmektedir. Alanın doğusundaki 15 metrelik bina blokları alan içerisinde kısıtlı süre için öğlen güneşi ve günün diğer zamanları spor mekanları doğrusal güneş ışığına maruz kalmamaktadır.
Tüm projenin genel formu, fonksiyonların ürettiği mekan gereksinimleri sonucu ortaya çıkar. Mekanların dizilimi kullanım ilişkileri ve kentsel ölçekte yaratacağı etkinin temel faktör olarak alınması ile bina yükseltisinin ön giriş meydanından kademe, kademe çekilmesi, teraslar oluşturularak ilgili mekanlar ile bahçelerin oluşturulması sağlanmıştır. Teraslar kent meydanı da dahil olmak üzere sosyal ilişkileri zenginleştirirken, kullanıcıların kent ile ilişkisini güçlendirmektedir.