Katılımcı, Bornova Belediyesi Çocuk Dünyası Mimari Proje Yarışması

Katılımcı, Bornova Belediyesi Çocuk Dünyası Mimari Proje Yarışması

MİMARİ RAPOR

Bireyin mekanla olan etkileşimini, bireyin bizzat kendi deneyimi üzerinden tartışan Merleau-Ponty’a göre (2005), bireyin mekânsal algısı, onun söz konusu mekanla olan birebir deneyimiyle oluşan kümülatif bir sonuçtur. Dolayısıyla, çevresel davranış olarak algı, mekânın bireye olan etkisi ile ilişkili olduğu kadar, bireyin mekâna olan etkisiyle de doğrudan ilişkilidir. Mekânsal algıyı, bilişsel gelişim ve öğrenme mekanizmasının bir parçası olarak gören yapısalcı yaklaşıma göre (Moore, 1986), bilgi edinme ve öğrenme konusunda hazır olan çocuk ile çevre arasında gerçekleşen bu türden bir karşılıklı etkileşim, çocuğun gelişimine bağlı olan biyolojik etkenlerle, mekânsal etkenlerin arasında sentezlenen inşai bir süreç olarak değerlendirilebilir. Çocuğun yaşa bağlı olarak gelişimi bir süreç olarak ele alındığında, çocukta fiziksel olgunlaşmanın kalıtımsal özelliklere bağlı olduğu, çocuğun bilişsel, sosyal ve duygusal gelişme sürecine bağlı olarak ilerleyen öğrenme sürecinin ise çevresel etkileşim sonucu elde edilen deneyimlerle sıkı sıkıya bağlı olduğu söylenebilir. Bununla birlikte Piaget (1967), çocukların öğrenme süreçleri kapsamında, bilişsel gelişime bağlı olarak yaşın önemli bir etkisi olduğunu savunmaktadır. Piaget, bilişsel gelişimde, yaşlara göre farklılaşan dört ana dönem tanımlamıştır:

  • Duyusal-devinimsel dönem (0-2 yaş)
  • İşlem öncesi dönem (2-7 yaş)
  • Somut işlemler dönemi (7-12 yaş)
  • Formel işlemler dönemi (12 + yaş)

Yarışma kapsamında, 4-12 yaş grubunu hedef alan ‘çocuk dünyası’ projesi, “işlem öncesi” ile “somut işlem” dönemlerini sürdürmekte olan çocukların bilişsel, fiziksel, sosyal ve duygusal gelişimlerini destekleyen mekân bileşenlerini içeren bir mekanlar bütününün üretilmesini hedeflemektedir. İşlem öncesi dönemde olan bir çocuğun zihninde henüz birbirleriyle sentezlenmemiş dağınık bilgi içerikleri bulunurken, somut işlemler döneminde olan bir çocuk için özellikle 7 yaş bir dönüm noktası oluşturur. İşlem öncesi dönemde başlanmış olan istikrarlı zihinsel organizasyon biçimleri, bu dönemde mantıklı düşünme evresine geçiş yapar. Piaget işlem kavramını şöyle ifade eder: “Bir işlem, her şeyden önce, duyusal devinimsel şemada köklenmiş bir çeşit eylemdir… İşlemsellik durumuna ulaşmadan önce, bu eylemler, duyum, hareket ve sezgilere dair bilgi malzemeleridir… Sezgiler işlemlere dönüşür…”(Akarsu, 1984). Söz konusu bu duyum, hareket ve sezgilere dair bilgi malzemeleri, çocuğun oyun deneyimi esnasında üretilmektedir. Öğrenmenin en iyi yolu, çocuk için oyundur, zira oyun esnasında çocuk, farklı kas gruplarını kullanarak, araştırır, keşfeder, farklı duygusal durumları test eder, başarısızlığa uğrarsa bıkmadan usanmadan tekrarlar. Nitekim oyun, “çocuğa hiç kimsenin öğretemeyeceği konuları, kendi deneyimleriyle öğrenmesi yöntemidir. Oyun, sonucu düşünülmeden, eğlenmek amacıyla yapılan hareketlerdir. Piaget’e göre ise oyun, bir uyumdur.” (Yavuzer, 2008, s.176). Oyun aynı zamanda çocuğun hayalleri ile arasında kurduğu bir köprüdür ve yine çocuğun gelişimine bağlı olarak değişim gösterir. Çocuklar, yaşları ve kimi zaman da kendi iradeleri dâhilinde tek başına oynamayı, başka bir oyunu izlemeyi, akranlarıyla aynı anda paralel oyun sürdürmeyi veya onlarla birlikte oynamayı, işbirliği kurarak ve örgütlenerek oyun geliştirmeyi tercih edebilirler. Dolayısıyla oyun oynamak çocuk için eğlenceli ve tatmin edici bir süreçtir. Çocuk oyun esnasında özgür bir biçimde davranmak ve az rahatsız edilmek ister. Süreç olarak çocuk açısından yeterince ödüllendirici olan oyun süresince, çocuğun davranışlarına yetişkin tarafından aşırı müdahale edildiğinde, çocuk açısından oyunun haz verici özelliği kaybedilebilir (Theemes, 1999). Dolayısıyla, çocuk oyun esnasında dikkatini meşgul olduğu materyale ve aktiviteye verdiği süre boyunca yetişkin tarafından yaşına bağlı olarak emniyeti sağlanmış bir vaziyette özgür bırakılmalıdır. “Çocuğun Dünyası’nı, çevre, deneyim, öğrenme, oyun ve özgürlük gibi kavramlar kapsamında ele alan bu yaklaşım yani “SERBEST DENEYİM” çerçevesinde kurgulanan proje, çocukların oyunla özgürce keşfetme, araştırma ve duyumsama deneyimine geniş kapsamlı bir şekilde yanıt sunmayı amaç edinen bir mekânsal sentez sunmayı hedefler. Bu bağlamda, parsel alanı, Forum Bornova sebebiyle oluşan hareketli kent dokusu ile güney doğrultusundaki konut yoğun yerleşim dokusu arasında bir sosyal etkileşim aksı oluşturmayı ve topoğrafik hareketler ile bu iki dokuyu ilişkilendirmeyi hedef alır.

Çağrışımsal anlamları ile çocuğun algısına ve çocuk olmuş herkesin hafızasına gönderme yapan serbest üçgenler ile söz konusu çocuk dünyası için çatı örtüsü oluşturulmuş ve mekanlarla bir bütün olması açısından bu geometri peyzaj üzerinde de kullanılarak topografik bütünlük sağlanmıştır. Mekânın ‘geleneksel’ denilebilecek türden bu çatı örtüsüne kavuşma hali, çocuğun hayata sevgiyle bağlandığı ve kendini güvende hissettiği ilk mekân olan ve ‘çocuğun dünyası’nda üçgen geometrinin hâkim olduğu bir çizgiyle ifade bulan ‘ev’ kavramından referans alır. Zira çocuk için ev, aslen emniyet duygusunun ilk temin edildiği ve anılar biriktirmeye başladığı ‘yuva’dır. Bu sebeple, kütlenin genel yapısı, çocuğun çevresel algısının ilk nirengi noktası olan yuva kavramına sıkı sıkıya bağlanarak dâhil olduğu kentsel bağlamdan kendini soyutlamaktan ziyade var olan mahalle dokusuna kuzey ve güney doğrultuda kucak açmayı ve kamusal ara mekânlarla temas etmeyi yeğleyen bir tutum içerisindedir. Serbest deneyim alanına hakim farklı yüksekliklerdeki örtü kentin kuzey-güney dokusunu sosyal etkileşim aksı ile bütünleştirmek adına üç parçaya bölünür. Orta aksta kalan örtü kamusal ara mekân, aynı zamanda parselin güneyindeki arazide gelecekte konumlanması planlanan ilkokul binası ile sosyal etkileşim kurma potansiyelinin arttırılmasına yönelik bir hamle olarak da düşünülebilir. Binanın mekânsal kurgusunun kalbi sayılabilecek olan kuzey-güney doğrultusundaki bu sosyal etkileşim aksı, çocuğun özgür ama/ve güvenli oyun alanını oluşturabilmek amacıyla zemin kotundan bir kat aşağıya çocuğun gözetiminden sorumlu olan ebeveynlerin oturabileceği basamaklı bir seyir alanı sayesinde adım adım derinleşerek, açık bir oyun alanını –avlu mekânını- oluşturur. Arazideki bu derinleşme aynı zamanda, avlunun doğu ve batısında yer alan kütlelerin avluya bakan cephelerinin doğal ışık almasına fayda sağlayarak,-3.50 (+14.50) kotunun mekânsal anlamda verimli bir şekilde kullanılmasına olanak tanımakla birlikte, binaya güney aksından ikinci bir giriş sağlar. Söz konusu bu açık oyun alanı, binaya biletli girişin sağlandığı kuzeyde yer alan ana giriş ve fuaye mekanına, iç ve dış kavramlarının hemhal olduğu bir ara mekan ve deneyim odaklı bir iç hacim ile bağlanır. İç ve dış kavramının birbirine karıştığı bu kütlenin altı bir iç mekân performans ve seyir alanını kapsarken, çatı örtüsünü oluşturan kabuk ise özellikle 7-12 yaş grubu çocukların kaba motor becerilerini geliştirebilecekleri bir tırmanma duvarı ile kaydırak deneyimine olanak tanır. Bununla birlikte 4-7 yaş grubu çocuklarının denge becerilerini ve dokunsal deneyimlerini arttırmaya yönelik farklı sürtünme katsayısına sahip yüzeylerin bulunduğu trapezoidal bir denge kütlesi ve kum havuzu bulunmaktadır. Avlu mekânı, çimen, tartan ve ahşap gibi yaralanmaları önleyici sert zemin malzemeleri ile bitirilmesi ve çocukların görsel, kokusal ve dokunsal deneyimlerini arttırma potansiyeline sahip olan bir peyzaj dokusunun hâkim olması planlanmıştır. Sosyal etkileşim aksının batı ve doğusunda kalan parçalar, parselin kentsel bağlamına uyum sağlayan bir takım topografik kırılmalarla, düzensiz bir çatı örtüsü altında sokak kotundan (18.00) biri tek katlı, diğeri ise iki katlı olan bir mekânsal biçimlenmeye kavuşur ve çocuk dünyası serbest deneyim kapsamında interaktif sergi mekanlarına, atölyelere ve kalan ihtiyaç programına karşılık verir. Binanın mekânsal programı ele alındığında, 0.00 (18.00) kotunda, doğuda yer alan kütlede, giriş, bilet satış, vestiyer, tuvalet birimleri, kafeterya, çok amaçlı salon ve yönetim birimlerinin bir kısmı, batıda yer alan kütlede ise, kalıcı sergi, bilgi ve deneyim alanları yerleştirilmiştir. -3.50 (14.50) kotunda ise, doğuda yer alan kütlede okuma salonu, arşiv, atölyeler, yaş günü kutlama mekânı ve tuvalet birimleri, batıda yer alan kütlede ise, geçici sergi, bilgi ve deneyim alanları çözümlenmiştir. Binanın -6.50 (11.50) kotunda ise otopark, teknik birimler, sığınak ile personele ilişkin mekânlar yer almaktadır. Üç katı birbirine bağlayan merdivenler ile birlikte panoramik asansörler, binayı aynı anda kullanmakta olan bireylere çocuklarını güvenle gözlemleyebilmek adına geniş bir bakış açısı sunarken, binanın muhtelif yerlerinde niş içerisinde okuma, basamaklı alanda performans yapma veya herhangi bir interaktif öğrenme sürecinde olan çocukları diğer çocukların izleyerek öğrenebileceği açık bir sirkülasyon plan şeması sunar. Proje kapsamında tamamıyla toprak altında kalan -6.50 (11.50) ve kısmen toprak altında kalan -3.50 (14.50) kotunda yer alan katlar betonarme perde, kolon ve kaset döşeme sistemi ile 0.00 (18.00) kotunda yer alan kat ise, kırıklı yapıdaki çelik çatıyı taşıyan çelik kolon ve kiriş sistemi ile çözülmüştür. Üç farklı kütle kapsamında taşıyıcı sistemi ele alınan yapı, 2 farklı aksta dilete edilerek tasarlanmıştır.

Cephe malzemeleri kapsamında binanın doğu ve batı yönünde yer alan kütlelerin çatı örtüsü ile birlikte kuzey-güney cepheleri patineli çinko kaplama ile sarılmakta olup, doğal ışık çatıda ve cephede yer alan kısmi ve tesadüfi yırtıklarla içeriye alınmaktadır. Bu kütlelerin avluya bakan ve batı-doğu doğrultusundaki yan cepheleri ise doğal ışığın iç mekanlara yüksek miktarda süzülmesini sağlayan silikon cephe sistemi ile kapanmakta, silikon cephenin hemen önünde yer alan ısıl işleme tabi tutulmuş düşey ahşap (thermowood) profil sistemi ise, mekânların işlevine bağlı olarak birbirlerine yaklaşan veya uzaklaşan bir örüntü (pattern) sistemi dahilinde gerekli güneş kontrolünün sağlanmasına katkı sağlamaktadır. Avlunun kuzeyinde yer alan kuzey ve güney girişlerinin yer aldığı kütlenin cephe ve çatı sistemi ise yine ısıl işleme tabi tutulmuş ahşap (thermowood) kaplama malzeme kullanılmak suretiyle iç mekanda gerekli iklimsel konforun sağlanmasına katkı sunar. Ahşap malzemenin, bu kütlede kullanılmasının temel amacı, binanın cephe sisteminin çocuklar için tırmanma ve kayma yüzeyi olarak kullanılması ve çocuklar için oyun esnasında uygun dokunsal yüzeyi sağlaması sebebiyledir.

SERBEST DENEYİM KAVRAMI

Tasarım dahilinde kalıcı sergi, bilgi ve deneyim alanlarına ilişkin olarak özellikle ilk ve ortaokul yaş grubundan olan öğrencilerin araştırma, bedensel deneyimle keşfetme ve eleştirel düşünme becerilerine katkı sağlamaya yönelik kalıcı bir sergi programı tasarlanmıştır. Bu bağlamda,857 m² alana sahip olan kalıcı sergi mekânının fen, sanat, matematik ve bu bilim dallarının birbirleriyle kesiştiği interdisipliner deneyim alanları içerecek biçimde tasarlanması öngörülmüştür. Sergi, çocukların gündelik yaşamda karşılaştıkları oluşum ve meselelerin altında yatan bilimsel nedenleri bizzat kendi ince ve kaba motor becerileriyle keşfedebilecekleri türden araç, gereç ve düzenekler aracılığıyla sınayabileceği beş ayrı tematik bölümden oluşmaktadır:

YARAT

Çocuğun merkezi sinir sistemi tarafından organize edilen görsel, işitsel ve dokunsal bilgilerin elde edilmesine yönelik ışık, gölge oyunları ve farklı doku keşiflerinin deneyimlenmesine yönelik düzenek, araç ve gereçlerin bulunduğu sergi, bilgi ve deneyim alanı.

HAREKETE GEÇİR

Çocukların basit fizik kavramlarından olan yer çekimi, yuvarlanma, zıplama, kayma ve dönme gibi harekete bağlı sonuçları ortaya çıkaran nedenleri düşündürmeye yönelik düzenek, araç ve gereçlerin bulunduğu sergi, bilgi ve deneyim alanı.

İNŞA ET

Çocukların gerçek alet ve malzemelerle yaşlarına uygun bir takım inşa faaliyetleri yapabilecekleri yaratıcılık, konsantrasyon, el-göz koordinasyonu, ince ve kaba motor becerilerini kullanarak özgüvenlerini ve problem çözme becerilerini arttırmaya yönelik, düzenek, araç ve gereçlerin bulunduğu sergi, bilgi ve deneyim alanı.

HAVALAN

Çocukların hava akım ve hareketlerini neden ve sonuç ilişkileri kapsamında keşfedebilmelerine yönelik düzenek, araç ve gereçlerin bulunduğu sergi, bilgi ve deneyim alanı.

ÇÖZÜMLE

Çocukların farklı geometrik şekilleri, ve bu şekillerin çevre alan ve hacim kavramlarını anlayabilmeleri, soyut matematiksel kavramları dev sayı boncukları ve bloklar aracılığıyla somut olarak kavrayabilmelerine yönelik düzenek, araç ve gereçlerin bulunduğu sergi, bilgi ve deneyim alanı.

Referanslar

Akarsu, F., (1984). Piaget’e Göre Çocukta Mekan Kavramının Gelişimi, Mimarlık, 9, s:31-33.
Merleau-Ponty, M. (2005). Algılanan Dünya, (Ö. Aygün, Çev.). İstanbul: Metis.
Moore, G. T., (1986). Epistemological Bases of Environmental Cognition, Environmental Knowing: Concepts and Theories, pp. 11-16.
Piaget, J., Inhelder, B., (1967). The Child’s Conception of Space, New York, USA: The Norton Library.
Theemes, T., (1999). Let’s Go Outside!: Designing the Early Childhood Playground, High/Scope Educational Research Foundation: Michigan, USA.
Yavuzer, H., (2008). Çocuk Psikolojisi, Remzi Kitabevi: İstanbul.

Etiketler

Bir yanıt yazın