Alan Okumaları
Bursa’nın Cumhuriyet dönemi yapılarından olan Atatürk Spor Salonu ve Atatürk Stadı, kent belleğinde spor faaliyetleri, rekreatif kullanımları ve taşıdığı anlamlar ile var olmuştur. Statik açıdan taşıyıcılığını kaybettiği ortaya çıkan yapıların yıkımı, alanın tanımsız kalmasına sebep olmuştur.
– Proje alanı, hafızalarda yer etmiş Reşat Oyal Kültürparkı ile henüz yeni düzenlenmiş Millet Bahçesi’nin arasında konumlanmaktadır.
– Kullanıcı eylemleri üzerinden irdelendiğinde, Kültürpark sosyal aktivite ve dinlenme alanı olarak sakin kalırken Millet Bahçesi daha çok rekratif odaklıdır ve aktif olarak kullanılmaktadır. Proje alanın bu ikilemleri arasında konumlanması sebebiyle kimliksiz kalması ‘arabulucu’ bir tavır ile çözümlenmiştir. Bursa’nın kent belleği, mekânları, ve bu mekânlar arasındaki ilişki biçimleri projenin odağına alınarak ‘yer’e ait bir kurgu tasarlanmıştır. Projede Millet Bahçesi ve Kültürpark’ın açık alan kullanımları kesintiye uğratılmadan, hacimsel dengeler kurgulanmış, fiziksel ve görsel temasların sağlandığı yaklaşım ile birlikte bütüncül bir tasarım önerilmiştir.
Genel Yaklaşımlar
Var Olan Deneyimlere Eklemlenmek:
Kent, kolektif belleğin önemli bir unsurudur. Kentin en önemli katmanlarından birisi olan kamusal
mekân ise zaman içerisinde farklı bir rol kazanarak geçmiş, şimdi ve gelecek arasında ilişki kurar. Bu durumda kamusal alan kentin kolektif belleğini ve kent belleğini oluşturur ve onları belirleyen bir konuma gelir. Kentli ise kamusal alanlarla aidiyet ilişkisini, bu alandan edindiği deneyimlerle kurar. Amaç, proje alanı ve çevresinde var olan kent-yeşil-spor deneyim silsilesine eklemlenerek bir süreklilik kurmak ve alana bu şekilde ait olmaktır.
Yeşil Alan Sürekliliği :
Kentin yeni rekreasyon alanı olan Millet Bahçesi ve kamusal odağı olan Kültürpark’ın oluşturduğu yeşil alan kurgusu, proje alanında kopuklukluğa uğrar. Tasarım ile yeşil alan bütünlüğü, çevre ile fiziksel bütünlük ve deneyimlerle bu kopukluk giderilmiştir.
Kentsel Odaklar Arası İlişkiler :
Yakın çevre incelendiğinde, proje alanının batısında rekreasyon odağın, güneyinde tarihi odağın, kuzeyinde ise kentsel odağın olduğu görülmektedir. Proje alanına bu odaklardan gelen kullanıcıyı karşılayacak yollar tasarlayarak yaya sürekliliğini koruyup kentsel bütünlük yaratılmıştır.
1 Var Olan Deneyimlere Eklemlenmek: Deneyim Sürekliliği
İnsanlar bir dizi duyusal, algısal ve bilişsel süreçler boyunca çevresel enformasyonu dönüştürmekte ve bu enformasyonu, çevrenin içsel bir temsilini oluşturmak için kullanmaktadır. Oluşturulan temsil, dış gerçekliğin tamamen doğru ve eksiksiz bir temsili değildir. Algılayan kişinin önceki deneyimlerine, tahminlerine, değerlerine ve kavramsal sistemine göre şekillenen, dış gerçekliğin bir tahminidir. İnsanlar çevrelerine, bu deneyimlerle oluşmuş olan anlamlar doğrultusunda tepki vermektedirler. Deneyimlenen çevre, anlamlı olan çevredir. Bu bağlamda, ‘yer’ i ‘mekan’ dan ayıran şey, insanların yüklediği anlamlar ve kurduğu ilişkilerdir. Bu ilişkilerle birlikte insan, yer üzerindeki aidiyetini inşa eder.
Yer – deneyim ikiliği Bursa özelinde ele alındığında, yeşil ve spor kültürünün kenti temsil ettiği görülmektedir. Doğa yürüyüşleri, dağcılık, yelken sporu, futbol, yamaç paraşütü, kayak, arazi sürüşü gibi çok çeşitli faaliyetlerin doğa ile iç içe yapıldığı görülmektedir. Reşat Oyal Kültürparkı ise 1961′ ten beri farklı yaşanmışlıkları sahneleyerek kentlinin, belleğinde aidiyetini kurduğu bir ‘yer’dir. Yapılacak tasarımın ‘yer’e ait olabilmesi için, Kültürpark’taki deneyim biçimleriyle ilişki kurulması, onun bir parçası olarak anlamlanması gerekir. Bütünlük kurmak amacıyla alandaki deneyimler, Bursa’nın kimliğini kuran yeşil ve spor kurgusu üzerinden tespit edilmiştir. Yönlenme, gizlenme, odaklanma, bölünme, hakimiyet kurma, sınırsızlık, sınırlılık, heyecan, dinginlik ve esneme hislerinin tespitleri üzerinden bir patika belirlenmiştir. Bu patika Kültürpark’ın ‘algı izini’ oluşturmuştur ve proje alanında devam ederek Kültürpark’ın sunduğu deneyim birikimlerine eklemlenmiştir.
2 Yeşil Alan Sürekliliği
Kentin doğu ve batı yerleşiminin merkezinde kalan Reşat Oyal Kültürpark’ı kentlinin sosyalleştiği, eğlendiği ve dinlendiği, kentin en büyük rekreatif odaklarından biridir. Aynı zamanda barındırdığı topoğrafik hareketler, yeşil yüzeyler ve yerel bitkiler ile hem yapılı hem doğal çevrenin bir arada olduğu bir alandır. Vaziyet üzerinden bakıldığında proje alanı, bulunduğu adanın içinde yeşil ile kurgulanamayan tek alandır. Bu nedenle Kültürpark’ın kurduğu yeşil alan hakimiyetinin altına girilerek yeşilin alana sızması sağlanmıştır. Oluşan yeşil bütünlük, hem kentlinin sosyal yaşantısına bir alternatif oluşturmuş, hem Kültürpark ile algısal bütünlüğü kurmuş, hem de Stadyum Caddesine Kültürpark’ın yüz vermesini sağlamıştır.
3 Kentsel Odaklar Arası İlişkiler
Yakın çevrede var olan odakların tespiti ile alanda üç yaklaşım kurgulanmıştır.
3.1- Kentsel odak: Alanın kuzeyinde Merinos Parkı, pazaryeri, müze, kurumsal yapılar ve Merinos Stadyumu ile kamusal kullanımın ağırlıklı olduğu Stadyum Caddesi üzerindeki kottan (+4.00 yani +148.00) yapıya alış önerilmiştir. Tramvay durağının ve otobüs duraklarının bu noktadaki varlığı, kentin farklı noktalarından ulaşımı kolaylaştıran bir nokta olduğunu göstermektedir.
3.2-Tarihsel odak: Alanın güneyinde yer alan Hanlar bölgesi, tarihi camiler ve Osmanlı Evleri birbirlerine yürüme mesafesinde konumlanmaktadır. Varsayılan turistik gezi rotası üzerinden yaya alışının, Millet Bahçesi’ndeki patikalarla proje alanına kesintisiz bağlanması önerilmiştir.
3.3-Rekreatif odak: Alanın batısında yer alan Kültürpark, açık hava tiyatrosu, spor sahaları, lunaparkı, çocuk parkları, müzesi, kafeleri ve yeşil alan kullanımı ile kentin en çok kullanılan rekreasyon alanlarından biridir. Bu nedene Kültürpark üzerinden proje alanına ve Millet Bahçesine erişebilen akıcı yaya bağlantısı önemsenmiştir.
Tespit edilen üç odağın alanda referans verdiği akslar proje içerisinde kotlanmalarla birbirine bağlanır.
Mekanların Oluşumu / ‘Deneyim’ler için Olasılıklar
Algı-mekan yansımaları:
Yapılan kentsel ve algısal okumalar üzerine, yapılacak tasarımın alana ait olması önemsenmiştir. Kültürpark’a önerilen yumuşak izi güçlendirmek, kullanıcıyı çağırmak ve yeşil alana erişmek amacıyla iz üzerindeki potansiyelli boşluklara işlevsel bölgelenmeler önerilmiş; sahne, açık hava sineması, bisiklet parkuru ve parkı, esneme alanı ve sergi/kermes alanları geçici olmasına imkan veren mekânsallaşmalarla-strüktürlerle konumlandırılmıştır. İz’in proje arazisi üzerindeki mekânsal etkileri dikkate alınarak; spor salonunun farklı işlevlerinin, açık basket sahalarının, oyun alanlarının, kafenin ve etkinlik amfisinin dinamizmini proje arazisi üzerinde kurarak Millet Bahçesinin rekreatif kullanımlarına ulaşmaktadır.
Yeşil-mekan yansımaları:
Alan üzerinde mevcut ağaç dokusu korunarak ağaç ve peyzajın biçimlenme şeklinin oluşturduğu mekanlar ve kurduğu hiyerarşik organizasyon deneyimlerin devamlılığı ile birlikte şekillenmektedir. İnsan ölçeğindeki çalılarla yönlendirme, fonksiyonel bölgeleme sağlama; hacimli ağaçlar ile yarı açık mekan tanımlama ve korunaklı çocuk alanı yaratma; yoğun yapraklı ağaçlarla rekreatif açık alanlara gölgelik oluşturma; farklı ölçekteki ağaçların organik yerleşimi ile Kültürpark ağaç dokusunun devamlılığını alanda kurma, açık alan kurgusu üzerinde yeşil doku ile oluşturulan mekan kurma biçimleridir.
Spor-mekan yansımaları:
Sporun yapısal okuması yapılmıştır. Mekân kurma biçimleri; esneme, denge, hareket ve sıçrama kavramları üzerinden tasarlanmıştır. Bu dinamik kurgunun yeşille bütünleşik olması istenmiştir. Açık, yarı açık, kapalı alan ‘esneklik’leri, hacim ve yeşil ‘denge’leri, hareket odaklı mekân kurgusunun farklı kotlara ‘sıçrama’sı mekân biçimlenişlerinin spor odaklı ilk eskizleridir.
Kütle Kurgusu:
Kotlanma:
Arazi üzerinde yapılan ±0.00 (144.00), +2.00 (146.00), +4.00 (148.00) ve +8.00 (152.00) kotlanmaları ile bazı işlevler özelleştirilmiş ve birbiri arasında ilişkileri ile deneyimler kurgulanmıştır. Kültürpark’a açılan ±0.00 (144.00) kotu algı izinin basket salonu ile temas ettiği kottur. Bu kot Kültürpark’a bir açılım olarak ele alındığından açık alan işlevlerine bırakılmıştır. Spor salonunun esnek işlevleri ile de bu açık alan kullanımı çeşitlendirilmiştir. Algı izinin şekillendirdiği işlevler +2.00 (146.00) kotunda kafe ve oyun birimine uğrar ve diğer kotlarla kesintisiz bağlanır. +4.00 (148.00) kotu Millet Bahçesi, Stadyum Caddesi ve Kültürpark’ın birleştiren açık- yarı açık kullanımlara imkan veren kottur. Aynı zamanda +4.00 (148.00) kotunda konut dokusunun ve araç trafiğinin yoğun olduğu tarafta (doğuda), kütle geri çekilirek kentsel boşluk oluşturulmuştur. Açık otopark ve acil girişler bu kotta yeşil ile yaya yolundan ayrılarak yayanın yol ile teması azaltılmıştır. Böylece yaya araziye peyzaj ile bağlanır.
Kütleleşme:
Hacimler hem kentsel odaklara erişim sağlayacak hem de algı izinden beslenecek şekilde parçalı kurguyla alana konumlanmıştır. Spor salonu hacmi esnek aktivite mekanı olarak kullanılacağından Kültürpark’a kesintisiz bağlantısı önerilmiştir. Havuz hacmi, spor salonu ile ara boşluk oluşturacak ve Millet Bahçesiyle temas kuracak biçimde arazinin doğusunda konumlanmaktadır. Açık ve yarı açık alan kurgusunun kütlenin kapalı alan işlevlerine maksimum teması sağlanarak çeşitli mekânsal ilişkiler kurulması önerilmiştir. Kafe kütlesi, satış birimi ve oyun birimi ise bu bağlamda açık alana ait olacak şeklide çözülmüştür. Millet Bahçesinin mevcut +8.00 (+152.00) kotundan gelen akslara erişim verecek şekilde kotları birbirine bağlayan bir üst baza önerilmiştir. Buluşma alanı olarak kurgulanan 148 kotu kesintisiz olarak Kültürpark’a ve üst bazaya amfilerle bağlanmıştır. Alan üzerinde belirlenen ana yönlendirmeler ise geçirgen bir saçakla desteklenmiştir.