PROJE RAPORU
İnsanların geçmişten günümüze, kara ile kurduğu ilişki ile yaygın mekan ve yapılaşma kültürü ortaya çıkmıştır. İzmir-Konak kıyılarında vapur iskelesinin güneyine yerleşen kütle, kent merkezindeki canlılığın iskelenin kuzeyinde sonlanmasıyla hem kendine sakin bir ortam yaratmakta hem de kent merkezine yakınlığıyla dinamik kalmaktadır. Konumu ile Agora’dan kıyıya kadar, ilk Neolitik yerleşimlerin, 12. YY Bizans yerleşimlerinin, 16. YY Osmanlı-Kemeraltı yerleşimlerinin ve günümüz yeni kıyı düzenlemelerinin son durağı rolündedir.
‘Suyun üzerinde alternatif yaşam’ kavramı, kamusal kütlenin özel birimler için bir ara yüz oluşturarak kent ile bağlantıyı sağlayıp, kentten koptuğu zaman ise ‘otonom’ bir hal alacak şekilde çalışmasıyla ele alınmıştır. Diğer taraftan, özel birimlerde alternatif yaşam’ kavramı kamusal kütleyle temas kurulan yerde bağlantı kurarken kamusal kütleden koptuğunda otonom çalışmaktadır.
Konuya yaklaşımımızda ilk mekan kültürünü yeni sistemlerle canlandırma fikri etkili olmuştur. Bu durumda konak agorası incelendiğinde Hippodamus’un düzenlediği ızgara kent planını ikiye bölen ana cadde, ana caddeyi çevreleyen kamusal mekanlar ve kamusal mekanları çevreleyen özel mekanlar görülmektedir.
Projemizde, ana aks oluşturup çevresine kamusal mekanları, dış çeperine ise özel mekanları konumlandırdık. Kamusal aksın başlangıcından eksi kota indiğimizde küçük ölçekli dükkanlar, kafeler, atölyeler ve butik pazarlar yer almaktadır. Zemin kotunda ise kamusala bağlanabilen özel birimler, etkinlik amfisi, tarım bahçesi ve oyun alanı yer almaktadır. Kamusal aksın sonlandığı yerde suya doğru akış, farklı kotlardaki iskeleler ile sağlanmıştır. Su ögesi, oluşturulan sızmalarla birimler arası ayırıcı eleman olarak kullanılmıştır.
KATALOG METNİ
GÜNEŞ PANELLERİ: Yapı, çevreden gölge almadığından gün ışığından maksimum derecede faydalanmaktadır. Güneye yönlendirilmiş çatı yüzeylerinde kullanılmıştır.
HAREKETLİ AHŞAP RÜZGARLIKLAR: Konut birimlerinde köşe dönüşleri yapan şerit pencerelerde doğal hava akışını sağlamak için kullanılmıştır.
HAVA BASINCI DENGELENMİŞ TÜPLER: Kütlelerin temelinde ahşap iskelet sistemiyle sabitlenmiş tüpler, kütlenin yüzmesini sağlamaktadır.
PREKAST BETON: Suya dayanıklı prekast beton yapı sisteminde kullanılmıştır.
FDM CAM: Malzemenin faz dönüşümü +27°C civarında başladığından iç mekan sıcaklığı bu değerin altına düştüğünde depoladığı ısıyı mekana vermeye başlar. Malzemenin doğal mekanizması faz dönüşümüyle depolanan ısının kontrollü biçimde salınımına olanak tanıyarak termostat görevi de görmektedir.