MİMARİ RAPOR
Kent hayatının gündelik akışının can damarları olan ulaşım arterleri, bireylerin hayatında katlanılması gereken anlar bırakır. Her gün hayatımızın birkaç saatini geçirdiğimiz bu ulaşım arterleri neden daha yaşanılası olmasın!
Proje alanı yoğun şehirler arası trafiğiyle İstanbul caddesi, şehir içi trafiğiyle Cengizhan Caddesi arasında, Evka metro istasyonu, Eshot şehir içi otobüs terminali, minibüs durakları ve yaya trafiğiyle adeta ulaşım ağlarının düğümlendiği istem dışı bir buluşma noktasıdır. Bu yoğun trafiğe ev sahipliği yapan proje alanının istem dışı gelinen, katlanılan bir alan kimliğinden, kent hayatına değer katan, hayatı kolaylaştıran bir sosyal paylaşım meydanına evrilmesi amaçlanır. Kent hafızasına yerleşen alanın yeni bir kimliğe bürünürken, İstanbul Caddesi’nde akan şehirlerarası trafiğe bakan yüzüyle de kente kimlik katar. Bu bağlamda İzmir’e yakışır modern sembol bir yapı önerisi sunulur.
Eshot terminalinin meydanda kapladığı alanın kent meydanı kimliğine dönüştürülmesi amacıyla, terminal bodrum katta çözülür. Terminal katının doğal havalandırılması ve bodrum katın bir alt zemine dönüştürülmesi amacıyla alanda iki ayrı yırtık planlanır. Boşalan meydanda Evka-3 metro istasyonu, İstanbul Caddesi, Eshot terminali ve ilerde projelendirilecek olan 2 ve 3 numaralı parsellere bağlanan yaya ve bisiklet akışının sürekliliğinin sağlandığı bir sokak oluşturulur. Sokağın İstanbul Caddesi’ne bakan cephesine sembolik kabuğuyla tiyatro salonu konumlanırken diğer cephesinde dükkanlar yer alır. Dükkanların üzerinde, bir üst zemine yerleşen kafeler, restoranlar hem yaya sokağına bakarken hem kendi özel alanlarına sahiptirler. Kafelerin, atıl, kullanılmayan geniş çatı alanları yeşillendirilerek bir doğal zemin yırtığı formunda rekreasyon alanına dönüştürülür.
Bu yoğun ulaşım ağının yarattığı koşturmaca ve trafiğe bir soluklanma, dinlenme ve sosyal etkileşim alanı önerisi olarak Evka- 3 metro istasyonu üzerine yeşil üst örtü oluşturulur. Yaya be bisiklet akışının rampalarla sağlandığı bu üst örtü hem bir yaşam alanı hem de akıp giden yaya akışını güneş, yağmur gibi hava koşullarından koruyan saçak, gölgelik görevi görür.
Tiyatro salonunun çatı kabuğu üzerinde oluşturulan yarıklarla gün ışığı içeri alınırken, emiş ve egzoz menfezleri, klima dış üniteleri için gizli alanlar sağlanır. Böylelikle çatılarda karşılaştığımız kötü görüntü engellenir.
Tiyatro salonunun önüne konumlanan sergi salonu, önünde oluşturulan açık sergi alanıyla gündelik hayatın bir parçası haline gelir. Böylelikle üretmek, sanat, farkındalık hayatın doğal akışına eklemlenir.