PROJE RAPORU
Proje alanı 2015 yılında UNESCO Dünya Kültür Listesi’ne dahil edilen mirasların yer aldığı, ilk yerleşimlerin M.Ö. 8000’e kadar tarihlendiği Selçuk’un güneyinde yer almaktadır. Kuzey-güney doğrultusunda, kent merkezine uzanan Kubilay Caddesi üzerindeki arsa konut dokusu içerisindedir. Etrafta sosyal alanlar bulunmasına rağmen bu alanlar arasındaki ilişki tanımlı değildir.
Amaç, kentin günümüzdeki fiziksel durumuyla birlikte tarihi referanslarını da fiziksel anlamda değerlendirerek, kentsel belleğin süreklilik kazanmasını sağlamaktır.
Alanın güneyine konumlanan yapı, 5028-5002 Sokak doğrultusunda ve İstiklal Caddesi’nden Eşref Arna Caddesi’ne uzanan yaya akslarıyla parçalı hale getirilmiştir. İki yaya aksı üzerinde, farklı işlevlerin yer aldığı mekanlar geçirgendir. Bu mekanlar kendileri arasında olduğu gibi dışarısıyla da toleranslı bir ilişki içerisindedir. Yaya aksları üzerinde şekillenen yapı sadece gerekli görüldüğünde kullanılan değil, içerisinden geçip gidilecek geçirgen bir nitelik kazanmıştır. Yapı kitlesel anlamda etrafıyla uyum içerisindeki bir farklılaşma peşindedir. Yerel malzeme tercihleri ve iklimsel verilerin şekillendirdiği mekanlar bu kaygının ürünlerini yansıtmaktadır.
Yapı içerisinde doğu-batı doğrultusunda uzanan yaya aksı, Efes antik kentinde Liman’dan Büyük Tiyatro’ya uzanan Arkadiane Caddesi ile aynı doğrultuda yer almaktadır. Yapıldığı dönemde farklı işlevleri bir arada barındıran bu aksa referansla projede bu doğrultu, Arkadiane Sokağı olarak adlandırılmıştır. Arkadiane Sokağı’nı konferans salonu, kafeterya, atölyeler ve açık hava sineması tanımlamaktadır.
Yaya akslarıyla şekillenen parçalı konumlanma, alana komşu, günümüzdeki futbol sahasını yarışma alanı içerisine katma fırsatını da doğurmuştur. Yarışma alanıyla birlikte ele alınan, yarı açık ve açık mekanlardan oluşan bu bölge, iç mekanlarda olduğu gibi çok amaçlı olarak değerlendirilebilir niteliktedir. Tasarlanan yapının salt kent kültürüne katkısından öte bölgesel anlamdaki kültürel önemini daha da ortaya çıkarmak projenin hedeflerinden olduğundan, bu alanda öncelikle ‘Selçuk Gençlik Festivali’nin düzenlenmesi planlanmıştır. Tasarlanan yapı, festival sırasında açık ve kapalı mekan ihtiyaçlarına cevap verebilecektir. Günümüzdeki futbol sahası yarışma alanında yarı açık bir mekan ile sonlanmaktadır. Burada sergiler ve açık hava atölyeleri yer alabilir.
Sonuç olarak yapı, iklimsel verileri gözeten, etrafıyla olan ilişkisini yerleşik yapılaşmadan tarihsel referanslara taşıyan, kültürel katkıyı yerelle sınırlamayan bir düşünce sisteminde tasarlanmıştır.