Katılımcı, Kore Savaşı Anma Alanı ve Ziyaretçi Merkezi Mimari Proje Yarışması

Mimari Rapor

Kavramsal Yaklaşım

Savaş, dünyanın sunduğu doğal çizgiyi yaralayan ve taraflar oluşturan bir kesiktir.

Karşı cephelerde duranlar, ironik bir şekilde bu kesiğin aynı tarafında kalırlar.

Bir meydan savaşında savaşanlar kendilerine ait dünyayı arkalarında bırakıp karşı karşıya konumlanırlar. Bir hendek savaşında ise önde çatışan, arkada destek olan bulunur. Desteğin arkasında yine bıraktıkları dünyaları bulunur. Farklı cephedekiler, savaştıklarıyla yüz yüze bakar, iç içe girerken; koparıldıkları olağan düzen ve hayat olur. Bu kopuş öyle derin bir travmadır ki kesik ortadan kalktığında bile devam eder. Sınırlarını sıcak savaş alanının çizdiği bu tarafta bulunmuş her insan, normal hayatına geri döndüğünde bu travmayı da yanında getirir.

Cephede bulunanlar ya düzen içinde gözden çıkarılmış ya da kendi iradeleriyle hayatlarını gözden çıkarmış kişilerdir. Amaç ya da şartlar ne olursa olsun içinden çıkılamama ihtimalinin yüksek olduğu karanlık bir çukurda bulunurlar. Karanlığa az da olsa sızabilen, yüzeyde bekleyenlerden gelen desteğin, mektupların ve sevginin ışığı olur. Bu ışık, hayat ve ölüm arasındaki doğal çizgide, kesiğin yarattığı bir anomali olan çöküntünün içinde mücadele edenlere geri dönüş yolunu hatırlatan umuttur.

Proje; kütlesi, kotları ve boşluklarıyla içinde dolaşana bu hikayeyi anlatır, bu hikayenin tarafları gibi hissettirir.

Projenin ana öğesi olan duvar, toprak altı (ölüm) ve yeryüzü (yaşam) arasında kesik oluşturur. Kesik, ölüm ve yaşamın doğal çizgisini zedeleyen kotlar oluşturur. Sıcak savaşı temsil eden sergi kotu toprak altında kalır. Bina içinde gezen kişiler, sergilenen nesneler ile savaş temasına konsantre olmuşken, kolonlar arasındaki boşluklarda birbirleriyle yüz yüze gelirler. Bu kot üst kotlardaki galerilerden ışık alır. Kısmen normal hayatın döndüğü, kısmen de alt kotun karanlık havasının sızdığı bu üst kotlarda kütüphane ve bahçeyle bağlantılı kafe bulunur. Bu birimlerin konumu hayatları için çalışan insanların, bir yerde de savaşa destek vermek zorunda kalışını anlatır.

Üst kottan binaya girmiş olan kişi, savaşı temsil eden alt kotu ancak açılan ışıklıklardan hisseder. Daha sonra alt kottaki sergi alanlarına geçerek, savaşın başka bir karakterinin hislerini deneyimler. Dışarda bulunan sergi duvarları ise aynı zamanda kalıcı sergi kotuna düşen ışığı kontrol eder.

Ziyarete gelen insanların savaş sonrası devam eden dünyaya ait olduklarını düşündüğümüzde tören alanının kafe ve bahçeye dahil olması gerektiğini fark ettik. Binaya girişi ise tören alanı ve anıt duvarın destek mekanlarına referans vermeden çözmeyi doğru bulduk.

Vaziyet Yaklaşımı

Yerleşim kararlarını verirken arazinin şehir dışında olma durumunu ele aldık. Bu veri ile, alana yapılacak girişin belirleyici faktörünün otopark ve otobüs durağı olduğunu düşündük.

Otoparkın alana giriş tanımlayışı dışında, korunacak ağaçların sıklığı düşünüldüğünde boyutu da projenin yerleşimini etkileyen bir veri oldu. Lüleburgaz’dan gelen yol, arazi sınırında ikiye ayrılıp arazinin girişi için iki faklı öneri tariflemekteydi.

Askeri alanın dahil olduğu batı yönündeki yol; dar ve kentli sirkülasyonundan uzak olduğu için fabrikaların olduğu ve kentli için daha da faal olan yolun giriş ve otopark alanı olarak seçilmesini doğru bulduk.

Vaziyete dair alınan ilk karardan sonra olası yapı kütlesinin konumlanışı üzerine düşündük. Batıda kalan yolun organik forumuna paralel kısmın, yani kuzey-güney aksının ağaçlar konusunda lineer bir boşluğa referans verdiğini gördük. Yapı izi olarak düşünülen alanda biri konucak statüsünde üç ağaç bulunmaktaydı. Korunacak ağacı 3 metre batı yönüne taşınarak koruduk. Otopark, giriş ve yapı izi kararlarından sonra peyzaj kararlarına geçtik. Otopark ve olası otobüs durağından alınan sirkülasyonu, Pınarhisar yoluna paralel aldıktan sonra konumlanan yapıya doğu-batı yönünde yapıyalineer bir şekilde yönelmesi ve aynı zamanda anıt yolu olarak tariflenmesini doğru bulduk.

Ana giriş yolu, tören alanına bağlanan yol ve yapıyı sergi nesnesi gibi ortasına alıp çevreleyen ikincil peyzaj kararlarıyla beraber yapının iç dış sirkülasyonunu bir bütün olarak ele aldık.

Bu yerleşim doğrultusunda, kullanıcı; iç mekandaki sergiye dahil olup binanın sonunu tarifleyen çukur bahçeden çıkıp dış sergiyi deneyimleyerek mevcut giriş kısmına döner ve sirkülasyonu tamamlamış olur.

Peyzaj Mimari Rapor

Proje peyzajı içerisinde anıtsal giriş ve bağlantı yolları, yürüyüş patikası, otopark ve açık tören alanı çözülmüştür.

Tasarım sürecinde mevcut ağaçların konumu göz önünde bulundurulmuş, ağaçların taşınan bir tanesi dışında tamamı korunmuştur.

İstenen boyutlar, mekanların bir kısmının toprak kotu altına alınması ile sağlanmış ve proje alanında yoğun bir yapılaşmadan kaçınılmıştır.

Asimetrik yapılı yürüyüş patikasının sınırları, doğal araziden ince profillerle ayrılmıştır ve profillerin arası, üzerinde yürümeye uygun, yassı ve küçük taşlarla doldurulmuştur. Yürüyüş patikası, müze yapısının kendisinin de bir sergi nesnesi olarak düşünüldüğü projede, yapıyı; farklı açılarından görebilme imkanı sunacak şekilde çevrelemektedir.

Mekanın teması düşünüldüğünde, peyzaj sınırı içinde mevcut yeşil dışında bitkilendirme yapılmamasına karar verilmiştir.

Ana girişi oluşturan anıtsal beton yol, uzunlamasına 1 metre aralıklı derzlerle; aynı malzemeden devam eden tören alanı, kenarları iki metrelik kare derzlerle bölünmüştür.

Dış mekan ışıklandırması yol sınırında ve yer seviyesinde, çizgisel ve hat boyunca devam edecek şekilde düşünülmüştür.

Statik Raporu

Bu rapor, Kırklareli ili Lüleburgaz ilçesinde yer alan, Kore Savaşı Anma Alanı ve Ziyaretçi Merkezi Mimari Proje Yarışması için hazırlanmış olan aday projenin bu konu hakkında uzman bir mühendis gözüyle incelenmesi, yarışmacı tarafından tasarlanan yapının, yapısal anlamda hesaplanabilirliği ve inşa edilebilirliği konusundaki görüşlerinin sunulması amacıyla hazırlanmıştır.

Yapı dâhilinde betonarme kolon, kiriş ve perdelerden oluşan çerçeve sistemi uygulanacak olup taşıyıcı sistem tipi, yüksek sünek çerçeveli-perdeli sistem olarak seçilmiştir. Gerekli yerlerde tasarlanan çekirdekler betonarme perde duvar ile çevrelenmiştir. Kolon ve kiriş yerleşimi mimari unsurları etkilemeyecek şekilde düzenlenmiştir. Yapının toprak altında kalan kısımlarında betonarme perdeler tasarlanmıştır. Yapı konsepti gereği ±0.00 kotundan 450,00 cm toprak altına inilmesi taşıyıcı sistem için önemli rol oynamıştır. Aks sistemi, mimari gereksinimler doğrultusunda, y yönünde 300,00cm, y yönünde 485,00 cm ile 555,00 cm olarak tertip edilmiştir.

Geçici sergi, teknik hacim, depo ve serbest mekan programlarını içeren -4.50 kotunda yüzeyleri çevreleyen betonarme perdeler ve geçici sergide bölücü görevi de gören kolonlar mevcuttur. 300,00 cm’lik akslara oturan söz konusu kolonlar anıt duvardan gelecek olan düşey yükleri de karşılaması açısından 30,00 cm x 100,00 cm olarak boyutlandırılmıştır. Söz konusu kolonları birbirine bağlayan ana kirişler ise 25,00 cm X 50,00 cm şeklinde seçilmiştir.

Uygulama aşamasında kesin boyut hesapları ile gerçek ebatlarına kavuşacak olan bu strüktür sistemi elemanları, yapı davranışını düşey ve deprem yükleri açısından sıkıntıya sokmamaktadır. Yapının tamamında, taşıyıcı sistem olarak betonarme çerçeve sistem tercih edilmiştir.

Giriş, kütüphane, kafe ve servis alanlarının bulunduğu kısımda taşıyıcı sistem, tasarlanan mekanlarda net alanlar sağlamıştır. Çerçeveyi oluşturan kirişler aynı zamanda mekanlara görsel olarak da katkı sağlamaktadır. Söz konusu kirişler 300,00cm’lik akslara oturacak şekilde uygulanmıştır.

Yapı bütününde, döşemeler yapı içindeki döşemelerde 30,00 cm ve ±0.00 kotunda giriş kısmında zemini oluşturan döşemelerde 20,00 cm betonarme plak olarak kullanılmıştır. Deprem etkisi de göz önüne alındığında, söz konusu kolon, kiriş ve döşeme birleşimleri, gerekli ve yeterli atalet şartlarını sağlayacak şekilde uygun kombinasyonda dizilmiştir.

Projede hesaba katılacak yükler TS 498 “Yapı Elemanlarının Boyutlandırılmasında Alınacak Yüklerin Hesap Değerleri” şartnamesine uygun olacaktır. Binanın yapılacağı yerin zemin etüt raporu doğrultusunda bir sonraki aşamada kesin tasarım yapılacak olmakla birlikte, binanın 4. derece deprem bölgesinde bulunduğu ve toplam yapı yüksekliği (anıt duvar yüksekliği esas alınmak ve bodrum katlar dahil edilmek üzere) 1250,00 cm olması gibi parametreler göz önüne alınarak temel sistemi için minimum 50 cm kalınlığında radye temel seçilmesi, ayrıca zeminde sıvılaşma riski bulunduğu için tasarım güvenliği açısından zemin iyileştirmesi yapılması uygun görülmüştür.

Etiketler

Bir yanıt yazın