PROJE RAPORU
Osmanlı İmparatorluğu’nun bir dönem başkenti olması nedeniyle tarihi öneme sahip olan Bursa ve kurulan ilk belediyelerden biri olan İnegöl bu dönemden günümüze taşınan önemli mimari mirasları olan hanları, camileri, çarşılarından bağımsız düşünülemez. Bu yapılardan özellikle hanların kamusal alan kurguları incelendiğinde, sosyal hayatın merkezi haline gelen avluların ve avlunun işlevlerini bir üst kotta devam ettiren revakların bölge halkını bir araya getiren, sosyal, kültürel ve ticari anlamda temasın ve üretimin önünü açan alanlar olduğu görülmekte. Bu nedenle yarışma kapsamında tasarlanacak olan yapıda avlu ve revak gibi Osmanlıdan günümüze taşınan iki önemli yapı öğesinin modernize edilerek kullanılması temel prensip kararı olarak benimsendi. Bu öğelerin kentlinin belediye ile temas alanını genişleten birer öğe olarak yapıyı şekillendirmesi hedeflendi.
Yapı arazisinin tanımlı yapısı gereği, Kuğulu Park alanına açılan ve heykel meydanı ile birleşen, fuar alanından yapı arazisine uzanan aksın devamı niteliği taşıması amaçlanan bir avlu alanı tasarlandı. Avlunun bu tanımlanan aksın önemli bir faaliyet durağı olması beklenirken, aynı zamanda yapılması planlanan yeni belediye binasının batı ve güney yönlerinden kentliyi avluya çağıran bağlantıları da tanımlandı.
Avlunun kuzey aksına, kentin ulaşım ve ticaret ağlarının yoğun olduğu bölgeyle teması gözetilerek, belediye hizmet binasının ana işlevlerini karşılayan birimlerden oluşan bir kütle yerleştirildi. Bu kütle kendi içerisinde brüt blok olarak görünse de revak ile bağlantılı katlarda oluşturulan ara kat bahçeleri yardımıyla avluyla ilişkisi sağlandı. Aynı zamanda doğal ışık ve havalanma göz önünde bulundurularak bina içinde açılan iki büyük galeri ile belediye çalışanlarının kat bahçeleri ile çevrili keyifli çalışma alanlarına kavuşmaları sağlandı.
Avlunun güney aksına, eğitim alanları ve bu yöndeki genç kullanıcı yoğunluğu düşünülerek, hizmet binasının kafe, çok amaçlı salon ve üst katta restoran birimleri ile kreş birimlerini barındıran bir kütle yerleştirildi. Bu kütle zemin lekesinde parçalı ve şeffaf bir kütle halinde tasarlanarak, güney ve batı aksında günlük hayatlarını geçiren genç nüfusu bu alandan avlunun içine çekmek ve avludaki sosyal alana gençleri dahil etmek hedeflendi. Aynı zamanda üst kotta Heykel Meydanı ile güçlü bir ilişkiye sahip olan bu kütlenin bir kısmı forum alanına dönüştürülerek şeffaf ve katılımcı bir belediyecilik anlayışının mimari yapıda da izlerinin görülmesi sağlandı. Forum alanının bağlandığı teras ile de yine tüm kentlilerin yapı ile kurduğu ilişki güçlendirildi.
Avlunun batı aksına ise, batıda kalan sakin ve içe dönük bölge ile avluyu da kapsayan sosyal olarak hareketli doğu aksının arasında bir bağ kuran noktaya ise belediyenin başkanlık birimi ve meclis binasını barındıran, ana kararların alındığı birimler yerleştirildi. Başkanlık biriminin bulunduğu kütlede yapının alana hakimiyeti ön planda tutuldu. Aynı zamanda oluşturulan revaklar ile birlikte Belediye başkanının halk ile temas kurabileceği, halka seslenebileceği birimler oluşturuldu.
Heykel Meydanı’na baktığımız nokta parsel girişi olarak düşünüldü. İnsan yoğunluğu ve araç geçiş noktası olması nedeniyle Belediye Binasına ulaşımın kolaylaşması amaçlandı.
Avlunun etrafını saran bu kütleler ikinci kat kotunda avluyu saran bir revak ile birbirlerine bağlandı. Doğu cephesinde, forum alanı olarak da düşünülen ve kentliyi terasa taşıyan merdivenlerin yanına revak bitimine denk gelen bir rampa yerleştirildi. Bu rampa Heykel Meydanı’ndan ve Kuğulu Park yönünden gelen insanları toplayarak bir üst kota almakta ve rampadan kafe ve restoran alanına, oradan açık sergi ve fuaye alanına dönüşmektedir.
İnegöl Belediyesi’nin yeşil alanlara gösterdiği hassasiyet de göz önüne alınarak, parselde bulunan ağaçların hiç birini taşımayacak şekilde bir öneri geliştirilmiştir. Gerek batı cephesine gelen saçaklar, gerek avlu ve bina yerleşimi buna göre düşünülmüş, ağaçlar kaldırılması gereken negatif bir öğe değil, tasarım içinde yönlendirici pozitif öğe olarak düşünülmüştür.
Cephede ana kütlelerde ahşap görünümlü giydirme cephe kullanılmış, kent mobilyası olarak ise ahşap asimetrik oturaklar düşünülmüştür. İnegöl’ün mobilya üretiminde dünyanın başta gelen bölgelerinden biri olması bu malzeme seçimi için yönlendirici olmuştur.