Katılımcı, Şanlıurfa Kızılay Meydanı ve Kentsel Tasarım Fikir Yarışması

Anda Architects (Andaa) tarafından Şanlıurfa Sarayönü (Kızılay) Meydanı ve Kentsel Tasarım Fikir Yarışması kapsamında tasarlanan ‘Vaha’, akarsuların arakesitinde oluşan bir açık hava-kent rotasıdır. Deneyim ve günlük aktivite mekanı olmakla beraber, saatlik-mevsimsel zaman dilimi arasındaki değişkenlerin dahil olduğu aktivitelerin bileşkesidir.

Vaha

Tarihsel süreçte ‘suyu bol’ anlamına gelen ‘Edessa’ adıyla anılan Şanlıurfa, akarsuların etrafında, Avrupa’yı Hindistan ve Çin’e bağlayan İpek Yolu ile; Balkanlar ve Anadolu’yu Mekke’ye bağlayan Hac Yolu’nun üzerinde kurulan bir kavşak görevi görmüştür.

Akarsuların arakesitinde tarih…

Şanlıurfa, mimarlık tarihinin başlangıcı olarak kabul edilen Neolitik Çağ’dan bu yana çeşitli uygarlıklara sahne olması nedeniyle zengin kültürel birikime sahiptir. Bu sayede mimarisi, tüm bu medeniyetlerin birbiri üzerindeki etkisinden doğan, mimarlığın her dalından olgun örneklerden oluşan katmanlı bir yapıya sahiptir. Kentsel oluşum ve yerleşme kapsamında; düzgün bir topoğrafya üzerinde geleneksel mimaride dağınık yönelimli geometrik yapılaşma ve yerleşim şekillenmiştir. Yıllar içerisinde farklı kültürlerin yaşam alanlarını oluşturmasıyla küfeki taşının kullanıldığı, dar ve yüksek duvarlı sokaklar, düz dam tipolojisinde girift yapılar, kentin karakterini oluşturmuştur. Kontinental iklimi ve sosyo-kültürel yapısı sebebiyle avlulu ev tipolojisine sahip Şanlıurfa sokaklarında, geçiş mekanları olarak kabaltılar kullanılmıştır.

Vaha, akarsuların arakesitinde oluşan bir açık hava-kent rotasıdır. Deneyim ve günlük aktivite mekanı olmakla beraber, saatlik-mevsimsel zaman dilimi arasındaki değişkenlerin dahil olduğu aktivitelerin bileşkesidir. Vaha, bir bütün sağlayacak biçimde, kurgusal olarak birbirine bağlı kentsel öğelerin oluşturduğu bir kentsel ölçek düzenidir. Bütüncül bir tavır olmanın ötesinde, yönlendirici bir kurguyla kentli-kent arasındaki iletişimi güçlendirmek, kullanıcının tarihi Şanlıurfa sokaklarında gezme-hissini mevsimsel stratejilerle desteklemek Vaha’nın temel prensibidir.

Kent dokusuna sahip çıkarak resesif bir tavır benimseyen Vaha, varlığını kendi oluşturduğu peyzajın içine gizlemektedir. Karakoyun deresinin ve geleneksel avlulu evlerin izleriyle… Alt kota yerleşen mekanlar ve tanımlanan sergi-gölge rotası, dereden süregelen yeşile eklemlenerek kendini yeşille belli etmek isteyen bir dil benimsemektedir.

Derenin niteliğini bağlayıcı, dinamik ve dere çeperini bütünleştirici bir bağlamda: Farklı kullanıcılara, değişken zaman dilimlerinde, kültürel ve sosyal altyapıyı sunmaktadır. Dere-vaha arakesiti boyunca suyun izine erişen yeşil dokuyu ve artırıp vaha içerisine sızarak bir denge yaratmaktadır.

Tarihi yerleşimden gelen dokuyu sürdürebilmek, mikroklimatik konforu sağlamak maksadıyla yerel ve sürdürülebilir malzeme olan küfeki ve bazalt taşları kullanılmıştır.

Vaha, kentsel bağlamda toplayan yönlendiren bir su meydanı ve dere tarihi doku ilişkisini güçlendiren bir dinamik rotadan oluşmaktadır. Çeperindeki dinamizmden etkilenen yapı, tanımlı esnek fonksiyonları içinde barındırmaktadır. Ana meydan olan Su Meydanı, gündelik yaşam ve sahne etkinlikleri tanımlamasından oluşmuş ve zemin altında çözümlenmiştir. Su Meydanı’nı destekleyen iki meydandan biri olan Değişken Aktivite Meydanı, esnek tanımlı bir meydan olup, günün-yılın farklı zaman dilimlerinde İpek Palas Otel’in güneş gölge unsurlarından faydalanan açık hava sergisi, açık kent sineması, kent sofrası etkinliklerinin yapıldığı bir meydana dönüşmektedir. Su Meydanı’nı destekleyen diğer bir meydan olan Karşılama Meydanı, yapının batı çeperine konumlanarak, kentliyle beraber Günbatısı rüzgarını içine alan ve yapı içine yönlendiren bir dinlence-geçici atölye meydanıdır. Karşılama Meydanı, gündelik kullanımın yanı sıra, yapı içerisine yönlendiren bir atölyeye dönüşürken, üretimlerini Sergi-Gölge rotasında sunduran bir başlangıç-paylaşım meydanına dönüşmektedir.

KENT-MEYDAN ERİŞİMİ

Toplu taşıma ve araç odaklı kent, meydan iç sirkülasyonunun yayalaştırılmasıyla Atatürk Bulvarı-Kule Caddesi bağlanmış ve kamusal bir merkeze dönüşmüştür.

Meydan erişimi yaya ağırlıklı olarak kurgulanıp, toplu taşıma ve öneri bisiklet hattı ile desteklenmiştir. Araç dolaşımı meydanı çeperden beslerken, zemin kotunda konuşlanan otopark, meydan-kent iletişimini desteklemektedir.

PARÇALI-GEÇİRGEN YEŞİL ALAN

Önerilen kent açıklığında, Karakoyun Deresi’nden süregelen bütünsel yeşil alan izinin parçalanarak devam ettirilmesiyle geçişler sağlanarak desteklenmektedir. Gölge oluşturma ön planda olup, fon-doku özellikleri ön plana çıkarılarak doluluk-boşluk etkisi yaratmak ve fonksiyonel mekanların potansiyelini kullanmaktadır. Kent yeşilinde yerel ve iklimsel özellikler dikkate alınmış, halihazırdaki ağaçlar korunmuştur. Palmiye, hurma, zeytin türleri, gölge ve kütle oluşturma için sedir ve çam ağırlıklı bitkisel düzenlemeler tercih edilmiştir.

TARİHİ DOKU-MEYDAN İLİŞKİSİ

Kent ile Karakoyun Deresi ilişkisini koparan dokuyu, varoluş sebebi olan dereyle tekrar ilişkili hale getirmek hedeflenmiştir. Vaha, girift tarihi dokunun izlerinin kot altına inerek izole çalışmasına imkan vermektedir. Kentteki kapalı tarihi doku izlerini, meydan kamusal olarak takip etmiştir.

GÜNEŞ-RÜZGAR ETMENLERİ

Meydan oluşumunda önemli rol üstlenen güneş ve rüzgar, Şanlıurfa’nın iklimsel özelliklerinden hareketle etkinlik alanlarının oluşumunda belirleyici olmuştur. İpek Palas Oteli’nin arka cephesindeki kent açıklığının öğleden sonra gölgeli bir alana dönüştüğü belirlenmiş ve otelin kentte görev üstlenmesini sağlamıştır. Belirlenen Karayel ve Günbatısı rüzgar yönlerine göre, meydan içerisinde rüzgar koridorlarının gölgeyle kolektif çalışabilmesi kot altında sağlanmıştır.

KARAKOYUN DERESİ-TARİHİ DOKU ARAKESİTİ

Çeperden toplayan ve merkezde yönlendiren dinamik meydan sayesinde bütünsel yaya hareketine imkan vermektedir. Tarihi doku ve Karakoyun Deresi yeşil alanlarının meydan içerisine sızması, meydanın homojen karakter sunmasını sağlamıştır.

OLUŞUM-GELİŞİM

KARŞILAMA MEYDANI- GİRİŞ MEYDANLARI

Kent-meydan iletişiminin başlangıcı olarak kabul edilen Karşılama Meydanı, kentsel eşiğin meydan içerisinde suyun başladığı öncü meydandır. Yönlendirici zemin taşlarıyla beraber değiştiği, ağaçların yeniden tanımladığı açıklıkları, gölge sağladığı yürüme yolları örüntüsü ve kentsel oturma elemanları, süregelen kent dokusunun tanımlı bir arakesitini oluşturmaktadır. Batı Meydanı Girişi, Karakoyun Deresi aksından, kent ile meydan arasında ölçekli olarak, Su Meydanı’na ulaşan bir ‘üstü açık dehliz’ ilişkisi kurmaktadır. Kuzey Meydanı Girişi, süregelen dere yeşilinin, çeperden parçalı-geçirgen akış perspektifini tanımlamaktadır.

SERGİ-GÖLGE ROTASI- AKSLAR

Öneri yapı, Günbatısı ve Karayel rüzgarlarının gün ışığı ile kesişiminde bir dinamik rota önermektedir. Sergi-Gölge Rotası, dinamik ve ayrışabilen bir meydan algısı sunmaktadır. Farklı aktiviteler kapsamında ziyarete gelen kentlilere tarihi kentsel iz Karakoyun Deresi arasında tanımlı-tanımsız deneyimler sunar. Tanımlanan Sergi-Gölge Rotası, değişken hareketli zemin bileşenleriyle ve kentsel donatılarıyla kentliyi yönlendirir, serbestlik sağlar. Sergi- Gölge Rotası, engellilerin günlük yaşantısına uygun olarak kurgulanmıştır.

AVLU YAPISI-KENTSEL AMFİ

Toplayıcı-yönlendirici bir meydan olan su meydanı ve kentsel amfi, Atatürk Bulvarı ile Kule Caddesi arasındaki kentsel boşluğun yer yer eklemlenerek çoğaldığı, yer yer rijit davrandığı, içine kapandığı bir mekansal örüntü düzeni sunmaktadır. Öneri yapı, kentlilerin sosyo-kültürel yapısını mekansal müdahalelerle değiştiren, zenginleştiren altyapıyı tanımlamaktadır. Karşılama Meydanı’nda dinamik aksın kırılıp açılmasıyla kentliyi içine çeken, etrafı taş duvar kaplı avluda kentlinin kullanımlarını destekleyen ve çeper aktivitelerine yönlendiren bir kentsel artikülasyon mekanıdır. Kentsel amfi yapısı, engellilerin günlük yaşantısına uygun olarak kurgulanmıştır.

DEĞİŞKEN AKTİVİTE MEYDANI

Farklı etkinliklerin düzenlenebileceği, esnek mekansal kurgu önerilmiştir. Proje alanının kuzeybatısında konumlanan İpek Palas Otel’in gün içerisinde gölge hareketleri-öğleden sonra gölge otelin arkasında kalmaktadır, farklı zaman dilimlerinde değişebilen-dönüşebilen etkinlik alanının İpek Palas Otel’in arka cephesinde önerilmesini sağlamıştır. Değişken Aktivite Meydanı’nda önerilen halk oyunları, kent sineması, kent sofrası, açık hava sergisi gibi toplumsal etkinlikler, toplumun sosyo-kültürel hafızasını beslemektedir.

SERVİS ALANI-YARI AÇIK SERGİ-ATÖLYE

Meydan içerisine ve kent çeperine hizmet eden servis alanı, yarı açık geçiş koridorları sayesinde Değişken Aktivite Meydanı’yla yapının Kuzey Girişi’ni besleyerek, yapı içerisindeki dikey iletişimi güçlendirmektedir. Dinamik aks olan Sergi-Gölge Rotası’nı üçüncü boyutta destekleyen Geçiş Tüneli, Servis Alanı’nın Rekreatif Alanla da iletişimini sağlamaktadır. Geleneksel Şanlıurfa avlulu evlerinin fonksiyonel birimleri, öneri yapının içinde yerini almıştır. Merkezinde bulunan havuz, Su Meydanı’nın mikroklimatik dengesini düzenlemektedir. Eyvan tipolojisindeki atölye ve sergi alanları da aynı amaçla kurgulanmış, kentin zemin kotundaki hareketinin sürekliliği yeniden tanımlanmıştır.

REKREATİF ALAN- SERBEST OTURMA ALANI

Hacı Kamil Köprüsü-Karakoyun Deresi aksındaki yeşil alanın izlerinden , kentsel aktivitelerin çevresel yaşam kalitesinin artırılması ve sürdürülebilirlik amaçlarından hareketle yeşil sürekliliğin ön planda olduğu korunaklı rekreatif alan önermiştir. Öneri rekreatif alan, geçirgen meydan çeperlerinden kente bağlantı sağlarken, meydanlara erişim imkanı sunmaktadır. İçerisinde barındırdığı rekreatif küplerle her yaş kullanımına imkan sağlayan rekreatif alan, çeperindeki serbest etkinlik alanının peyzajıyla ve kentsel donatısıyla bütünleşerek yapının tekil peyzaj parçası haline gelmektedir. Meydan kurgusunda, sürdürülebilir panellerle güneş enerjisinden faydalanan kentsel aydınlatma elemanları önerilmiştir.

Şanlıurfa Kızılay Meydanı ve Kentsel Tasarım Fikir Yarışması

Şanlıurfa Kızılay Meydanı ve Kentsel Tasarım Fikir Yarışması’nda Dereceye Girenler Belirlendi

Etiketler

Bir yanıt yazın