Mimari proje raporu:
Elde edilen çevre ve tarihi analizlere göre, üretim, ticaret, takas etme, emanet alıp-verme, pasaj kavramı günümüzde değerini kaybetmiştir. Geçmişe, tarihi çevreye, kullanıcı ihtiyaçlarının karşılanmasına, doğal malzemelere verilen değerde, verilen maddelerin teknolojiyle harmanlanmasında eksiklikler gözlemlenmiştir.
Bir insan doğduğu zaman ilk nefesle hayat bulur ve gözlerini açtığında ise dünyaya yeni bir pencere açar. Bir evin farklı yöne, farklı manzaralara açılan pencereleri gibi bir insan da farklı yönlerde farklı manzaralara açtığı penceresinden farklı algılar yakalar. Tek pencereden aynı manzaraya bakan birden çok insan bile aslında farklı gözlere ve bakış açılarına sahip oldukları için ruhlarının hissettiği de değişiklik gösterir. Kişi için pencere aynı zamanda bir yere bakarken özünde bakılan şeyin önemini daha çok vurgulayan yardımcı bir eleman da değil midir?
Analizlerden gelen bilgiler ışığında geçmişin değerini, pasajın özünü ve niteliğini, teknolojinin gerekliliğini, kullanıcının isteklerini göz önünde bulundurup bunların değerini farklı gözlere farklı pencereler tasarlayarak aynı mekanın farklı yorumlanma ve kullanım olasılıklarını göz önünde bulundurarak pasajı tekrardan ele aldık.
İstiklal Caddesi’nin yaya kalabalığına eş değerdeki yeşil zenginliği hala birçok kullanıcı tarafından özlendiği dile getirilmektedir. Bunu göz önünde bulundurarak su ve yeşilin buluştuğu, içinde kullanıcı odaklı tasarımların da bulunduğu yeşil bir bant tasarlandı.
Var olan düzende Odakule bazasının yol hizasına yakın olduğu için, diğer cepheye göre bu cephede doluluk oranı daha fazladır. Bu sebeple, bu cephede sadece güvenlik kulübesinin tasarımı ve cephedeki pasaj girişi üzerinde sade kalmak koşuluyla değişiklik önerildi.
Pasajın tanımında belirtildiği gibi pasajın belirli bir giriş ve çıkışı olmalıdır. Pasajın giriş ve çıkışını farklı bir pencere yorumlaması üzerinden tasarlandı.
Odakule pasajının ele alınma amacı, sanayi-sanat-tasarım başta olmak üzere birçok öğenin harmanlanıp sunulmak istenmesidir. Pasaj, sergi, oturma, geçiş eylemlerinden çok, geçmişteki pasaj kullanımlarında olduğu gibi üretim merkezi de olmalıdır. Bundan yola çıkarak İstiklal Caddesi’ne bakan cephede zeminin de kullanımını destekleyerek yükseltilmiş bir üretim hub’ı tasarlandı. Hub’da öğrenilen bilgiler doğrultusunda üretilen tasarım ürünleri, hub’ın yükseltilmesiyle oluşan zemin kotta sergilenebilir ve satışa sunulabilir.
Öncelikli olarak Perukar çıkmazını pasaja da çıkmaz hale getiren duvar tamamen ortadan kaldırılmıştır. Geçişe elverişli olan boşluklar pasaja bağlanmıştır. Kuyu etkisi olan kilise ve Odakule arası bu bölge Sts Hub’ında da kullanılan taşıyıcı elemanlara bağlanan yarı açık üst örtü ile insan seviyesine indirilmiş ve daha tanımlı hale getirilmiştir. Cephe diline ve kararlaştırdığımız tasarım diline uyan aydınlatma elemanları ile de geçişin pasaj etkisi güçlendirilmiştir. Kilisenin cephesi halkın, turistlerin, üreticilerin kullanabileceği kamusal bir duvara dönüştürülmüştür. Turistlerin çektiği resimleri, çizdiği resimleri asabilecekleri, Sts Hub’ında tasarlanan bir ürünün sergilenebileceği, birinin tasarladığı bir ürünü satabileceği, ücretsiz kitap alışverişinin yapılabileceği yer yer kilisenin tarihi dokusununda aralandığı canlı bir duvar olarak düşünülmüştür.
Çağımızda internet ve telefon kullanımı yadsınamayacak derecede fazladır. Yaya oranının daha fazla olduğu pasajın İstiklal Caddesi cephesinde yaya trafiğini rahatlatmak, yayalara kalabalıkta nefes alabilecekleri bir boşluk oluşturmak ve şarj ve internet gibi acil ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri, pencere kararına uygun cephede bir lob tasarlandı.
İstanbul trafiği ve ortaya çıkan hava kirliliğini göz önünde bulundurursak, bisiklet ve şarjlı motosikletlerin kullanımı teşvik edilmelidir. Meşrutiyet Caddesi’ne bakan cephede güvenlik kulübesinin bulunması ve trafiğe açık olması park ve şarj ünitesinin bu cephede konumlamasını daha mantıklı bir hale getirmiştir. Şarj durumuna bırakılan motosiklet veya şarjlı engelli sandalyesinin dolmasını beklerken kullanıcı tarafından, şarj ünitesi aynı zamanda bir oturma birimi olarak da kullanılabilmektedir.
Odakule’nin geçmişinde önemli yeri olan iki heykelin günümüz konumları gereği, tek bir yerde yığılmıştır ve özellikle ‘Göçmen Kuşlar’ heykeli neredeyse görünmez bir hal almıştır. Bizim pasaj yorumlamamıza göre, bir uçtan diğer uca pasajda tasarımın üretimi ve sunumu gerçekleştirilmelidir. Bundan yola çıkarak Pasajın İstiklal Caddesi’ndeki girişin karşılanması ‘Göktaşı’ heykeli ile olmaktadır. Meşrutiyet Caddesi girişi için ise iki havalandırma şaftı arasına yerleştirilen ‘pencere’ içinde ‘Gömen Kuşlar’ heykeli sergilenmeye devam edecektir.