Katılımcı, Uzundere Cemevi Sosyokültürel Merkez Mimari Fikir Projesi Yarışması

Proje Raporu

CEMEVİ MİMARİSİ

Aleviliğin tarihimizde kapladığı yere bakacak olursak, cemevinin kültürümüze pek az mimari eser katmış olmasının bir talihsizlik olduğuna inanmaktayız. Yarışmanın, bu durumu değiştirmede bir vesile olup, eser niteliğinde bir mimari ortaya çıkartmasını umuyoruz. Eser kelimesini gösterişli anlamında değil içi dışı bir olan, yapının gereksinimlerini karşılarken toplumsal sorunlara dikkat çekebilecek bir mimari yapıyı eser olarak algıladığımızı belirtmek gerekmektedir. Ekip olarak günümüz çizgilerini taşıyan, Aleviliğin içinde bulundurduğu  birbirinden farklı görüş ve inançları mütevazı bir biçimde yansıtan bir mimari geliştirme çabasındayız. Cemevileri günümüz itibariyle çevresiyle direk ilişkiye girmeyen yapılar arasında yer almaktadır. Ancak bu durum Aleviliğin içinde bulundurduğu inançlara pek uygun durmamaktadır. Yakın çevresiyle ilişkiye giren şehre bahçeler ve meydanlar katan bir yapı Aleviliğin farklılıkları kucaklayan yapısına daha uygun olacaktır.

KENTSEL YORUM

Arazinin bulunduğu bölgenin, mahallenin bir bitiş noktası niteliği taşıdığını cemevinin çevresinin ağaçlandırılacak alanlardan oluştuğunu görüyoruz. Bu anlamda bu araziye yapılacak olan cemevinin mahalleyi doğa ile buluşturan bir yapıya sahip olması gerektiğine inanıyoruz. Aleviliğin doğa ile olan ilişkisi göz önüne alındığında bu anlayışla doğacak yapıların cemevi mimarisine katkısı büyük olacaktır. Proje şehir ve doğa arasındaki eşik olarak yorumlanabilir.

MEYDAN EVİNİN KONUMU

Engebeli arazilerde kotlara eşlik edebilecek bir aks bulunması büyük önem arz etmektedir. Tasarımımızda arazide bulunan cemeviyle bir devamlılık taşıması adına rakım 163 metre olan bölgede maksimum alan kullanmaya elverişli kota paralel bir aks kullandık. Bu yükseklik projede ± 0. 00 olarak gösterilmektedir. Ayrıca araziye meydan evinin ölçülerinden doğan 6 metrelik karelerden oluşan bir grid sistem yerleştirdik. Şartnamede mevcut cem evinin korunması öngörülmüyor ancak cemevlerinin genellikle yakın çevresinin katkılarıyla kurulduğunu düşünürsek inşa edilecek cemevinin aynı konumda bulunması bir devamlılık sağlayacaktır. Mevcut cemevi şehrin kalabalığından etkilenmeyecek bir niteliğe sahip ancak yeni yapılacak olan yol bu durumu değiştirecektir. Meydan evi girişinin araç trafiğinden uzak, katılımcıların toplanabileceği bir avludan gerçekleştirilmesi için -4.00 kotunda bir iç avlu tasarladık. Bu avluya dışarıdan ulaşım ± 0. 00 kotundan rampa -12.00 kotundan amfi tiyatronun üzerinde bulunan merdiven yoluyla direk olarak sağlanmıştır. Yaşlı ve engelli ulaşımı için bu iki kotta bulunan sirkülasyon elemanları kullanılabilir.

ŞEHRİN ÖĞELERİ

Meydan evi konumu itibariyle dört yönde farklı öğeler ile donatılmıştır; kuzeyinde ve güneyinde birer bahçe, doğusunda cem meydanı avlusu ve yatay hacim, batısında ise cenaze evini bulunmaktadır. Arazi kotlarını göğüsleyen yatay hacim ± 0. 00 kotunda aşevi ve mihman evine ulaşılabilir. Sosyo-kültürel alanlar ise bu hacmin altında girişi -12.00 kotunda şehirle bağlanır. Cem meydanı avlusu ile direk bağlantıyı sağlayan amfi tiyatro üç dokudan oluşmaktadır; orta kısımda beton basamaklar, ahşap oturulacak alan ve yeşil doğal doku topografiyi minimum ölçüde şekillendirecek şekilde tasarlanmıştır. Bu amfi tiyatrodan geçiş meydan evine giden büyük bir eşik görevi görmektedir.

MEYDAN EVİNİN OLUŞMASI

Meydan evinin oluşumu Alevilik de bulunan bazı inanç ve kavramların soyutlaştırılarak form almasıyla oluşmuştur. Dört unsur, dört kapı gibi kavramlar inananların bu ilkelerle “aydınlanması” anlamında düşünülebilir. Semah, aydınlanma yolunda, insanın doğayla ve evrenle çıktığı yolculuk ve sonsuzluk anlamlarında yorumlanabilir. Aleviliğin doğa ve evren ile ilişkisi kurduğu mekânsal anlamda göz önüne alınmıştır.

FORMUN TRASFORMASYONU

Meydan evinin hacmi kare bir planın altın oranda yükseltilmesiyle oluşmuştur. Altın oran şemasında içeri doğru küçülen kareleri oluşturan çizgilerin bu hacmi dikey aks üzerinde dört yönden kesmesiyle ana hacim üst kısımda dört ayrı hacme dönüşür. Yatay aks üzerindeki kesikler yapının çatısını bazasın dan ayırır. Bu hacimler dış bir kabuk içerisine alınarak aralarındaki boşluklar dışarıyı göstermeyen cam yüzeylerle kapatılır. Dört volümün arasından sızan doğal ışık iç mekanı aydınlatmaktadır. Dış dünya sadece kare tavan penceresinden gökyüzü olarak algılanır. Mekan bu dolu-boş ilişkisiyle dinamik bir rotasyon halini sergilemektedir. Yapıda ki rotasyon meydan avlusunda bulunan eşik den ön avlu ya daha sonra meydan evine girerken fizikselleşmektedir. 

Etiketler

Bir yanıt yazın