Local v2.0

Selçuk Kişmir ve Gökçe Tüfekçi tarafından tasarlanan yerleştirme projesi IV. Uluslararası Antalya Mimarlık Bienali'nde sergileniyor.

Tasarımcıları, projeyi anlatıyor:

“Süreklilik” ve “sürdürülebilirlik” kavramları, birbirleriyle ilişkileri de dikkate alınarak düşünüldüğünde, tarihin kırılma noktalarının izdüşümünde hangi mücadelenin tezahürü olarak okunabilir? 1980’li yılların sonunda küresel gündem maddeleri arasında yer almaya başlamış sürdürülebilirlik kavramı; aslında on yıllardır süregelen yoğun ekonomik, politik ve kültürel dönüşümün bir neticesini temsil eder. Birçok ülkenin er geç yaşadığı ve benzer ekonomik modellerin etkisinde geçirdiği dönüşümün yarattığı ve sürdürdüğü tahribat, beraberinde bu tahribatı kısmen kontrol altına almaya çalışan yeni bir üst etik arayışını da doğurmuştur. Bugün bulunduğumuz noktada; geleneksel yerele atıfta bulunan sürekliliğin ötesinde, küresel çapta oluşturulmaya çalışılan bu üst etiğin varlığından söz edebiliriz.

1980’li yıllar ve yakın devamının; dünyanın dört bir yanında yerel tarihler üzerinden de tanık olunan bir toplumsal ve kültürel hızlı dönüşümün sahnesi olmasıyla birlikte kentsel hayat, üretim şekilleri ve çalışma koşulları coğrafi mesafe ve kültürel farklılık gözetmeksizin küresel ölçekte homojenize olmuş ve aynı ölçüde homojen kentsel ve özel mekanları doğurmuştur. Bu dönüşümün paralelinde kentlerin ve mimarinin tanım ve gereksinimleri de güncellenmiş; günümüzde yapı üretimi ve mimari düşünme şekli, küresel çapta entegre onlarca sistemin iç içe harekete geçtiği karmaşık bir süreçler bütünü halini almıştır.

Kırsalın geleneksel yerel ile görece daha uyumlu olduğunu kabul edersek; sürdürülebilirlik ve glokalizasyon gibi kavramların ortaya çıkışı, özellikle kentleri ve mimariyi de kapsayacak şekilde yeni bir “yerel”in geleneksel yerellerin üzerinde deklare edilmesi olarak okunabilir mi? Bütün bu değişim ve dönüşüm ışığında düşünüldüğünde yeni “yerel” nedir? Bu yeni yerelin varlığı halinde kentler ve mimari için süreklilik arayışı romantik bir özlemden öteye geçebilir mi?

Bu sorular çerçevesinde, bienal kapsamındaki iş; dünyanın herhangi bir kentindeki, tasarlanmış bir yapıyı ve yapının oluşma sürecine katılan aktör ve unsurları çözümleyen bir geniş matris sunmayı hedefliyor. Tek bir yapıyı ortaya çıkaran küresel ölçekli tasarımcı, yüklenici ve tedarikçi ağını ortaya koyarken aynı aktörlere atıfta bulunan geleneksel alt yerelleri de fonda tutarak ikili bir okumaya imkan arıyor.

Etiketler

1 Yorum

Bir yanıt yazın