Nknc Mimarlık tarafından Malatya Büyükşehir Belediyesi için tasarlanmış olan yapı, modern toprak bina yapım malzemesi ve teknikleri ile yapılmış bir idari bina.
Nkcn Mimarlık, projeyi anlatıyor:
Bilindiği gibi toprak, çok eski dönemlerden beri insanların barınmak için yararlandıkları bir yapı malzemesidir. Bugün de yeryüzünde yaşayan insanların büyük bir çoğunluğu, topraktan yapılmış evlerde oturmaktadırlar. Bu bir yönden toprağın yapı malzemesi olarak hemen hemen her yerde kolay ve bol tedarik edilebilmesi nedeniyle ise de, diğer yönden de topraktan oluşturulan yapının diğer malzemelerle yapılanlara nazaran birçok yönden daha yararlı olmasından kaynaklanır. Toprak yapı, başka olanak bulunmadığı dönem ve yörelerde, zorunluluk nedeniyle kullanılan, toplumun refah düzeyinin yükselmesi ile olanaklar elverdiği an terkedilmesi gereken bir malzeme olarak görülmeye başlanmıştır. Oysa, günümüzdeki sosyal ve ekonomik koşullar, toprağın yapı için yararlı yönlerini tekrar ön plana çıkarmıştır. Bugün toprak yapı, en az gelişmiş ülkelerden en gelişmiş ileri endüstri ülkelerine kadar, dünyanın her yerinde, üzerinde en çok çalışma ve araştırma yapılan konuların başında yer alır.
Toprak yapı, konut, işyeri ve kamu binalarının yapımı için ülkede bol bulunan kaynaklardan en kolay ve en ileri düzeyde yararlanmayı, yöre halkının gelenek ve göreneklerini değerlendirme olanağı, etkin ölçüde enerji tasarrufu, kalkınma için gerekli kaynakların yapı sektöründeki kullanımını en az düzeye indirmeyi, her mevsimde bina içinde kullanıcıya en uygun yaşam koşullarını, güneş enerjisinden en kolay yöntemlerle en üst düzeyde yararlanmayı, günümüzde uygarlığın gereği olan her türlü donatımın yapıda uygulanması olanağını sağlar, bu nedenle toprak yapı, günümüzde “Çağdaş Yapı” niteliğini kazanmıştır.
Sürdürülebilir bir dünya için ekolojik bina yapımı düşüncesi üzerine ortaya çıkmıştır bu yapı. 200 m2, içinde bir toplantı salonu ve çalışma odaları bulan bu bina tamamen sıkıştırılmış toprak ile yapılmıştır. Nknc Mimarlık Ofisi’nin bir workshop ekibi kurup ürettiği bu yapı, bölgedeki tüm binalar için çok önemli bir referans yapı özelliği taşıyacaktır. Geleneksel yapı malzemesi ile modern yapı üretmenin zorlukları ile beraber ortaya çıkan bina, yeni ekolojik bina çalışmalarına bir güven katacaktır.
Binanın inşa edildiği bölgeye 2 km mesafede bulunan dünyanın en eski şehir yerleşim alanı olduğu düşünülen Arslantepe Höyüğü’nün içinde bulunan binlerce yıllık kerpiç duvarlar, yapıya ilham kaynağı olmuştur.
Kamu yapılarında toprak bina tercihi; ısıtma, soğutma ve yeniden yapım maliyetleri açısından büyük bir sermaye kazanımı sağlamaktadır. Bu binanın gelecek yüzyıllara kültürel miras olarak kalacağını düşünen projenin Mimarı Nurettin Ekinci, aynı zamanda yüzyıllar içerisinde kamuya hizmet edecek yapının bir daha yeniden yapım sermayesi gerektirmeyeceğini söylemektedir.
Yapı da; 1m yüksekliği, 60 cm genişliği olan taş duvarlar ve 50 cm yüksekliği, 50 cm genişliği olan bir betonarme perde çerçeve ile temel uygulaması yapılmıştır. Dış duvarlar +0.50 m’den itibaren sıkıştırılmış topraktan yapılmıştır. İç duvarlar 30 cm, yine toprak ile yapılmıştır. Çatı ve çatı döşemesi lamine ahşap kirişler ile imalatı yapılmış ve tavan ahşap döşemenin üstüne 10 cm toprak katmanı uygulanmıştır. Duvarlarda da buhar geçirgenliği olan alçı sıva uygulaması yapılmıştır. Batıda bulunan göle bir seyir terası oluşturmak için açık amfi şeklinde tasarlanan merdivenler, aynı zamanda girişe yönlendirmektedir. Batı güneşi için keyifli bir seyir terası olan bu yer aynı zamanda açık hava toplantı mekanıdır. Kuzey kısmında 50 m2 bir toplantı salonu tasarlanmış ve çalışma odaları güneyde planlanmıştır.
Nknc Mimarlık Ofisi, bu yapının enerji geri dönüşüm maliyetindeki karı, ilk yapım sermaye kazancı ve sürdürülebilir mimarlığa katkısı ile yeni yapılacak kamu ve/veya diğer yapılarına örnek olacağını düşünmektedir.
Nknc Mimarlık Ofisi olarak her şeyden öte insanlık için mimarlık, doğa için mimarlık, canlılar için mimarlık felsefesi tasarımı yönlendirmektedir.
Tek merak ettiğim soru şu, sıkıştırılmış toprağı neden boyadınız?
Zaten halihazırda inanılmaz dayanıklı bir malzeme… böceğe, soğuğa, ateşe, darbeye müthiş bir dayanıklılığı var. Ayrıca bazı uygulayıcılar toprağa çimento da ilave etmiyor. Yine de mukavemeti çok yüksek bir duvar elde edildiği iddiasındalar.
Sizi tebrik ediyorum. Gelecekte bu tarz uygulamaları daha çok görmek dileğiyle…
Murtaza bey merhablar,
İlginiz için teşekkürler. Boyanın olduğu cephede, kerpiç duvar ile boyalı duvar arasında 10 cm hava boşluğu var. Kerpiç duvarın buhar ve nem geçirgenliğini bu sayede sağlamış oluyoruz. Beyaz renkli yüzeylerde de sıva malzemesi yine topraktan, bu yüzden burada da bahsettiğiniz problem bulunmamaktadır.
Sayın Nurettin Ekinci,
Öncelikle belirtmek isteriz ki, bulunuşundan bu yana az sayıda olmakla birlikte başarılı Alker uygulamaları vardır ve Alker malzeme ile üretilip başarısızlığı tespit edilmiş ya da rapor edilmiş herhangi bir uygulama bulunmamaktadır. Ancak malzemeye ait bilgi başından beri Ruhi Kafescioğlu’nun tercihi doğrultusunda herkese açık olarak paylaşıldığından, sizin de belirttiğiniz gibi yanlış uygulamanın olumsuz algı oluşturmasının önüne geçmek amacı ile, Toprak Yapı Grubu (TYG) olarak bizlerle bağlantı kurularak danışmanlık alınmasını özellikle tavsiye etmekteyiz. Böylece malzemeyi kullanıp, adını koymakta tereddüt etmek gibi bir sorun da kalmayacaktır.
Üzerinde durmak istediğimiz bir diğer konu ise, kerpiç kelimesinin Türkiye deki anlamı ve kullanım şekli üzerinedir; Kerpiç, bildiğimiz gibi Anadolu’daki geleneksel kullanımı ile , “Duvar örmekte kullanılmak için kalıplara dökülüp güneşte kurutulmuş saman ve balçık karışımı ilkel tuğla”* dır. Daha dayanıklı bir malzeme elde etmek için çeşitli katkılarla stabilizasyon yöntemi uygulandığında ise, geleneksel adı ile kerpiç olmaktan çıkmaktadır. Bu nedenle TYG olarak bizler, kerpiç de dahil olmak üzere pişirilmeden topraktan elde edilen her çeşit malzemeyi, toprak yapı malzemesi olarak tanımlamaktayız ve Alker’i kerpiç olarak tanımlamayı yanlış buluğumuzu belirtmek isteriz. Kısaca ifade edecek olursak, Alker kerpiç değildir. O da kerpiç gibi pişirilmemiş bir toprak yapı malzemesidir. Özellikle Alker ve benzeri nitelikleri geliştirilmiş toprak esaslı malzemeler için bu ayrıma dikkat edilmesini özellikle rica ediyoruz.
Hepimizin gelecekte daha çok kullanılmasını umut ettiğimiz toprak yapı malzemeleri ve tekniklerinin terminolojisinin doğru oluşmasını ve bir dil birliği sağlanabilmesini önemsiyoruz.
Ruhi Kafescioğlu’na duyduğunuz saygıdan şüphe etmemekte ve çalışmanızda yararlandığınız tüm kaynakların makalenizde yer alması kararınızı da doğru bulmaktayız. Ortak çalışma alanımız hakkında biz de görüşmeyi ister, başarılar dileriz.
Büyük oranda katılıyorum size. Hep birlikte toprak yapının,kerpicin ve alkerin geleceği için çalışmak ümidi ile…
Sevgili Nurettin,
Projeyi inceledim, nitelikli ve özgün bir yapı ortaya çıkardığını düşünüyorum. Yurt dışında ve yurt içinde deneyimlediğiniz tecrübeleri harmanlayarak Malatya’ya örnek bir yapı kazandırmışsınız. Tebrik eder, başarılarının devamını dilerim.
Teşekkürler Emre Bey, ilginiz için…
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.
8 yorum
Sayın Nurettin Ekinci,
Geliştirilmiş teknoloji ile toprak bir kamu yapısı yapmış olmanız örnek teşkil edecek önemli bir gelişmedir.
Daha önce yapmış olduğunuz açıklamalarda ALKER ile ilgili çalışmalar yaptığınızı biliyoruz. https://goo.gl/MTD86m.
2011 yılında Viranşehir’de yapılan, Toprak Su Komünü – ALKER uygulamasına katıldığınızda da sizinle görüşmüştük.
ALKER in 1980 yılında ortaya çıkışı ve ilgili her türlü bilgi “toprakyapilar.com” sitesinde bulunmaktadır.
Bu uygulamada kendinize özgü özel bir karışım mı yoksa ALKER mi kullandığınızı bilmek isteriz. Eğer ALKER kullandıysanız kaynak belirtmenizin, etik olarak bilimsel, teknik ve emeğe saygı gereği olduğu düşüncesindeyiz. Bu konuda bir açıklama yaparsanız çok memnun oluruz.
Toprak Yapılar Çalışma Grubu adına,
Prof. Ruhi Kafescioğlu
(Not:Toprak yapılar ile ilgili “Çağdaş Yapı Malzemesi Toprak ve Alker” kitabı yayınlandı. Malatya’daki kitapçılara henüz gelmemiştir. Posta adresinizi belirtirseniz size imzalı bir kitap göndermek isterim.)
Murat Bey merhablar,
Öncelikle ilginiz için teşekkürler. Toprak mimarisi ve/veya ekolojik mimari ile ilgilenen tüm mimarlar gibi benim de sizin de aynı endişeleri duyduğumuzu düşünüyorum. Ruhi Hoca’mızın kerpiç mimariye verdiği katkılarının çok önemli olduğunu düşünen ve bir şekilde onun mücadelesinin çok değerli olduğunu anlatan ve bunu her ortamda her söyleşide öven biriyim. Umarım çok yakında herkes onu anlayacak ve çabası boşa çıkmayacaktır. Alker ile ilgim Ruhi Hoca’mız sayesindedir, fakat siz de hakverirsiniz ki Alker henüz çok uygulama alanı bulmuş bir malzeme değildir. Henüz tam uygulama alanı bulamamış bu malzemeyi kendi yaptığım binalarda referansım ‘Alker’dir demenin doğru olmayacağını düşünüyorum. Eğer başarısız olsaydım Alker için uygun bir referans olmayacaktı. Dolayısıyla ‘Alker’ uygulama alanı bulmadan kötü bir reklamı olacaktı. Siz de biliyorsunuz ki Alker bina adı altında bazı başarısız uygulamalar Alker’e maledilmiştir. Biz bu yüzden böyle bir durumun yaşanmasını istemedik, kaldı ki Ruhi Hoca’mız da böyle ister diye düşünüyoruz.
Daha önce bir kaç yerel gazeteye verdiğim röportajlar sadece Alker’in reklamı içindir.
Bu binada Alker tam olarak uygulanmadı. Afrika’da edindiğim kerpiç tecrübelerini ve tekniklerini Alker ile birleştirip uyguladık.
Ruhi Hoca’mızı saygıyla selamlıyoruz, emeğine her daim saygımızın olduğunu söylemek isterim, ne kadar çok kerpiç uygulama yapılarsa o kadar onun mutlu olacağını düşünüyorum. Bu projede bize Fransa’dan, Nijer’den, Mali’den destek veren, kerpiç konusunda bilgi birikimlerini esirgemeyen çok kurum oldu. Onların da kendilerine has kerpiç yapım yöntemleri vardı. Biz bütün bunları harmanladık.
Projemiz hakkında şimdi bir kaç bilimsel makale hazırlanıyor ve burada Prof. Ruhi Kafesçioğlu’na çok yer ayırdık. Proje sürecinde Prof. Bilge Işık hoca’mızında çok katkıları oldu, makalede onun da çalışmlarından referanslar aldık. Yakında makalemizi yayınlayacağız, o zaman göreceksiniz ki biz gerçketen emeğe fazlasıyla saygı duyuyoruz.
Biz kerpiç yapıya farklı bakıyoruz, bunu bir akademik kariyer meselesi, ekonomik fayda malzemesi olarak görüyoruz. Bu yüzden endişeniz olmasın. Kerpiç için kim emek vermiş ise ona saygımız sonsuzdur.
Tekrardan teşekkür ederim ve birlikte çalışmak isterim. Kolay gelsin, iyi çalışmalar dilerim…
nknc