Furkan Enes Babayiğit ve Hakan Öner, ekip olarak katıldıkları Geçmişe Bir Pencere, Geleceğe Bir Bakış: ERKUT 1935 Giriş Mekânları ve Yakın Çevresi Ulusal Öğrenci Fikir Yarışması'nda mansiyon ödülü kazandı.
“Ufak bir anımı anlatarak yazıma devam etmek istiyorum, 2013 yılında Kayseri Mimarlar Odası sponsorluğunda açmış olduğum Kayseri İplik Fabrikası ile ilgili ‘İZLER’ isimli fotoğraf sergimde, yanıma yaşı hayli büyükçe bir amca geldi, yanında torunu Nur Baykan isimli bir arkeolog hanımefendi vardı. Yaşlı Bey elimi tutarak beni bir fotoğrafın yanına götürdü ‘O iplik tezgahları sayesinde çocuklarımı okuttum, o iplik tezgahları sayesinde yaşadım’ dedi. Bu olay, fabrikanın 2013 yılına kalan yaşayan bir izi idi benim için… ve devam etti ‘Burada çalışana kıza verilirdi, saygı duyulurdu’ diyerek devam etti sohbetimiz.”
Onur Toprak, Sümerbank Bez Fabrikası’ndan İzler
1935 yılında kurulan Sümerbank Kayseri Bez Fabrikası, sadece bir sanayi tesisi olmanın ötesinde, Kayseri’nin ve Türkiye’nin modernleşme sürecinde önemli bir kilometre taşıdır. Fabrikanın kent dokusuna katkıları, şehrin “tanınırlı ve canlı bir yer” haline gelmesinde büyük rol oynamıştır. Fabrikanın ve işçi lojmanlarının tarihi mirası, bugün Abdullah Gül Üniversitesi tarafından korunmaktadır.
Alıntıladığımız metinden de anlaşıldığı üzere; Onlarca ipliğin bir araya gelip oluşturduğu bez’in bir insana, bir kente, bir ülkeye yaptığı dokunuş projemizin tasarımını oluşturmamızda yol gösterici oldu. İplik; yalnızca geçmişte fabrikanın üretiminde kullanılan bir malzeme değil, kent ile fabrikayı birbirine bağlayan birleştirici bir unsur olarak işlev görmektedir. Biz bu kavramı ele alırken; yeniden yorumlayarak oluşturduğumuz birimler, bir araya gelerek mekanları kurguladı. “Kentsel İplik” konsepti insanları bir örtü altında toplarken hemzemin olmakta ve geçmişi günümüzde temsil ederken geleceğe de bir bakış sunmaktadır, ayrıca Sümerbank’ın kente dokunuşunu ve kentle olan ilişkisini sembolize etmektedir.
Ahşap malzemenin kullanımında, mekanlarda estetik bir bütünlük sağlarken, sürdürülebilir tasarım ilkelerine de katkıda bulunduk ve mekânların zamansızlığına odaklandık. Kamusal alanda kullanılan ahşap, hem doğallığı hem de tarihsel bir dokunuşu simgelerken, yerleşimcileri blok girişlerinde yer alan karşılama mekanlarına yönlendirdi. Blok giriş kurgularında kullanılan ahşap birimler, Sümerbank Bez Fabrikası’nın tarihi ve kente olan katkısını yansıtmakta ve mekanlara sıcaklık katmaktadır.