St. Michel Medyatek

St. Michel Medyatek

İstanbul’daki tarihi St. Michel Fransız Lisesi’nin kütüphanesinin renovasyon projesi Yerce Mimarlık tarafından tasarlandı.

Tasarımcılar, projeyi anlatıyor:

1886 yılında kurulmuş olan St. Michel Fransız Lisesi, İstanbul’un önemli tarihi okullarından biri. Okulun kütüphanesi, tarihi yapının en alt katında yer alıyor. Kitap sayısının artması ile kitaplıkların yetersiz kalması, zaman içerisinde tarihi yapı ile uyumsuz yeni ekler yapılmış olması ve mekanın yapı fiziği yönünden sıkıntılar içermesi sebebiyle, okul yönetimi mevcut kütüphaneyi yenileme kararı aldı. Renovasyon sürecinde açılan davetli yarışmanın sonucunda seçilen kütüphane tasarımı ile, öğrenmeye, sosyalleşmeye ve yeni dünyalar keşfetmeye olanak tanıyan, mümkün olduğunca esnek kullanıma sahip çok işlevli, açık öğrenme alanları hedeflendi.

Mevcut mekandaki eski mobilyaların, ihtiyaç sahibi iki ayrı okula bağışlanması kararı alındı. Bu mobilyalar, bakımları yapılarak, yeni yerlerine adapte edildi. Böylece proje başlamadan, eski kütüphanenin başka okullardaki iki ayrı kütüphaneye hayat vermesi sağlanmış oldu.

Mevcut alanın olduğundan daha basık ve daha küçük algılanmasına neden olan eklerinden arındırılması öncelikli husus oldu. Tavan, duvar ve zeminlerde zaman içerisinde yapılmış, artık herhangi bir işleve sahip olmayan ekler kaldırılıp, mümkün olduğunca öze ulaşılmaya çalışıldı. Zeminde yüz yıllık tarihi altıgen karolara ulaşıldı. Bu karolarda eksik kalan bölümler tamamlandı. Bu aşamada, eski karoların ve bordür taşlarının kalıpları alınıp, zanaatkar ustalar ile birlikte tarihi karoların yanında renk ve doku yönünden en uyumlu şekilde yer alacak, yeni karoların elde edilmesi için uğraşıldı. İki büyük odada ve koridorda bordo ve krem renkteki tarihi karolara ulaşıldı. Karolara ulaşılamayan iki küçük odada ise, mekanda ferah bir etki yaratacak, dil birliğini devam ettirecek, krem renkte altıgen karolar yeniden üretilerek zemine döşendi. Eski ile yeni zemin kendisini belli edip, anlaşılır kılarken, uyumlu bir birliktelik ve sürekliliğin parçası oldular.

Taşıyıcı kalın yığma duvarlar, kütüphane alanını ortadaki koridor alanından ulaşılan dört odaya ayırıyor ve tasarımın başında iç mekan bölümlenmesini tanımlıyordu. Her odanın iç perspektifini genişletmenin farklı imkanları ve aldığı doğal ışık seviyesi, en üst noktaya taşımanın yolları araştırıldı. Koridor ile odalar arasında kalan ara yüzde geniş cam yüzeyler tasarlanarak, odalar arası görsel geçirgenlik arttırıldı ve doğal ışığın mümkün olduğunca iç noktalara, koridorda yer alan kütüphane sorumlularının çalışma alanına ulaşması sağlandı. Dört odayı birbirine bağlayan koridor, her mekanın içinde neler olup bittiğine dair fikir sahibi olunabilecek bir iç sokağa dönüştü. Gün ışığını gereken noktalarda destekleyen yapay ışık senaryoları ile iyi aydınlatılan, öğrencilerin içinde zaman geçirmekten keyif aldıkları, ferah etkiye sahip okuma alanları elde edildi.

Odalarda çeperde, iki kenar boyunca yer alan kitap rafları sayesinde istenilen kitap sayısı karşılanırken, orta alanlarda esnek kullanım senaryolarına imkan tanıyacak modüler puflar ve masalar tasarlandı. İki büyük oda, Forum ve Atrium ana toplanma ve buluşma mekanları olarak işlevlendirildi. Studium, konsantre çalışma alanı olarak planlandı, Latincede ‘Ada’ anlamına gelen Insula da kütüphane içinde öğrencileri sanatla, çizgi romanlar ve dergiler ile buluşturan rahatlama noktası olarak düşünüldü. Pencere önlerinde yer alan tekerlekli masalar, doğal ışığa en açık, bireysel çalışma alanları sunarken; orta alanın boşaltılmasıyla farklı kombinasyonlar ile birleştirilerek, grup çalışmalarına da imkan sağladı. Kitaplıkların orta alanında yer alan okuma nişleri, kitaplara göz atmak için oda içinde daha izole bir nokta sağlarken, odada boş bir orta alan ihtiyacı duyulduğunda, ortada yer alan hafif mobilyaların ve pufların rahatlıkla toplanabildiği alanlara dönüştü.

Huş kontrplaklar ile tamamlanan açık renk malzeme paleti, zemindeki tarihi karoları ortaya çıkardı. İyi aydınlanan, sınırlarına rağmen, ferah ve geniş iç mekan etkisine sahip olacak şekilde yenilenen kütüphane alanı, farklı kullanım senaryolarına adapte olabilen, tarihi binanın içerisinde merakı tetikleyen, öğrencilerin çokça zaman geçirdiği, canlı ve yaşayan bir merkeze dönüştü.

Etiketler

Bir yanıt yazın