Steinsdalsfossen Şelalesi Turist Rotası

JVA Arkitekter'in küçük ölçeklerdeki heykelsi formları, alanı hemen yanındaki araç yolundan ayırırken aynı zamanda ziyaretçilerin şelaleye kolayca ulaşmalarını sağlıyor.

Ofis projeyi anlatıyor:

Norveç’te karayollarıyla ilgilenen devlet biriminin projesi, ülke genelinde on sekiz tane turist rotası hazırlanmasını kapsıyordu. Amaç güzel bir doğaya ve kaynaklara sahip olan ülkeyi turistler için daha çekici bir hale getirmekti. Bunu başarmanın yolu ise doğal bazı alanları mimarlığı kullanarak daha kolay ulaşılabilir ve ilginç kılmaktı.

Jarmund/Vigsnæ Arkitekter’de bu rotalardan biri olan Steinsdalsfossen Şelalesi’ne giden rotayı tasarlamak için görevlendirildi. Rotanın olduğu bölge, yoğun yeşil bitki örtüsü, şelale, dağlar ve buzullarla uzun yıllardır turistlerin ilgisini çeken alanlardan bir tanesiydi.

Proje otopark alanını, turist bilgilendirme merkezini, tuvaletleri ve şelaleye giden yaya yolunun tasarlanmasını kapsıyordu.

Otopark alanı ve diğer servis alanları, hemen yandaki araç yolunun eğimine paralel akan bir nehirle şelaleden ayrılıyorlardı. Projenin amacı bir yandan bakışı şelale manzarasına açıp ulaşımı sağlarken bir yandan da araç yoluyla arazi arasında bir sınır görevi görmekti.

Eğimli beton duvar, park yeri kotu ve yol kotu arasındaki yükseklik farkını dengelemek için kullanıldı. Bu duvar bir yandan araç yolunun eğrisini takip edip bir yandan da yapıların rotasını oluşturarak projenin omurgası haline geldi. Turist bilgilendirme merkezi ve tuvaletler üst örtü aracılığıyla duvarla fiziksel bağlantılı inşa edildiler.

Üst örtü duvara dokunuyor olsa da ana hacimlerin gitgide duvardan ve yoldan uzaklaşmaları ve formları, ziyaretçilerin bakışını şelaleye yönlendirdi.

Yapıların kendilerine özgü heykelsi kırılmaları ve yönelimleri, turist bilgilendirme merkezinin iç mekanında, ziyaretçilerin şelaleye ve ona çıkan yaya yoluna geniş bir çerçeveden bakmalarını sağladı. Bir yandan otoparkla gezi alanı arasında bir kapı gibi çalışan yapı bir yandan da gelip geçeni şelalenin görüntüsüne odaklayan bir çerçeve görevi gördü.

Projenin ana malzemesi betondu. Alanda uygulanan beton üst örtünün duvardan ayrı değil, duvarların ve örtünün beraber bir kabuk gibi çalışmasını sağladı. Betona verilen chromium-dioxide içeren pigment sayesinde yapıların rengi çevre peyzaja uyacak şekilde yeşile döndü. Bütün zeminler ve şelaleye giden yaya yolunda ise gri beton kullanıldı.

Etiketler

Bir yanıt yazın