The Samuel Paty School

Ateliers O-S architectes ve NAS Architecture tarafından tasarlanan Samuel Paty Okulu, Fransa'da yer alıyor.

2004 yılından beri Devèze bölgesi bir dönüşüm içerisindeymiş. Yapılan çalışmalar yeni ve yoğun kentsel çeşitlilik içeren bir görünüme kavuşmuş. 1970’lerde görebileceğimiz tipik büyük komplekslerin yerine, küçük çok aileli konutlar, müstakil evler ya da kamu tesisleri yerleştirilmiş. Belediye ek binası, toplum merkezi, ağaçlarla çevrili bir yürüyüş yolu ve çeşitli sporlara ayrılmış alanlar vb. Samuel Paty Okulu da bu yenilenme çalışmasının bir parçası.

2023 yılının Ocak ayından itibaren, eski Ecole des Oliviers’in öğrencileri; komşu arazideki yeni, dijital ve iki dilli binaya taşınmış. Yapı, sert rüzgarlar ve cadde gürültüsünden korumak için iki avlunun çevresinde büyük bir duvar olarak organize edilmiş. Diğer programların bulunduğu yapılar ise mikro peyzajların bitki örtüsüyle ayrılan basit hacimlerin bir araya gelmesiyle oluşmuş.

Béziers’de bulunan Samuel Paty Okulu, kütlesellik ve gözenekliliği birleştiren güçlü bir paradigma etrafında yoğunlaşıyor. Yapının kentsel konumunda, temiz ve boylamsal hacmin arazinin topografyasına uyumlanması baz alınmış. Devèze bölgesinin merkezinde bulunan ilkokul, insan seviyesinde bir yapı ölçeği sunmak için tek bir kat düzlemi üzerinde kurgulanmış. Çatı, yükseklikler kadar görünür olmasıyla birlikte tek başına ayrı bir cephe niteliği taşıyor. Zımparalanmış beton sayesinde ayrık araziler bileşimin hacmiyle harmanlanarak bir bütün haline getirilmiş.

Gelişmekte olan lineerliğin soyutlanmasıyla ortaya çıkan içselliğin sadık olması amaçlanmış. Hizmetler, çatı eğimine uygun olarak her zaman aynı mineral malzeme özellikleriyle bağlantılı şekilde, ahşap destek elemanları tarafından dengelenmiş.

İlk koridorları ve sınıfları geçince oyun alanına açılan cömert bir yükseklikle karşılaşılıyor. Böylece içerideki yaşam, çocukların karşılanmasına ve denetlenmesine özgü bir hafifliğe ve geçirgenliğe kavuşuyor. Büyük metal rampaların en üst kısmında, ilkokulun iç kısmı konumlandırılmış.

Cam çerçeveler dolgu yapma amacıyla; inşaat iskelesi ve sac çatının, sınıfların üzerini kapatmasına göre konumlandırılmış.

Proje çift strüktür ile karakterize edilmiş. Biri şehir tarafında, dış kısımdaki mineral ve kalın hacim; diğeri ise içeride kırsal alandaki hafif ve ölçeklenebilir metal hacim. Sonuç olarak iç peyzaja açılan oyun alanları, öğrenme bahçeleri ve dinlenme alanlarının kompozisyonundan oluşan bir hibrit yapı elde edilmiş. Ferah bir topografya olarak tasarlanan dış mekanlar; özel teraslar, yamaçlar ve oyunlar ile sıra dışı bir eğitim alanı aracılığıyla yapıyla buluşturulmuş.

Tasarımın ilk aşamasından itibaren mevcut yaşlı ağaçları korumaya odaklanılmış. Giriş ve giriş kısmındaki avlu, batıdaki çınar ağaçlı otoyol ile kuzeydeki çam ağaçlı otoyolunun kavşağında konumlandırılmış. Bitki örtüsünün yoğunluğu, aileleri güneşten ve yağmurdan koruyan üç büyük pencereye sahip çatının altına kadar devam ediyor. Tamamen betondan tasarlanan sosyalleşme ve bekleme alanı, öğrencileri avlu ve koridorlara yönlendiren bir bahçe ile desteklenmiş.

Bir tarafta okul öncesi resepsiyonu; bol ışıkla donatılmış, aileleri sınıflara yönlendiriyor ve okulun kalbindeki oyun alanı manzarasını sunuyor. Diğer tarafta ise ilkokul resepsiyonu; koridorda bir asmakat olarak planlanmış. İki kat yükseklikte çalışma ve oynama, bu buluşma ve etkileşim alanına enerji katmış. İki resepsiyon holüne de bağlantılı konumlandırılan müdür odası, iç mekanda geniş bir görüş alanına sahip olacak şekilde kurgulanmış. Stratejik pozisyonu sayesinde ailelerle iletişim halinde kalırken okulda güvenliği sağlamaya da olanak tanıyor. Bu ofisin çevresinde, ilkokulun idari merkezi ve RASED (zor durumdaki öğrenciler için özel destek ağı) organize edilmiş.

Okul koridoru ikincil bir güvenlik önlemi olarak okulu çevreliyor. Aynı zamanda hem şehir hem de kırsal alan manzarası sunuyor. Dış mekanda ancak korunaklı halde tasarlanmış bu dağılım ve etkileşim alanı, iki taraftaki renkli betonu da öne çıkaracak şekilde yalıtımsız bir beton cepheye sahip. Uygulanan bütün akustik ve termal yalıtımlar ve bağlantı yolları; ikinci iç cephede, sınıf ve koridorlar arasına yerleştirilmiş. Sınıflar, oyun alanlarına bağlantılı tasarlanmış. Sınıfların cepheleri, Fransız pencere stilindeki açıklıklar ile görsel ve fiziksel olarak iç-dış devamlılığı sağlanmış.

Yüksek ve alçak seviye arasındaki boşlukta çok işlevli bir oda okulu çevreliyor. Merkezi konumu sayesinde iki avludan da erişilebiliyor ve küçük yaş grubunun hareketlerini desteklemek için anaokulu ile aynı seviyede yer alıyor. Anaokulunun oyun parkı ve eğitsel bahçesine açılan oda bol gün ışığından faydalanıyor. Oyun parklarına direkt girişleri ile sınıflardaki aktivitelerin dış mekana doğru genişlemesine olanak sağlıyor.

Planın temeli, çocuklar ve çalışanlar için ferah ve basit bir kurgu oluşturmakmış. Cömert ve aydınlık koridorlarda ısıtmadan ve yalıtımdan kaçınılmış. Şehir ve çocuklar için hazırlanan programdan uzakta duran ve okulu çevreleyen bir iç sokak yaratılmış.

Okul binası ile yan yana duran ortak alanlar (kütüphane ve kantin), eğitsel bahçe ile paylaşımlı bir açık alana erişimli konumlandırılmış. Hacmi bakımından özerk olan bu binaya okuldan kolayca ulaşılabiliyor, ancak projede stratejik olarak izole bir konum korunmuş:

– Sakin ve konsantrasyon olanağı yüksek ortamıyla kütüphaneye uygun

– Binanın arka tarafındaki teslimat alanına doğrudan bağlantısı nedeniyle kantin ve mutfağa teslimat için uygun

Çalışan otoparkı ise okuldan bağımsız programa sahip olan son iki binayla paylaşımlı planlanmış.

Çift eğimli çatısı ile renkli beton ve metalden yapılmış çatı katının konumundan dolayı, okul ile diyalog halinde olan tıp fakültesi; tek bir seviyede ve okulun geri kalanından bağımsız olacak şekilde özerk bir yapı olarak tasarlanmış.

Arazinin köşesinde yer alan Promenade Nelson Mandela’daki kuzey girişi, bu yaya yolunun güçlendirilmesini mümkün kılıyor ve tıp fakültesi merkezinin minibüs park alanına yakınlığını destekliyor.

Bütün alanlar, halka açık verandaya erişimli tasarlanmış. Her bir ofisin ışık, mahremiyet ve otonomisi korunuyor ve programın geri kalanına erişim iyi bir şekilde kontol ediliyor.

Personele ayrılan kısım, kamuya açık olan kısımdan ayrılmış. Peyzajlı otoparka ikinci bir girişi bulunuyor ve küçük bir dinlenme bahçesine açılıyor.

Arazinin doğu sınırında konumlandırılan akademi denetim ofisleri, Allée Rosa Parkları’nın dinamiğini yükseltiyor. Hacim, mevcut binalar ile diyalog kurarak projedeki diğer binaların tarzından etkileniyor. Allée Rosa Parkları’nın “La Placette” kısmından giriliyor ve yarım yüksekliği sayesinde otoparka ikinci bir girişi mümkün kılıyor. Bu yapı, projenin tek iki katlı binası. Resepsiyon, sekreter ofisleri ve toplantı odası zemin katta yer alıyor; denetim ofisleri ve çay salonu ise üst katta yer alıyor.