Winship Cancer Institute

SOM ve May Architecture, hastaların ihtiyaçlarını karşılamak üzere, Emory Healthcare için yeni bir tür kanser bakım tesisi tasarladı.

17 katlı tesis, mevcut Emory Üniversitesi Hastanesi Midtown kampüsüne ve şu anda Georgia eyaletindeki tek Ulusal Kanser Enstitüsü (NCI) onaylı Kapsamlı Kanser Merkezi olan Winship Cancer Institute’e 450.000 metrekareden fazla yataklı, ayakta tedavi ve araştırma tesisi sağlıyor. Hastaların ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanan yeni tesis, hastane tasarımı için yeni bir paradigma olarak hizmet veriyor ve Atlanta, Georgia ve ötesinde kanser bakımı ve hizmetlerine erişimi artırıyor.

Bina, yatan hasta yatakları, cerrahi kapasite, infüzyon tedavisi, ayakta tedavi klinikleri, tanısal görüntüleme, lineer hızlandırıcılar ve sağlıklı yaşam, rehabilitasyon ve klinik araştırma alanları dahil olmak üzere kapsamlı onkoloji tesislerine ev sahipliği yapıyor. Proje, Winship Cancer Institute’ün fakülte, personel ve stajyerlerin işe alınması, elde tutulması, katılımı ve geliştirilmesi yoluyla kendine özgü kanser programlarını oluşturmasını ve sürdürmesini sağlıyor.

Emory Midtown’daki Winship’in lider kadrosu, hastalar, uzmanlar, gönüllüler, personel ve inşaat ekiplerinden 160’tan fazla işbirlikçi ile son derece kapsayıcı bir çabayla, hastane tasarımının yerleşik uygulamalarına meydan okuyan bir tasarım ortaya koymuş. SOM ve May Architecture, geleneksel tasarıma kıyasla çığır açan iyileştirmeler elde etmek için, baştan sona yenilikçi düşünceyi ve katılımı teşvik etmek için gereken forumu yaratan benzersiz ve son derece işbirlikçi bir süreç kullanıyor.

Binanın tasarımının merkezinde, her biri belirli bir kanser türüne odaklanan iki katlı “bakım toplulukları” yer alıyor. Bu topluluklarda, normalde hastane geneline yayılmış olan hizmetler, muayene, konsültasyon, infüzyon ve destekleyici işlevleri bir araya getiren tek durak noktalar halinde düzenlenerek, her hastanın yolculuğuna göre uyarlanmış bir dizi samimi topluluk oluşturuluyor. Bu “bakım toplulukları” sadece hastaların bekleme ihtiyacını en aza indirmekle ya da bazı durumlarda ortadan kaldırmakla kalmıyor, aynı zamanda diğer hastaları ve aileleri bir araya getiriyor ve uzmanların iki kattan hiç ayrılmadan hem yatan hastaları hem de ayakta tedavi gören hastaları ziyaret etmesine olanak tanıyor.

Bakım toplulukları, kuleye Atlanta’nın ikonik Peachtree Caddesi üzerinde ulaşılabilir bir ölçek kazandıran iki katlı cephe artışlarıyla ifade edilen dış cephe tasarımını açıklıyor. Emory’nin yeni bir toplumsal katılım düzeyine olan bağlılığını yansıtan bina, caddeyi şeffaf bir cepheyle karşılıyor ve hastaları ve ziyaretçileri ana lobiye açılan otel benzeri bir çıkışla uğurluyor. Bina içinde bir perakende butiği, eczane, sağlıklı yaşam merkezi, kafe ve yoga, müzik terapisi, eğitim ve sanat terapisi gibi gelecekteki teklifler için çok amaçlı alanlar, hastanın tüm bakım deneyimine sorunsuz bir şekilde hitap ediyor.

Enerji tasarruflu tasarıma yönelik bütüncül bir yaklaşım sayesinde bina, Atlanta’daki ortalama bir hastaneye göre yılda neredeyse yüzde 40 daha az enerji harcayacak. Projenin öngörülen Enerji Kullanım Yoğunluğu (pEUI) yılda metrekare başına 136 kBtu olup, bu değer ABD’de yılda metrekare başına ortalama 220 kBtu harcayan tipik hastanelere göre %32’lik bir iyileşme anlamına geliyor. Yüksek performanslı cephe cam ve pencere-duvar oranlarını optimize ederken, bina soğutulmuş kirişler ve doğrudan dış hava üniteleri ile enerji tasarruflu geri kazanım mekanik ekipmanıyla donanıyor. Su kullanımı, sulama ve soğutucu tesislerinde yeniden kullanılmak üzere tüm yağmur suyunun toplanmasıyla azaltılıyor. Bina içinde gün ışığı, manzara ve termal konfor, geri kazanımı destekleyen bir ortam yaratıyor. Düşük VOC malzemelerinin kullanımı, yüksek kaliteli bir iç mekan ortamına daha da katkıda bulunmakta. Proje LEED Gümüş sertifikası almayı hedefliyor.

Winship at Emory Midtown’ın yenilikçi ve yeniden tasarlanmış tasarımı, kanser bakımı ve araştırması alanında gerçekleşen heyecan verici tıbbi gelişmeleri yansıtmakta. Bir sağlıklı yaşam merkezi olarak, kentsel bir tıp merkezinin mahallesiyle olan ilişkisini yeniden ele alıyor. Bina, Emory Healthcare’in kanser bakımının öncüsü olmaya devam etmesine yardımcı oluyor ve gelecekte tıbbi tesis tasarımları için çıtayı yükseltiyor.