A Tasarım Mimarlık'ın tasarladığı Salih Bezci Camii Külliyesi (Yaşamkent Camii), Ankara'nın yeni gelişen bir konut bölgesi olan Yaşamkent'te bulunan bir parkın çeperindeki arsada yer alıyor.
*Aşağıdaki metin Celal Abdi Güzer’in A Peaceful Continuity Between Traditional and Modern Values of Cultural Accumulation başlıklı yazısından, A Tasarım Mimarlık tarafından, tercüme edilmiştir:
Geleneksel ile Kültürel Birikimin Modern Değerleri Arasında Barışçıl Bir Süreklilik*
Geleneğe dayanan camii mimarlığı baskın ve egemen ikonografileri ile Türkiye bağlamında en muhafazakâr yapı tipolojilerinden biridir. Bununla birlikte geleneksel ve yerel değerlere referans vererek gelenekseli sürdüren modern camii mimarlığını anlamak sorunlu bir alan olmuştur. Bu bakımdan Yaşamkent Camii geleneksel ve kültürel birikimin modern değerleri arasında barışçıl süreklilik yaratmaya yönelik bilinçli bir arayışı temsil etmektedir.
Ankara’nın yeni gelişim bölgesinde yapıya da adını veren Yaşamkent Camii göreli olarak küçük bir arsada, alçakgönüllü ve dışavurumcu, kimlik ve uzlaşma, açık ve kapalı alanlar arasında bir denge arayışında olduğu kadar modern ile geleneksel arasındaki denge arayışındadır.
Yapı, kamusal ve özel mekanlar arasındaki geçişlerde hiyerarşi oluştururken programdaki farklılıkları yeniden düzenler. Kullanılan kot farkları doğal topoğrafyanın bir sonucudur. Kompozisyon sadece iç mekanı tanımlayan duvarları değil, aynı zamanda iç ve dış mekan arasındaki geçişleri tanımlayan paralel duvarlara dayanmaktadır. Duvarlar mimari dilin önemli öğeleridir. Bir araya geldiklerinde sınırları belirler ya da flulaştırır. Duvarlara benzer şekilde ana ibadet mekanını kütüphaneden ve daha az kamusal olan konaklama mekanından ayıran avlu önemli geleneksel bir öğedir. Avlu, dış ve iç mekanların yanısıra yumuşak ve sert zeminleri ayıran bir öğe olarak kullanılmıştır. Ana ibadet mekanında betonarme kubbe sadece geleneksele bir referans olarak değil aynı zamanda iç mekanın ölçeğini yükseltmek ve mekandaki mistik ışık kalitesini sağlamak amacıyla kullanılmıştır.
Minarenin soyut ifadesi parapetlerdeki soyut desenler tanışık olduğumuz geleneksel elemanlara referans verirken malzeme olarak beton ve camın kullanılmasıyla soyut ve dolu geometrilerde alçakgönüllülükle basit ve minimalist mimari üslup doğrudan çağdaş mimari dile referans verir.
Bütün bu özellikleriyle Yaşamkent Camii geleneksel ve modern arasındaki mimari çelişki ve önemli ideolojik farklılıkları gideren bir söylem taşır.
1 Yorum
Ülkemizdeki cami concept anlayışının dışında bir mimari ama oldukça yenilikçi ve hoş. Bu türden farklı tardzda mimarlık anlayışını benimsememiz lazım. Örnek verecek olursa İstanbul Çamlıca Cami projesinde sergilenen onca proje içerisinde ki aralarında gerçekten modern çizgilere sahip tasarimlar varken seçilen proje ise Sultan Ahmet Camisine öyle çok benzer ki gerçekten çok üzücü bir durum