Çinili Hamam'ın koruma, onarım projesi Cengiz Kabaoğlu - KA-BA Mimarlık tarafından yürütüldü. Projenin işvereni olan The Marmara Group, Arkitera İşveren Ödülü'nün sahibi oldu.
Zeyrek Çinili Hamam, Haliç’e uzanan bir vadinin doğuya bakan yamacında konumlanır. Doğuda Haliç, Eminönü ve Galata gibi ticaret bölgeleri, batıda Fatih Camii (Havariyyun Kilisesi) ve kuzeyde Zeyrek Camii (Pantokrator Kilisesi) ile çevrilidir ve “Tarihi Yarımada Kentsel – Tarihsel – Kentsel-Arkeolojik Sit Alanı Koruma Planı”nda tanımlanan 1. derece Koruma Bölgesi içinde yer almaktadır. Anıt Eser niteliğindeki Hamam bugün ‘I. Grup Korunması Gerekli Kültür Varlığı’ olarak tescillidir. Zeyrek’i de kapsayan “İstanbul’un Tarihi Alanları” 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmıştır.
Osmanlı Donanması’nın kaptanıderyası Barbaros Hayreddin Paşa Zeyrek yamacının üstüne bir hamam inşa etmesi için sarayın başmimarı Mimar Sinan’ı görevlendirmiş, erkekler ve kadınlar için ayrı bölümleri olan ve mavi-beyaz dönemi İznik çinileriyle süslenmiş, bu “çifte hamam” 1530–1540 arasında inşa edilmiştir.
Çinili Hamam Projesi’nin sahibi Bike Gürsel, Hamam’ın günümüzdeki bânîsidir. Proje ve Hamam adına son derece önemli olan temel bir karar olarak onun tarafından, ‘Osmanlı Hamamları ve Geleneksel Yıkanma – Arınma – Dinlenme – Eğlenme Kültürü’ne olan ilgisi nedeniyle talep edilen, gerekli projelendirme ve uygulama çalışmaları tamamlandıktan sonra binanın tekrar özgün işleviyle, yani ‘Geleneksel Osmanlı Hamamı’ olarak işletilmesidir. Bu durum doğal olarak, koruma bilimi ve sanatı kapsamındaki müdahalelerin yanı sıra hijyen koşullarının, can / mal güvenliğinin, nitelikli işletimin ve daha birçok ikinci seviye gerekliliklerin sağlanmasına yönelik, özellikle de çağdaş teknolojinin devreye sokulmasını gerektiren çözümlerin geliştirilmesini zorunlu kılmıştır.
The Marmara Grubu’nun 2010 yılında Çinili Hamamı satın almasının ardından, “koruma ve geliştirme amaçlı” Çinili Hamam Projesi projelendirme süreci Mimar Cengiz KABAOĞLU – KA-BA ve ekibi tarafından alanda gerçekleştirilen ilk çalışmalarla başlatılmıştır. Proje’nin ana aşamaları olan “Araştırma, Belgeleme, Projelendirme ve Uygulama” süreçleri birlikte ve birbirini yönlendirir bir karşılıklılık ilişkisi içinde sürdürülmüştür.
Projede, başlıca taraflar olan “Uzman Araştırmacı”, “Proje Mimarı”, “Proje Yüklenicisi”nin Proje Sahibi ve Proje Danışmanları ile ofiste ve/veya sahada ya da internet ortamında birlikte ve sürekli bir karşılıklı etkileşim ilişkisi içinde çalışmaların sürdürülmesi projelendirmeyi biçimlendiren kararların sağlığı için ve kültür varlığının gerçek anlamda korunması ve geliştirilmesi için son derece önemli olmuştur.
Proje yaklaşımını belirleyici en önde gelen öge, şüphesiz Çinili Hamam binasıdır. Çinili Hamam binası, Klâsik Osmanlı Mimarisi’nde yeri olan önemli bir mimari eser olarak korunmalı, tanıtılmalıdır. Hamam, yaşatılması, ömrünün uzatılması için bilimsel ve teknik açılardan ciddi biçimde projelendirilmeli ve gerekli uygulamalar o doğrultuda gene ciddi biçimde gerçekleştirilmeliydi. Ancak bunun ötesinde, doğru biçimde kullanılması ve sürekli bakımının yapılması da önemli bir gereklikti. Proje Sahibi’nin binayı asıl işlevi doğrultusunda değerlendirmek istemesi her şeyden önce bu açıdan son derece olumlu bir karar olmuştur. Bu durum, Hamam’ın, koruma bilimi ve sanatının “bütünlük”, “özgünlük” ve “sürdürülebilirlik” gibi temel ilkeleri doğrultusunda ele alınmasını esas olarak desteklemektedir. Çinili Hamam Projesi bu yönde biçimlendirilmiştir.
Proje sahibi, mimarlar, resmi kurumlar, akademik ve teknik danışmanlar, zanaatkar ve ustalardan oluşan güçlü bir ekibin sürekli ve etkin işbirliğiyle yürütülen ve de 13 yılı bulan çalışmalardan sonra Çinili Hamam, 2022 yılı 17. İstanbul Bienali ve 2023 yılı “Healing Ruins” kısa süreli sergileri ile ziyaretçilere kapılarını açmıştır. Geleneksel “yıkanma – arınma – dinlenme – eğlenme” işlevi ile hamam, 2024 yılının Mayıs ayında kullanıma açılmıştır. Bugün, hamam işlevini sürdüren ana binasına ek olarak tasarlanan müzede kazı ve temizlik işleri sırasında çıkarılan çini parçaları ve 5. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar uzanan arkeolojik buluntuların yanı sıra, hamam kültürü ve ritüellerine ait objeler ve nalınların yer aldığı özel koleksiyon sergilenmektedir.