“Kullanıcıların Duygusal, Sosyal ve Fiziksel İhtiyaçlarını Karşılayan Ev ‘İyi Bir Ev’dir”

Ebru Karahan ve Eda Aşçıoğlu Selçuk, “Thinking Outside the Box on Housing: Designing for Growth and Change” başlıklı bir workshop yürütmek ve konferans vermek üzere Türkiye’ye gelen Avi Friedman ile konuştular.

Uluslararası tanınmış bir mimar ve akademisyen olan Prof. Dr. Avi Friedman, konut alanına getirdiği yeniliklerle de biliniyor. Montreal, Kanada’da McGill Mimarlık Okulunda dersler veren Friedman aynı zamanda aynı üniversitede 1988 yılında Erişilebilir Evler Programının da kurucularından. “Yaşama biçimimize etki etme potansiyelindeki” dünyadaki 10 kişiden biri olarak ilan edilen Friedman, Britanya Lancester Üniversitesinin verdiği onursal profesörlük ünvanına sahip. Konut alanında 22 kitap, prefabrikasyondan yapım teknolojilerine, planlamaya ve mekan organizasyonuna ait birçok akademik makalenin yazarı Avi Friedman’la bir söyleşi gerçekleştirdik:

Ebru Karahan – Eda Aşçıoğlu Selçuk: Sevgili Avi Friedman, öncelikle bu röportaj, 24,25 Nisan’da Özyeğin Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesinde yapacağınız çalıştay ve 26 Nisan’da Bomonti-ATÖLYE’de gerçekleştireceğiniz sunum için teşekkür ederek başlamak istiyoruz.

EK: İlk sorum “ev” ile ilgili olacak. “Evin bir ailenin yaşaması ve zevk alması için konforlu olması gerektiği”ni vurguluyorsunuz. Sizce “iyi bir ev” nedir?

Avi Friedman: Kullanıcıların duygusal, sosyal ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılayan ev “iyi bir ev”dir. Hem bir aile olarak hem tek tek bireyler olarak tadını çıkardıkları bir mekandır.

EAS: Yıllardır esneklik konsepti üzerine çalışıyorsunuz. Bu konu hakkında birçok kitabınız yayınlandı. Esnek ev tasarlamanın sosyal, ekonomik, sosyolojik, teknolojik ve çevresel avantajları nelerdir?

AF: Uyarlanabilirlik insanların yaşam koşullarını iyileştirir, onları gereksiz taşınma masraflarından kurtararak tasarruf etmelerini, gereksiz yıkımdan kaçınarak ve teknolojik metodları kullanarak doğal kaynakların korunmasını sağlar.

EAS: Bize esneklik kavramının hangi şekillerde yorumlanabileceği ve bu kavrama ulaşırken hangi stratejiler izleneceği konusunu açıklayabilir misiniz?

AF: Günümüzde hane halkının farklı gereksinimlerini karşılamak için esnek planlama ve açık uçlu tasarım stratejilerine ihtiyaç var. Evin uyarlanabilir / değiştirilebilir olması, içinde yaşayanların eve ilk taşındıkların da onlara uygun olmasını ve gelecekte öngörülen içmekan dönüşümlerinin kolay yapılabilmesini sağlar. Olası mekansal düzenleme çeşitliliğini artırmak için hacimlerin dikkatli ölçülendirilmesi, açık plan ve esnek bölme sistemleri dikkate alınabilir. Tasarım bileşenlerine yönelik katalogların oluşturulması, ev halkının evlerini özelleştirmelerine, böylelikle kendi kişisel ihtiyaçlarına ve hayat stillerine göre oluşturulmuş kendilerine özel evlerde yaşamalarına olanak sağlar. Dahası, uyarlanabilir ev, gereksiz kaynak tüketimini azaltır ve hayat kalitesini artıran, bütçeye uygun yaşam çözümleri sunar.

“Gelecekteki genişlemeyi dikkate alan tasarım anlayışı, konutun kullanıcısının değişen ihtiyaçlarına adapte olma kabiliyetini en üst düzeye çıkarır…”


EAS: Esneklik fikri konutun sınırları içinde mi gerçekleştirilir yoksa konutun sınırları genişletilebilir mi?

AF: Gelecekteki genişlemeyi dikkate alan tasarım anlayışı, konutun kullanıcısının değişen ihtiyaçlarına adapte olma kabiliyetini en üst düzeye çıkarır ve ailelerin kendi topluluklarında büyümesine ve gelişmesine izin verir.
Bireylerin şimdiki ve gelecekteki gereksinimleri düşünülerek, kullanım öncesi özelleştirme ve kullanım sonrası değişiklik yapabilme imkanı, genç aileleri uygun fiyatlı ev sahibi yapma olanağı da sunar. ‘İçine ekleme’ veya ‘üzerine ekleme’ büyüme stratejileri evin başlangıç planlama aşamasında uygulanabilir. ‘İçine ekleme’ yöntemi, bölmelenmemiş, açık programlanmış alanın uyarlanması yoluyla bir evin orijinal hacimlerinde gerçekleştirilir. Bir evin, orijinal yapısının dışına genişleyebilme potansiyeli ‘üzerine ekleme’ yöntemiyle gerçekleştirilebilir. Gelecekteki genişleme ihtiyaçlarına cevap verebilmek için, malzeme seçimi, strüktür, iç mimari planlama ve evin boyutlandırılması konuları dikkate alınmalıdır.

EAS: Esneklik/uyarlanabilirlik konsepti gerçekleştirebilmek için boyut sınırlaması var mıdır?

AF: Büyük birimler esneklik için daha fazla seçenek sunar ancak uyarlanabilir evler için boyut sınırı yoktur. Her konut esneklik ve uyarlanabilirlik konseptine göre tasarlanabilir.

EAS: ‘Kullanım öncesi seçim’ ne demektir, avantajları nelerdir?

AF: ‘Kullanım öncesi seçim’ kullanıcılarının evlerine taşınmadan, evin tasarımı hakkında seçim yapmaları olanağını sunar. Bu, hep aynı tip tasarımın yapıldığı toplu konut projelerinde yaygın olarak kullanılan bir stratejidir.

EAS: ‘Yaşam döngüsü evi (life-cycle of home)’ nedir ve ‘esneklik’ kavramı bu meseleyi nasıl ele alıyor?

AF: ‘Yaşam döngüsü evi’, insanların taşınma ihtiyacı duymadan tüm hayatlarını geçirebildikleri evdir. Aynı zamanda, evlerinin iç mekanlarını, değişen/gelişen ihtiyaçlarına uyarlamalarına izin verir.

EK: “Kutunun dışında düşünmek” kavramını açıklayabilir misiniz? Göç, savaşlar ve neo-liberal ekonomik düşünce biçiminin hakim olduğu günümüzde bu düşünme biçimi nasıl mümkün olabilir?

AF: İnsanlık yüzyıllar boyunca farklı şartlara inanılmaz bir uyum yeteneği göstermiştir. İçinde yaşadığımız zaman da farklı değil. En iyi biçimde yeteneklerimizi, yapabilirliklerimizi kullanarak çeşitli durumlara uyum sağlamamıza olanak veren düşünme metodları ve tasarımlar geliştirmeliyiz. Aynı zamanda uzun dönemli bir bakış açısı geliştirmeli ve yenilikçi, inovatif olmalıyız – kutunun dışında düşünmeliyiz.

EK: Biliyorsunuz geleneksel evler geçmişin bilgi ve deneyimini içinde barındıran, yerel malzemenin kullanıldığı sürdürülebilir evlerdir. Bugünün evlerini tasarlarken geleneksel evlerin planlama ve yapım metodlarından yararlanma konusunda ne düşünüyorsunuz?

AF: İnsanlık tarihi boyunca toplumlar kendi kendine yeten bir mevcudiyet göstermiştir. Yakın çevreleri temel ihtiyaçlarını karşıladıkları mekanlar olmuştur. Sularını nehirlerden sağlamış, besinlerini yetiştirmiş, ısınmak, yemek yapmak ve barınak inşa etmek için ahşap kullanmış, çeşitli ihtiyaçları için evcil hayvanlardan yün elde etmişlerdir. Yerleşik halk kendi devamlılıkları için gerekli alanı kullanmıştır. Aslında varolan doğal kaynaklar nüfusu belirlemiştir. Kaynakların ölçülü kullanıldığı ve gelecek nesillerin riskte olmadığı basit bir yaşam şekli… Dolayısıyla her tasarım geçmişi öğrenerek ve inceleyerek başlamalıdır. Geleneksel mimari bize çevreyle ilişkisi, malzeme seçimi gibi dikkate almamız gereken konularla ilgili çok değerli dersler verir.

EK: Geleneksel Türk evlerini inceleme fırsatınız oldu mu?

AF: Geleneksel Türk evlerinin detaylarını bilmiyorum ama Ortadoğu geleneksel konutları ile ilgili bilgim var. Bu tarz bir evde doğdum ve büyüdüm. Gerçekten bize değerli dersler verirler.

EK: Konut konusunda yaratıcı, doğa dostu ve ulaşılabilir birçok çözüm ortaya koydunuz. Sizce bu çözümler konut dışında diğer tasarım konseptlerine de uygulanabilir mi?

AF: Ben temelde konutla ilgili çalışıyorum. Yine de, yenilikçi gelişme, “a la carte” yapım, satış ve sürdürülebilirlik gibi bazı ana fikirler diğer alanlara da uygulanabilir.

İklim değişikliği, azalan doğal kaynaklar, yaşlanan nüfus, farklı hane halkı biçimleri, yüksek konut maliyeti ve yeni teknolojiler birarada konut binaları ile ilgili eski fikirlerin yenilenmesine olanak veren şartların oluşmasına neden oldular.


EK: Sürdürülebilirlik konuları, çevresel, ekonomik ve sosyal konular mimarların tasarım ve yapım sırasında yüzyüze kaldığı meydan okumalar olarak karşımıza çıkıyor. Bu bağlamda mimari eğitimle ilgili önerileriniz nedir? Mimarlık öğrencileri kendilerine nasıl bir yön çizebilirler?

AF: Son yıllarda konut ve yerleşimlerin tasarımını kritik bir biçimde etkileyen önemli konular ve faktörler ortaya çıktı. İklim değişikliği, azalan doğal kaynaklar, yaşlanan nüfus, farklı hane halkı biçimleri, yüksek konut maliyeti ve yeni teknolojiler birarada konut binaları ile ilgili eski fikirlerin yenilenmesine olanak veren şartların oluşmasına neden oldular.

Sürdürülebilirlik, yeni tasarım düşüncesi için bir çerçeve oluşturan, üzerinde çok konuşulan ve genellikle az anlaşılan bir terim. Temel itki, güncel kalkınma faaliyetlerinin gelecekteki sonuçları konusundaki düşünme işlemidir. Bu düşüncenin temelindeki ana yaklaşım günümüzün çevresel, ekonomik, sosyal ve kültürel yönlerinin birarada dikkate alınmasıdır. Mimarlık öğrencileri ve eğitimciler tüm yaptıklarında ve düşünme biçimlerinde günümüzün farklı yönlerini birarada ele almalı, bunları kaynaştırmalıdır.

EK: Tasarımcı ve yapımcılar konut yapılarının gelecekteki planlamaları ile ilgili nasıl düşünmeliler?

AF: Konut tasarımının güncel biçimleri, yaşlanan nüfus, yoğun kent alanları, sanal iletişim ağları, çok hızlı gelişme ve sağlıklı-billinçli insanların olduğu bir dünyaya yanıt verme durumunda. Sürdürülebilirlik, bu yeni, rağbette olan yönelimleri en iyi karşılayan terim. Kişinin günümüzdeki faaliyetlerin gelecek sonuçlarını dikkate almak zorunda olması sürdürülebilirlik düşüncesinin en temelindeki düşünce biçimidir. Artık, daha fazla refahın doğal ya da para ile ilgili olduğunu, sonsuza dek süreceğini düşünemeyiz. Önümüzdeki yıllarda konut tasarımcı ve üreticileri eski yaklaşım biçimlerini tekrar gözden geçirip yeni yollar yeni yaklaşım biçimleri ortaya koymalıdır. Gelecekte tasarımı yönlendiren iki anahtar alan olacaktır: sosyal ve yaşam biçimi değişikliklerine yanıt vermek ve çevresel baskıları dikkate almak.

Ebru Karahan – Eda Aşçıoğlu Selçuk: Bu görüşme için tekrar teşekkürler.

Avi Friedman: Ben teşekkür ederim.

Etiketler

Bir yanıt yazın