İzmir Liman Bölgesi Kentsel Tasarım Uluslararası Fikir Yarışması

İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin Alsancak – Turan (Liman Bölgesi) arasındaki bölgesinin kentsel tasarımı için açık ve anonim bir Uluslararası Fikir Yarışması açmıştır. Bu yarışmanın amacı, İzmir Liman bölgesindeki kentsel mekan ve mimari karakterin geliştirilmesinde yararlanılacak fikirler elde etmek, kente daha çağdaş bir imaj kazandırmak ve İzmir’in gelişen uluslararası statüsü içinde liman bölgesinde yeni bir kent merkezi oluşturmaktır.

Katılım Ücreti 150 ABD Doları
Yarışma Tipi Uluslararası, Fikir Yarışması
Katılım Şartları

Alan Kullanımı ve Yarışma Bölgesinin Özellikleri

İzmir, 38° kuzey, 27° doğu koordinatlarında Anadolu’nun batı ucunda bulunan körfezin çevresinde konumlanmıştır. Türkiye’nin üçüncü büyük kentidir. Halen 3 milyon olan ve on yıl içinde 4 milyona ulaşması beklenen nüfus büyüklüğü ile İzmir, 21. yüzyılın ilk on yılı içinde ticari ve ekonomik statüsüne geliştirmeyi hedeflemektedir. İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin bu dönüşümünü sağlayacak büyük ölçekli projeler öngörmektedir. Bu yarışmadan elde edilecek sonuçların, kentin fizyonomisini büyük ölçüde geliştirecek ve değiştirecek daha ayrıntılı projelerin hazırlanmasına bir temel oluşturması beklenmektedir.

Kentin ana limanına bitişik olan yarışma alanı, İzmir Körfezi’nin doğu ucunda yer alır ve tüm kentsel yerleşme arazinin merkezidir. Körfezin en doğusundaki bölge, yarışma alanının kuzeydoğusuna komşu olan en eski arkeolojik sit bölgesi dışında, hiçbir zaman yerleşme amacıyla seçilmiş bir alan olmamıştır.

Limanın güney ve güneydoğusundaki bölge, 19. yüzyılın sonlarından bu yana gaz ve elektrik yapıları, yağ fabrikaları, depolar, buğday siloları ve demiryolu binalarıyla işgal edilmiştir. Bugün çoğunlukla terkedilmiş ve düşük standartlı, hatta gecekondu niteliğinde konut alanlarıyla çevrelenmiş olan bu endüstri yapılarından ayakta kalabilenlerden bazıları şaşırtıcı bir güzelliğe sahip olmalarının ötesinde tarihi ve mimari açıdan büyük bir değer taşımaktadırlar.

Onlarca yıldan bu yana yörenin iki önemli akarsuyu, Meles çayı ve Manda deresi, özellikle Meles, endüstriyel atıklar için olduğu kadar evsel atıklar için de bir deşarj kanalı olarak işlev görmüştür. İzmir Körfezi’ndeki kirliliğin başlıca kaynaklarından olan bu sular, Körfez’in dibindeki deniz yatağının neredeyse zehirli bir bataklığa dönüşmesine neden olmuşlar ve buradan yayılan koku, yıllarca tüm İzmirlileri utandırmıştır. Son yıllarda Büyükşehir Belediyesi’nin başlıca uğraşlarından birini oluşturan çevresel iyileştirme çerçevesinde İzmir Körfezi’ndeki kirliliği gidermek ve önlemek üzere yapılan çalışmalar sonucunda büyük bir atılım yapmış, Meles çayı, iyi planlanmış bir açık kanal içine alınmış, atık deşarjları bir kanalizasyon sistemine bağlanmıştır. Aynı sistemin diğer derelerde de bir yıl içinde tamamlanması öngörülmektedir.

Gerek Eski İzmir’i Körfez’in kuzeyindeki Karşıyaka’ya, gerekse kentin hinterlandına ve daha ötelere bağlayan ana iletişim yolları bölgeyi boydan boya kat eder. Bu yolların hızla büyüyen bir metropolisin gereksinmelerini karşılamak üzere alelacele yapılmış olmaları gerçeği gözetildiğinde, çağdaş bir kent için en uygun çözümler olmayabilecekleri, hele geleceğin metropolisi için yeterli olmaktan hayli uzak olduklarını kabul etmek gerekir.

Ne var ki, bugünkü ekonomik koşullarda, bu pahalı, alt yapı tesislerinin değiştirilmesi düşünülmemektedir. Bu nedenle yarışmacıların bunları değiştirmesi veya yeniden tasarlaması istenmemektedir. İyileştirme veya alternatif geliştirme yönündeki görüşler iletilebilir.

Türkiye’nin bütün hızlı büyüyen kentlerinde olduğu gibi, bu alanı çevreleyen kentsel yerleşimler de, kısmen yerel imar planlarıyla, kısmen gelişigüzel gelişmiş, zamanla oldukça çirkin görünüşlü, fakir yerleşme alanlarına dönüşmüşlerdir.

Yarışma Alanının Özellikleri

Yarışmanın sınırları içine giren alan, gerek merkezi konumu, gerekse taşıdığı gelişme potansiyeli ile İzmir Büyükkenti’nin en pahalı ve değerli alanını oluşturur. Denizin hemen yanı başında oluşunun sağladığı avantajın yanı sıra, demiryolu, metro ve Körfezin iki tarafını, Eski İzmir’le Karşıyaka’yı ve diğer iki önemli yerleşim alanını, Buca ve Bornova’yı birbirine bağlayan ana ulaşım yolları bu alandan geçmektedir. İzmir Büyükkenti’nin fiziksel merkezi olmakla birlikte, eski kente, Karşıyaka’ya, Buca ve Bornova’ya kıyasla henüz oldukça boştur. Gelişmesini tamamladığında burası İzmir Körfezi çevresindeki kent siluetini bütünleyecek, kentin gelecekteki fizyonomisini, çekirdeğini oluşturacaktır. Bu eski endüstriyel alanda, kamuya ve özel sektöre ait tek sahipli çok büyük parseller bulunması gelecekteki müdahaleleri ve yeni gelişmeleri kolaylaştıracak bir etkendir.

Son yıllarda bölgede bir yapılaşma faaliyeti başlamıştır. Adalet Sarayı, Makine Mühendisleri Odası’nın İş ve Sosyal Aktivite Merkezi, “Milliyet” ve “Hürriyet” gibi bazı gazetelerin idari binaları bunlar arasındadır. Ancak alanın büyük bölümünde planlı bir gelişme gereksinimi vardır.

Liman neredeyse yarım asırdan bu yana faaliyettedir. Ancak, 1962’den bu yana yük limanının başka bir yere nakledilmesine ilişkin planlar vardır. Gelecekte liman yalnızca yolcu vapurlarına hizmet verecektir. Mevcut yük terminali yeniden yapılandırılarak bir dinlence-eğlence alanına dönüştürülecektir.

Yarışma alanının kendi sınırları içinde kayda değer herhangi bir arkeolojik buluntu yoktur. Ancak hemen bitişiğindeki Bayraklı’da önemli bir prehistorik sit alanının bulunduğunu ve buranın, etrafı yoğun yerleşme alanlarıyla çevrelenmiş, tescilli ve koruma altında bir sit alanı olduğunu dikkate almak gerekir.

Bugünkü İzmir, acımasızca yok edilmiş bir tarihsel çekirdek etrafında gelişmiş bir kent imajını temsil eder. İzmir’in siluetindeki tek önemli öğe eski kaledir. Geriye kalanında hakim olan görüntü, ticari yapılar ve konut yapılarının vasat mimarisi ve Körfez’i çevreleyen tepeleri bütünüyle işgal etmiş gecekondu veya gecekondu sonrası yoğun yerleşmelerin oluşturduğu silüettir.

Günümüzdeki Türk kenti görünümlerinin bu karakteristik fizyonomisi içinde liman bölgesinde gerçekleştirilecek geliştirme çalışmalarına, gerek işlevsel gerekse görsel açıdan, önemli bir rol düşecektir. Büyükşehir Belediyesi’nin beklentisi de gerek planlama yeteneği gerekse fiziksel cazibesinin vereceği ilhamla, gelişme için güçlü bir inisiyatif elde etmektir. Böylelikle yarışma alanı, zaman içinde kentin yeni yüzünü yaratacak merkezi kentsel alan olacaktır. Burası bir iş, ticaret, yönetim, kültür ve dinlence alanı olacaktır. Geliştirilmesi öngörülen iki küçük alan dışında konut yerleşmeleri olmayacaktır.

Yeni projelerin, 21inci yüzyıl İzmir’i için bir bakıma bir üçüncü İzmir için, tarihi kentin mevcut değerlerini olumsuzlamaksızın, bir karakter yaratması beklenmektedir. Modern planlamanın çevreci vurgusunu ifade edebilmeli, toplumun çağdaş gereksinmelerine yönelik bir yaklaşım geliştirebilmelidir. Daha somut bir anlatımla, bu yeni proje, insanların, yapılarla ezilmeyeceği, kendini teknoloji ve kentsel gelişmeyle güdümlenmiş hissetmeyeceği geleceğin kentsel çevreleri için bir mesaj içermelidir.

Yarışmacılardan, yarışma şartnamesinin şekle ilişkin diğer kurallarına saygılı davranmanın yanı sıra, tarihsel gelişim için yeni bir sahne oluşturmak üzere, kentin bu bölgesinin gelecekteki imajını yaratmaları ve bunu alanın kentsel ve mimari dokusuna kavramsal yaklaşımları, çevresel endişeleri ve vizyonlarıyla ifade etmeleri beklenmektedir.
Yarışmacılar, mevcut değerler yansıtmadan daha insancıl bir çevre ruhunun hissedileceği yeni bir kentsel çevreyi yaratmalı ve tanımlayabilmelidirler. Katılımcılar önerilerinde bu insani niş duygusunu yansıtırken, bu nişin Türkiye’nin kendi özgün koşullarındaki İzmir kentinin bir parçasını oluşturacağını hatırdan çıkarmamalıdırlar.

İzmir Büyükkent Belediyesi, kentsel yerleşmenin ortasında gelecek için güçlü biçimsel imgelerele, iyi planlanmış bu 500 hektarlık alanın öncü bir hareket başlatacağına ve kentin diğer bölgelerindeki kentsel tasarım standartlarının da iyileştirilmesi için itici güç oluşturacağına inanmaktadır. Yarışmacının Belediye’nin heyecan verici bir kentsel mekan ve mimari formlar elde etme doğrultusundaki beklentilerini açıklıkla anlayıp bu beklentilere yanıt vermesi ne denli önemliyse, Belediye’nin kısıtlı olanaklarını gözeterek gerek ekonomik gerekse teknik olarak gerçekleşebilir önerilerde bulunması da o denli önemlidir. Belediye’nin kazanan müellif veya muelliflerin temel tasarım çözümlerini uygulamak konusunda istekli ve niyetli olduğu unutulmamalıdır.

Belediye’nin bir başka beklentisi ise yarışma alanında öngörülen gelişmenin ve yapı faaliyetlerinin eski kentin merkezindeki baskıları azaltacağı ve böylelikle korunmasına katkıda bulunacağı doğrultusundadır. Ek’teki belgeler yarışma alanının mevcut durumunu açıklıkla sergilemektedir. Bölgenin hava fotografları ve karakteristik binaların fotograflarıyla, fiziksel yapısı, İzmir kentinin diğer iki büyük yerleşim alanıyla olan etkileşimi, temel altyapısı, tescilli anıtları ve çevreleri, yeşil alanlar, korunması istenen önemli modern yapılar, ana ve tali ulaşım yolları verilerek alanın olabildiğince eksiksiz bir panaroması çizilmeye çalışılmıştır. Yakın zamanda tamamlanmış bir sosyal anketin aşağıda kısaca özetlenen sonuçları bölgedeki demografik, sosyal ve ekonomik koşulların etkisini yansıtmaktadır.

Yarışma alanı içinde arazi kullanımında şaşılacak kadar hızlı bir değişim söz konusudur. Rapor bölgeyi şu perspektiflerden ele almıştır: Mevcut üretim sistemleri; nüfus; çok işlevlilik; ulaşım ve iletişim. Varılan sonuçlardan biri, daha önceki yıllarda burada bulunan tütün işleme tesisleri gibi büyük tarımsal işletmeler alanı terk ederken farklı nitelikteki orta büyüklükte bazı işletmelerin alanı işgal etmeye başlamış olmasıdır. Halen alanda, 12.000 kişilik insan gücünü istihdam eden 400’e yakın işletme vardır. Bunlar arazinin %5’ini kullanmaktadırlar. Kentin bu bölgesi tarihi İzmir’in en az rağbet gören yerleşim alanıydı. Bugün yarışma alanının iki ayrı ucunda yer alan yerleşim bölgelerinde, farklı biçimlerdeki 1.800 konutta 9.000 kişi yaşamaktadır.

Bölgede, kullanılmayan çok sayıda bina bulunmaktadır. Bu rakamlar henüz planlama kararlarını etkileyecek eşik değerlere ulaşmamış olabilir, ancak Peker’in de altını çizdiği gibi bölgede belli bir kentsel yaşam kalitesinin üzerinde kurulabileceği bir kentsel altyapı vardır. Son zamanlarda bu alan içindeki arazi kullanımında başlayan tedrici dönüşüm kendi gelişigüzel önceliklerini yaratmış, bu da dönüşüm sürecini hızlandırmıştır. Bu nedenle de alanın gelişme planının ivedilikle hazırlanmasına gereksinim vardır. Eğer kent yönetimi için çağdaş bir fizyonominin yaratılması hedef ise ve çok geç kalınmamışsa, İzmir’in bu prestijli alanı için acilen bir plan hazırlanması gerekmektedir.

Yarışma Dilleri Türkçe, İngilizce
Serginin kapanması 23/09/2001

Jüri Üyeleri

Asli Jüri Üyesi
Charles Correa
İsmail Serageldin
Romi Khosla
Jordi Farrando
Ahmet Gülgönen
Doğan Kuban
Hande Suher
Raci Bademli
Kok Leong Chia

Ödüller 1. Ödül: 80.000 ABD Doları
2. Ödül: 55.000 ABD Doları
3. Ödül: 30.000 ABD Doları
1. Mansiyon: 25.000 ABD Doları
2. Mansiyon: 25.000 ABD Doları
3. Mansiyon: 25.000 ABD Doları
4. Mansiyon: 25.000 ABD Doları
5. Mansiyon: 25.000 ABD Doları
6. Mansiyon: 25.000 ABD Doları

Etiketler

Bir yanıt yazın